Eğitim Ve Sınav Sistemi

AK Parti İktidarının ulaşım, sağlık başta olmak üzere bir çok alanda başarılı hizmetler yaptığı inkar edilemez bir gerçektir. Ama İktidar, eğitimin fiziki yönünü iyileştirmesine rağmen; eğitimde başarılı olamamıştır. Sık sık yaptığı değişikliklerle öğrencileri ve velileri zor durumda bırakmıştır.

Son olarak TEOG sınavının kaldırılması eğitim politikalarını kamuoyunun gündemine taşımıştır.

26 yıl ilkokul, lise öğretmenliği, idareciliği yapmış, on binlerce öğrencinin eğitilmesine katkıda bulunmuş bir kardeşiniz olarak görüş ve önerilerimi acizane sunma ihtiyacı hissettim.

Öğrencinin başarısını TEOG, ÖSS, ÖYS gibi tek seferlik, merkezi sınavlarla ölçmek çok sakıncalıdır.

Öğrencilerin sınav stresi ile yaşamaları, onların psikolojilerini bozmaktadır. Gençlerin hayatın temel amacından uzaklaşmalarına, hayatın tek gayesini sınav başarısı olarak görmelerine neden olmaktadır.

Sınav stresi ile ruh sağlığı bozulmuş bir nesil yetişmekte, hatta intihar olayları görülmektedir.

Velilere ağır maddi külfetler yüklemektedir. Bu sistemin sakıncaları sayfalarca anlatılabilir.

Peki çözüm nedir?

Her insanın/öğrencinin parmak izi gibi zekaları, ilgileri ve kabiliyetleri de farklıdır. Bu nedenle anaokulundan başlayarak her öğrenci için -şimdiki gibi göstermelik olmayan- bir dosya tutulmalıdır. Beş yıl boyunca öğrenciyle beraber olan öğretmeninin öğrenci hakkındaki kanaatleri temel alınmalıdır.

Bakanlığın en gelişmiş tekniklerle hazırladığı zeka, ilgi, yetenek v.b. testler uygulanmalı, rehberlik öğretmenleri her öğrenciyi yakından takip etmeli, velilerle görüşmeli onların kanaatleri de eklenmelidir.

Her yıl sonunda sınıf öğretmeni, rehber öğretmen, veli ve gerekli diğer ilgililerin kanaatleri yanında öğrencinin ders başarıları da eklenerek bir rapor hazırlanmalıdır.

Bu raporlarla öğrencinin zekası, ilgileri, kabiliyetleri gerçeğe en yakın biçimde tespit edilebilir.

Buna göre öğrencinin akademik tahsil için bir üst okula mı gideceği veya zenaat okuluna (terzilik, berberlik, mobilyacılık v.s.) gideceği kararı verilmelidir. Böylece esnaf sınıfı canlandırılır.

Aynı uygulama her eğitim kademesinde sürdürülmeli, ortaokuldan sonra akademik tahsile devam edebilecekler seçilmeli, diğerleri teknisyen veya sanatçı yetiştirecek okullara yerleştirilmelidir. Böylece sanayinin ihtiyaç duyduğu ara eleman ihtiyacı da karşılanmış olur.

Bu elemelerle akademik tahsil için seçilerek liseyi bitirenler yaklaşık öğrencilerin % 20'si kadar olacaktır. Bunlar için anaokulundan beri sürdürdükleri ders başarıları da belli bir ağırlıkta puana eklenerek ÖSS, ÖYS gibi merkezi sınavlarla ölçüm yapılabilir. İlgileri doğrultusunda akademik tahsil için önleri açılabilir.

Ana okulundan başlayarak elemenin yapıldığı bu süreçte, devleti yönetecek seciye ve ahlakta olanlar ve buluş yapabilecek üstün zekalı öğrenciler titizlikle seçilmeli, bunlar özel eğitime tabi tutulmalıdır.

Buğdayı tarladan kalktığı gibi değirmene götürüp un yapmayız. Yaparsak un kaliteli olmaz.

Eleriz. Her çıkanı ayrı ayrı değerlendiririz. Hepsinden de en fazla verimi alırız.

Eğitim ve öğrenci seçme politikası da bundan farklı değildir…


Yazarın Diğer Yazıları