Uzun zamandır yoğunluk dolayısıyla sizlerle hitap edemedim…
Malum Kurban Bayramını idrak ettik sonrasında ise yine seyyah olduk düştük yollara…
Bu seferki yolculuğum memleketime yani Kars'a Sarıkamış'a oldu…
Yaklaşık 1100 kilometrelik yoldan bahsediyorum…
Tabi gidiş ve dönüş, gezdiğim yerler hatta dönüşte Ankara'ya da uğradık derken toplamda 2900 kilometre yol yapmış olduk…
Yine çok güzel dolu dolu bir gezi oldu çok şükür…
Memleketimde ormanlık alan çok fazla olduğundan orman havası hâkim bu şirin ilçeye o yüzden ilk işim orman gezisi yaparak güzel bir orman havası almak oldu…
Ben çok küçükken ayrılmışız memleketten yani şöyle 9-10 aylıkken ayrılmışız o yüzden memleketle ilgili pekte anım yok lakin bi 93 te gittim bi 2005 birde bu yıl biraz garip ama başkada yok yani 12 yılda bir gitmişim memleketime…
Bu periyotla gidersek bir dahakine herhalde 2030'da giderim memleketime…
Tabi bu işin latifesi sıla-i rahmi terk etmemek gerek ama ben elde olmayan sebeplerle maalesef gidemiyordum sık sık…
Mukaddes dinimizin büyük önem verdiği bir konudur sıla-i rahim…
Bu gidişimde memleketimde 6 gün geçirme fırsatım oldu…
Akraba ve dost ziyaretleri yaptık, doğduğum eve gittik, piknik yaptık, önemli mekânları gezdik kısacası dolu dolu musmutlu bir 6 gün geçirdim memleketimde çok güzel unutulmaz anlar yaşadım…
Birde gece safari yaptık ki sormayın gitsin geceleri ayıların geldiği bir bölge var oraya giderek ayıları çok yakından izledik yani safari için Afrika'ya gitmeye gerek yok Sarıkamış var…
Ufak tefek rahatsızlıklar da geçirdim lakin bunlar olağan durumlardı yolculuğumla ilgisi bulunmayan durumlar yani…
2 yıldır yaşadığım soluk borusunda oluşan ödem zaman zaman sesimi etkiliyor lakin bu kez çok fazla etkiledi ama geçici bir durum inşallah dualarınızla…
Tabi Sarıkamış serin bir memleket gece gündüz farkı biraz fazla olduğundan gündüz çok sıcak olurken gece aşırı soğuk olabiliyor…
Ama havası harika hastalıklara şifadır. Memleketim diye demiyorum gerçekten öyle mesela ben burada onca soğu yeseydim emin olun zatürreden belki de haftalarca yatırılırdım hastaneye…
Bende çok aman aman bir durum olmadı çok şükür sadece ses kısıklığı meydana geldi oda sularının soğukluğundan bizimde dikkatsizliğimizden kaynaklandı…
Birde ne olduysa dönüş yolunda oldu…
Sarıkamış devlet hastanesinde gerekli müdahale yapılmıştı ve orada çok iyiydim ses kısıklığım dışında bir şeyim yoktu…
Memleketimde biraz daha vakit geçirmek adına programı sıkıştırdık biraz bu yüzden gece saatlerinde koyulunca yola gecenin soğuğunu bir güzel yedik…
İstikametimiz Ankara'ydı çünkü 30 Ağustos Zafer Bayramı Resepsiyonu için Cumhurbaşkanlığı Külliyesine davetliydim…
Aslında yola gece çıktığımızdan fazla fazla vaktimiz vardı ama boşuna dememişler "Yolcunun işini Allah bilir” diye…
Saat 03.00 da çıktık Sarıkamış'tan Erzurum, Erzincan, Sivas, Yozgat, Kırıkkale derken 18.15'de tam Ankara'ya girdik Elmadağ'ı geçmedik ki aniden rahatsızlaştım en yakın hastaneye gittik müdahale ettiler lakin bu yüzden maalesef 30 Ağustos Resepsiyonuna yetişemedim…
Çok üzülsem de bu özel davete icabet edemediğim için vardır bunda da bir hayır diyerek teselli buldum…
Bu durumu artık 29 Ekimde telafi edeceğiz…
Her hayra bir şer, her şerre bir hayır gizlemiş yüce Rabbim…
Boynumuz kıldan ince…
Cumamız Mübarek Olsun…
Allah'a Emanet Olun…
