DUA VE BAYRAK ORDUSU

Zor bir coğrafyadayız.

Etrafı sırtlanlar tarafından kuşatılmış,

Demokrasi getireceğiz diye toprakları işgal edilmiş,

Halkı Müslüman, idaresi ecnebilerde olan toprakların tam ortasındayız.

Kimliğinde Müslüman yazıp beynini, kişiliğini satan idarecilerin ülkeleriyle komşuyuz.

Pentagon masalarında ülkeleri parsellenmiş, elma şekerleriyle kandırılmış

Demokrasi masallarıyla avutulmuş halklarla komşuluk yapıyoruz.

İyilerle komşu, kötülerle, maşalarla, mücadele ediyoruz.

Zeytin Dalı bu anlayışla ortaya çıkmış bir mücadeledir.

İyi komşuyuz, 4 milyona yakın masum Suriye halkıyla çorbamızı paylaşıyoruz.

İyi komşuyuz kapılarımızı açıyoruz.

İyi komşuyuz hastalıkta sağlıkta beraberiz.

Ferasetli komşuyuz tehlikeyi de anında hissederiz.

Terör örgütlerinin 15 Temmuz'dan sonra beraber olup yeni bir cephe açtığını çok iyi biliyoruz.

Bütün örgütlerin biraraya geldiğini, arkalarına garbın uşaklarını aldığını görüyoruz.

Mümin aynı yerden iki kez ısırılmaz.

Mümin ferasetinin gereğini yapıyoruz.

Nush ile uslanmayanı etmeli tekdir;

tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir.

Biz bu zalimleri defalarca uyardık.

Komedyen Trump'un elma şekerlerine kanıp, 5 bin tır askeri mühimmatlarına güvenip

kafa tutmaya kalktılar. O kafayı kıracak bir başkomutanı ve milletini unuttular.

Şehadete yeminli Mehmetçiği hesap edemediler.

En zorlu kış şartlarında Serhat Ordusu tepelerine bindi. Anlayana Zeytin dalı,

anlamayana cirit, atak ve obüs.

Kahraman askerlerimiz adım adım Afrin yolunda.

Sırada Münbiç var.

Zeytin dalını anlamazlarsa Münbiç ikinci sırada kalır.

Üç, dört, beş… Seksenüç, seksendört, seksenbeş gider.

Ailene mesajın var mı sorusuna beklemesinler diyen memleketin yiğit evlatları şuan

Birer birer köyleri ele geçirerek ve temizleyerek yürürken,

Dua ordusu uyanık olmalı.

Geceleri, seherleri boş geçirmemeli.

Her namazın ardından değil her an eller semada olmalı.

Dillerde dua…

Hatta pencerelerimizi, apartmanlarımızı, balkonlarımızı,

sokaklarımızı, işyerlerimizi, mahallelerimizi, ilçelerimizi, şehrimizi

ve şehirlerimizi ayyıldızlı, rengini şehit kanlarından alan al bayrağımız süslemeli.

Dillerimizi, ellerimizi dualar, şehirlerimizi bayraklar renklendirmeli.

Haydi dilleri dualı analar, bacılar, babalar, çocuklar, cepheye giden erini bekleyen eşler,

dua ve bayrak asma ordusuna katılmaya.

"Duanız olmasaydı Rabbim size ne diye değer versin” buyruğunun gereğini yapmaya…

Selam ve Dua ile…


Yazarın Diğer Yazıları