Rızık Endişesi mi Taşıyoruz?

Falan firma batıyor, falan işyeri kapandı, falan şirket işçi çıkardı… Sosyal medyada bilerek yada bilmeyerek bu tür paylaşım yapanların ne elde edeceklerini çok merak ediyorum. Ekonomi sadece veri ve rakamlardan oluşmaz. Ekonomide psikoloji de çok önemlidir. Yani başımızı kuma sokalım demiyorum. Lakin bir çocuğa sürekli aptalsın derseniz o çocuktan başarı beklemeyin. Yada yeni bir iş için kollar sıvanmış birine sürekli "bu iş olmaz” diyerek o girişimcinin hevesi ve çalışma azmini kırarsanız başlamadan biter. Ne oluyor bize Allah aşkına? Evet zor günlerden geçiyoruz fakat zor günler ailede bile birlikte kalarak dirlik sağlanmıyor mu?. Ağzımıza sakız olmuş "piyasa çok durgun” lafından ne zaman vaz geçeğiz? Bir boksörü deviren yediği yumruk değil yeniden ayağa kalkamayacağının korkusudur. Bir askeri bitiren yediği kurşun değil savaşma korkusudur. Vatan için canını hiç düşünmeden veren ve vermeye hazır olan bu millet nasıl oluyor da rızık endişesi taşıyabiliyor? Bu biz değiliz. Biz önüne gelen "batıyor” haberlerini paylaşacak ahlaksız bir toplum değiliz. Dediğim gibi kafamızı elbette kuma gömmeyeceğiz. Lakin Bu sıkıntılı süreçte psikolojik savaşı kaybedemeyiz. Çalışıp üreteceğiz, zorda olanın elinden tutacağız. İşveren kar etmese bile işçisine sahip çıkacak, işçi çalıştığı yeri elin işi gibi görmeyip kendi işi gibi sarılacak, esnaf besmeleyle açıp Ahi adabıyla doğruluk teraziden şaşmayacak. İnanmak başarmanın yarısıdır derler. Biz bu durumu da atlatacağız emin olun. Rol yapmaya gerek yok. Aslımıza dönelim yeter. Bu millet kuru ekmekle bu aziz vatanı kurtarmışsa, biz bugünümüzde ve bu imkanlarla başaramayacağımız hiçbir şey yok. Bu süreçte ben isterdim ki Konya'nın hatta Türkiye'nin önemli firmaları inadına zam yapmayacağız açıklaması yapsınlar. Bu bir zincir halkası gibi artarda gelsin bu iş biter. Babayiğitlik iyi zamanda değil, her zamanda kendini göstermeli. Allah bizleri büyük imtihanlara tabi tutmasın diye dua ediyorum. Sudan'da 5 gün geçirdim. Onlardaki sabrın ve şükrün hiç birini maalesef kendi nefsim olmak üzere kimsede göremedim. Günde bir öğünü zor bulan insanların ağlayarak şükretmelerini görmüşken, bizim bu kadar pervasızca isyan etmemiz ne kadar yazık. Eyvallah…


Yazarın Diğer Yazıları