Etinden, Sütünden, Gücünden Faydalandığımız Hayvanlar -1

Hayatın içinde insanlarla içi içe olmuş gücüyle, sütüyle, etiyle insanın yaşam kaynağı olan hayvanlarımız bu haftadan itibaren yazılarımın konusu olacak. Bazı hayvanlar var ot ile bazıları da et ile beslenirler. Allah-ü Zülcelâl yarattığını yarattığına rızk yapmış, aslan, kaplan gibi kedi cinsi etoburlar diğer otoburları avlayıp ondan yaşam gıdasını temin ediyor öbürleri de ot yiyerek gıdalanıyorlar. Örneğin bu hayvanlardan otobur olup da eti yenmeyenler vardır eşek, at, katır gibi mesela. Bir de geviş getiren hayvanlar vardır ki bunların genelde etleri yenir koyun keçi ve sığır deve cinsi olan ot oburlardır. İnek, öküz, boğa, keçi, koyun, manda, deve gibi hayvanlar çatal tırnaklı; at, eşek, katır cinsi hayvanlar da tek tırnaklıdır. Geviş getirenler de yediği otu, yemi yatarken ağzına tekrar getirip iyice çiğnedikten sonra yutarlar. Bu hayvanların böyle bir özelliği vardır ve karnına hırsla doldurduğu yemi veya otu tekrar ağzına getirip geverler. Bu midesinin rahatlamasına hazmın kolaylaşmasına sebeptir. Bu tek tırnaklılarda olmaz. Onlar geri getiremezler. Onun için at katır ve eşeklerde sancılanma çok görülür. Yediği otlarla karnına giden toprak, kum, midesine oturur ve geviş getiremediği için de kum sancısı olur.0 Karnında ilaçla midedeki kumlu yem devir yaptırılırsa kurtulur yoksa sancıdan hayvan ölür.

Küçükbaş diye tabir edilenler, koyun ve keçiler ayrıca bunların yavrularıdır. Koyun kuzuladı mı, o bir sene boyu anasını emer ve yaşı doluncaya kadar adı kuzudur. İki yaşına basınca adı tokludur. Üç yaşında artık dişi olanı şişek erkek olanı da koç veya erkek tokludur. Erkek toklu şayet iki yaşını aşarsa hayâları (erkeklik organı) alınırsa ona da öveç denir veya damızlık alarak alıkonmuştur artık o koçtur. Erkek toklular yaşları çok büyümeden kesilerek et tüketiminde kullanılır, etleri de çok lezizdir. Dişi toklu ise genelde iki yaş veya daha yukarı üç yaşında kuzu doğurup anne olur sürünün üremesine fayda sağlar. Bunun özelliği hem kuzusu ile üretime katkı yapar hem de süt verip yağ kaymak peynir ve çeşitli süt ürünleri ile yaşamımıza ve sağlığımıza fayda sağlar. Ayrıca yünü ile erkek ve dişisi giyim kuşamımızda çok değerli ve sıcaklık içeren kumaşlar üretilerek kırsal kesimlerde insanların ayağına yün çorap beline yün kuşak sarıp sıhhatli kalmalarını temin eder. Dişi sadece bunlarla değil eti ile ve kesilince de postu derisi ile yurt ekonomisine katkıda bulunur. Bu küçükbaş hayvanların bildiğimiz kadarı ile bir yaşını dolduranlarından kurban kesilir. Şayet koyunun kuzusu 6-7 aylık olur da annesinin boyunda ve besili olursa o da kurban olabilir yalnız keçi cinsinin oğlağı yani çebiçler bir yaşını doldurmaz ise kurban olmaz. Bunun yanında tavuk, horoz, kaz, ördek gibi kanatlı hayvanlardan da kurban olmaz ancak bunlardan sadaka verilebilir.

Gelelim keçi cinsi küçükbaş hayvanlara... Bu tip hayvanın yavrusuna bir yaşına kadar oğlak denir. Bir yaşından sonra cinsiyetine göre erkek veya dişi çebiç diye adlandırılır. Erkek çebiç büyüdükçe iki yaşından sonra seyis denir. Daha yaşı büyürse üçlü dörtlü olursa onlara da erkeç denir. Bunlarında erkeklik yumurtaları ehil bilen kişiler tarafından burulmak sureti ile iğdiş edilir. Bu yapılmaz ise erkeklik organları alınmayan büyük erkeklere de teke denir. Keçinin dişisi de aynı koyunun dişisi gibi bir yaşından iki yaşına kadar çebiç derler sonra doğum yapıp yavrulayınca da ona anaç keçi denir bunlar da süt verimi ve sırtındaki tiftiği veya kılı ile insanların yaşamlarına ve sağlıklarına katkıda bulunurlar. Etleri de gayet lezizdir yalnız son yıllarda ormanlara büyük zarar verdiği düşünülerek maalesef Orman Bakanlığı tarafından orman köylerinde yasaklanmıştır. Alternatif sunulmadan konulan yasakla hem insanlar maddi bakımdan zarar görmüş hem de etinin lezzetine alışık olanların damak zevkine büyük darbe vurulmuştur.

Anadolu halkımızın daima kazanç kapısı olarak baktığı hayvanlar keçi ve koyunun hamilelik dönemi 5 ay veya yüz elli gündür. Yaşam ömürleri de azami 8 veya 10 yıldır.

Gelelim sığır cinsi olan genelde büyükbaş hayvan tabir edilen inek öküz, tosun, dana, buzağı ve keleye... İneğin dokuz aylık hamilelik döneminden sonra doğurduğu yavrusuna buzağı denir. İnekler genelde 3 yaşından sonra doğum yaparlar bazısı gecikir 4 yaşında yapar bazısı da 2 yaşından sonra doğum yapabilir. Genelde 3 yaşından sonra doğurmaları normaldir.

Bir yaşına kadar buzağı denilen hayvanlar bir yaşından sonra cinslerine göre erkek dana veya dişi dana veya düvedir. İki yaşını dolduruncaya kadar dana diye isimlendirilen hayvanın iki yaşından sonra erkeklerine tosun dişilerine düve denir.

Düve bir sene sonra doğum yapar inek olur ve onun yavrusu ile birlikte insanların hizmetine sütü ile ve sütünden imal edilen tereyağı, peynir, kaymak, ayran gibi gıda maddeleri ile de katkıda bulunurlar. Ayrıca etleri de halkımızın severek tükettiği dini vecibelerini yerine getirmek için kurbanlarda faydalandığı çok yönlü verimi olan hayvanlardır. Gelelim erkeklerine bunlar iki yaşında tosun sıfatını aldıktan sonra genelde eskiden kırsalda yani köylerde erkelerde dişileri kadar kıymetli idi çünkü onlarla çeşitli işler yapılırdı. Örneğin üç yaşından sonra erkeklik organı olan yumurtaları ya çıkarılarak ya da sıkıştırılarak vücutla bağları koparılıp kurumaya terk edilen tosun, iğdiş edilmiş bir öküz adayıdır ve öküzdür.(Bu işlemden geçenlere öküz denir) Bunlarla ekin ekmek için çift sürülür eskiden harman da sapları ezmek için düğen sürülür. Ormandan veya dere kıyılarından kesilen ağaç tomrukları kağnı veya başka yöntemlerle çekilmesinde gücünden faydalanılan ihtiyarlayıp ömrü hitam bulunca da kesilerek etinden faydalanılan semiz ve güzel bir hayvandır. (devam edecek)

 


Yazarın Diğer Yazıları