Allah’ım, Fasıkların Şerrinden Emin Eyle!

  1. gün bir video geldi sosyal medyadan. Merak ettim ve dinledim. Tabii bana gelen video, tamamen hakaret içeriyor gibi görünüyor. Sanırım bu video, benim gibi çoğuna da gitmiştir. Bu kadarını dinleyip de, sonuna kadar tamamını dinlemeyen herkes aynı kanaate sahip olur. Elbette videoyu dinledikten sonra insan durur mu? Bu hakarete, bu saldırıya karşı bir şeyler yapmak ister. Kan insanın beynine sıçrıyor! "olamaz böyle şey, buna tahammül edilemez” demekten kendinizi alamıyorsunuz.

Kul hakkı çok yamandır. Kesinlikle ödenmedikçe Rabbimiz; "kulum” demiyor. Bunun için kul hakkıyla gelmeyin buyuruyor. Ne yazık ki, kul hakkı yemediğimiz, insanları karalayıp, yaralamadığımız gün olmuyor!

  1. gün bile bile; insanlar hakkında ileri geri konuşuyor, fasıkların haberine inanıp, insanları karalıyoruz. Kur'an; "bir fasık haber getirdiği zaman araştırın” diyor. Ama bu ayete itibar etmiyor, kendine göre, kendi nefsine uygun olanları seçiyor, tabir yerindeyse cımbızlıyor ve video diye dinletiyor. Videonun başını alıp, kalan kısmını kesip yayınlıyorlar. Baş tarafını dinleyen; "vay namussuz vay, bunu da mı yapacaktın? Yıllarca bizi dini konuda aldatmışsın…” diye ortalığı velveleye veriyorlar. Artık o adam hakkında; "Müslüman değil, bunun İslamla ilgisi yok, kâfir…” diyerek linç girişiminde bulunuyoruz.

Beğenmediği, sevmediği, hoşuna gitmeyen bir insan olduğu zaman olmadık hakaretler edililiyor.

Fitneciler, şeytanın uşakları, tagutlar…ortalığı karıştırmak, kafaları bulandırmak, iftira ateşini körüklemek için devreye giriyor ve kindarlığı pompalıyorlar. Bazen bu zokayı biz de yutuyoruz. Şahsen bendeniz aynı hataya düştüm. Allahım affet, insanlar hakkında bilmeden, araştırmadan hüküm verdim. Bendenizin bu sözüne kızanlar olacak. Hatta; "Kazım hoca, sen de mi onu tutuyorsun? Sen de mi, onun sapık fikirlerine tutuldun?” diyenler çıkacak. Belki de bana karşı da linç girişiminde bulunulacak.

Bu iftirayı atanlar da; "bu işi ben çok iyi bilirim, onlar ne bilir, sakın onları dinlemeyin, onlar zındık, kafir, müfteri…” diyenler. İnsanlara, "kafir”, "Zındık”, "Müşrik”, "Mülhit”… damgası yapıştırmak ne kadar kolay!

Kur'an'ı, Resulün hayatını iyice tetkik edenler göreceklerdir ki, aklı kullanmadan, meseleleri iyice tetkik etmeden hüküm vermek ne kadar şiddetli bir azabı gerektirir. Bimediği bir şeyin peşine düşenlerin kalbi, gözü, dili, aklı… sorumludur.

Bu da bir başka yönden, hem de insanları en hassas yerinden vurmak, onların gözünde İslamı en doğru, en tortusuz biçimde anlatanları pasifize etmek değil mi? Bunun adına; "Müslümanlık” diyebilir misiniz? Bunun adına; "Kur'anî hayat ismini koyabilir misiniz?

Bu da bir terördür. Terörü, sadece silahla, bombayla, tankla, dağa adam kaçırmakla olur zannetmeyin. İnsanlar hakkında karalama yapanlar, aşağıda linkini verdiğim videoyu sonuna kadar dinlesinler.

https://www.youtube.com/watch?v=ScOPLUkkN3o

 

NE HALE GELDİK?

Bizim mahalle çok değişti bu aralar;

Yollar çamur, eller çamur, diller çamur...

Güneş kaybolmuş, karanlıkta geziyorum,

Tutacak el, sığınacak liman arıyorum

"Merhaba" diyen riyakarlardan çekiyorum!

Bizim mahalle çok değişti bu aralar!

Sözler kurşun, herkes sevdiğini yaralar,

Birbirine karışmış; beyazlar, karalar!

Laf açılınca konuşma telaşı, hırsı,

"Benim dediğim olacak” hayal dünyası,

Kalp küskün, özler ağlıyor, mana dağınık,

"O gitsin, ben geleyim” bu, kimin davası?

Ayak oyunu; kurtların sisli havası!

Hak; "yalan söyleyin, iftira atın” mı diyor?

"Doğruları, yanlışlara katın” mı diyor?

Bizim mahalle çok değişti bu aralar!


Yazarın Diğer Yazıları