Bu da Geçer Ya Hu!

Ben inanıyorum ki, bu ekonomik sıkıntı da geçecek. Türkiye, şimdiye kadar ne kadar, kumpas, ne kadar ihanet, ne kadar ayak oyunu, ne kadar darbe çığırtkanlığı, ne kadar içerden ve dışardak yıpratma politikaları varsa hepsinin hakkından gelmiştir.

Yeter ki bizler birliğimizi bozmayalım, saflarımızı sık tutalım. Aç kalmak, açık kalmak, işimizin bozulması, parasızlık…falan gelip geçici şeyler. Allah, mutlaka bir kapıyı kapatırsa, başka kapıları açar. Buna imanımız var. "Allah bes, baki heves”, "Bu da geçer ya hu”, "Çile çekmeyen, acıdan anlamaz”… der Allah dostları.

Allah dostları; Allah'ı tanıyan gerçek Müslümanlardır. Yani şöyle dersek yanlış olmaz; bütün Müslümanlar Allah'ın dostlarıdır. Daha doğrusu öyle olmak zorundadır. Eğer böyle bir durum söz konusu değilse, o zaman tavırların düzelmesi gerekir. Zira eğri cetvelden doğru çizgi çıkmaz. Allah, dünyayı Müslümanlara teslim etmiştir. Bu yüzden kâfirleri necis kabul eder.

Hayatımızda zarar etmek istemiyorsak, düzgün, temiz bir yaşantı sürmenin sevdası içindeysek, mutlaka Allah'ın dostları olmak durumundayız. Veya Allah'ın dostlarıyla birlikte olmaya mecburuz.

İslâm'ı güzel yaşayan, dini eksiksiz yerine getiren, hiç sapma göstermeyen değerli insanlarımız mevcuttur. Bunlar; peygamberler, veliler, tasavvuf ehli insanlar, Allah âşığı kimseler...

Mevlana;

"Din ehlini kin ehlinden ayırt et. Hak'la oturanı ara, onunla otur.” "Ayarın varsa altını seç. Yoksa yürü, kendini bilen bir kişiye teslim et.” "Aşağılık kişilerle dost olanın, adam olmayanlara adamlık gösterenlerin layığı budur. Tamaha düşüp, ulular tapısındaki hizmeti bırakan, buna layıktır. Temiz kişilerin taşını, toprağını öpüp yalamak, aşağılık adamlara hizmetten, onların bağına, bahçesine nail olmaktan yeğdir. Gönlü aydın bir ere kul olmak, padişahların başına taç olmaktan daha iyidir.” Diye seslenir.

Rabbimiz; "Kafirleri dost edinmeyin” diyerek Müslümanları uyarır. Yapılan bütün eylemler, ihanet girişimleri bizim aklımızı başımıza getirmelidir. Artık saflar belli olmuş; Müslüman'ın Müslüman'dan başka dostu olmadığı, olmayacağı iyiden ortaya çıkmıştır. Bugünden itibaren Türkiye, kiminle ticaret yapacağına, kiminle yoluna devam edeceğine karar vermiştir. Düşman durmuyor ve durmayacak. Kıyamete kadar varlığını sürdürecek. O kıyamete kadar varlığını sürdürecekse, biz Müslümanlar da, Allah'ın; "Topluca Allah'ın ipine (Kur'an ve Sünnete) sarılın, parçalanıp ayrılmayın…” uyarısına dikkat edip, el ele vermek zorundayız. Başka yolu yok.

Topyekun, milletçe, ABD ve hempalarına gereken dersi vermek için birlikte olma zamanı. Ülkemize çelme takmak, kumpas kurmak arzusu taşıyanların arzularının kursağında kalması için hep beraber "milli seferberliğe" koşar adım gitme zamanı. Yazarlar yazılarıyla, şairler şiirleriyle, hikaye ve romancılar, hikaye ve romanlarıyla, fikir adamları ve düşünürler, fikir ve düşünceleriyle, sanayicilerimiz; ihracatlarıyla, üretimleriyle... Türkiye'ye destek vermek, milli ve manevi değerlerimizi korumak mecburiyetindeyiz.


Yazarın Diğer Yazıları