AYDINLAR OCAĞI VE SALI SOHBETLERİ

Aydınlar Ocağı Salı sohbetleri, uzun zamandır devam ediyor. 20 yılı aştı tahmin edersem. Unutmadan ve peşinen başkan Mustafa Güçlü ve ekibine teşekkür etmek istiyorum, zira onlar bu teşekkür çoktan hak ediyorlar. Eğer şimdiye kadar teşekkürü ihmal etmişsem, bu, benm hatam.

Aydınlar Ocağı; adı üstünde, dinleyenleri, sohbete katılanları her yönden aydınlatıyor! Özellikle; milli ve manevi değerlerin pörsümemesi, yok olmaması, canlılığını ve varlığını devam ettirmesi için her türlü fedakarlığı yapıyor. Bana göre bu yüzden uzun soluklu oluyor. Popüler kültür değil, bizim öz kültürümüzü yansıttığı, gelir geçer bilgilerden ziyade; unutulan, unutturulan Tarih, Edebiyat, Dil, Dini anlayış…şuurunun ayakta kalması konusunda canla başla mücadele veriyor. 15 Ağustos 2017 Salı sohbetlerinde;

Makedonya Türk'leri tarafından 1937'de kurulan Yücelciler Hareketi konuşuldu. İl Halk Kütüphanesi'nde gerçekleştirilen sohbette, Eski Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi Müdürü Lütfi İkiz'in hayatı anlatıldı. Aydınlar Ocağı Başkanı Mustafa Güçlü, Lütfi İkiz hakkında; "Büyük bir mütefekkir, Allah'ın bize bir lütfu”diye bahsetti. Lise yıllarında Hakî Efendi, Ziya Nur, Osman Yüksel Serdengeçti ile dost olan kütüphaneci Lütfi İkiz'in, siyasetçi Osman Bölükbaşı'nın siyasi sohbetlerine katıldığını, daha sonra İstanbul'a giderek Eski Diyanet İşleri Reisi Hasan Basri Çantay'ın yanında yetiştiğini söyledi. Bütün ömrünü talebe yetiştirmeye vakfeden Rahmi Eray'ın evinde Emin Acar'ı ve eczacı Sait Mutlu'yu tanıdığını belirten Güçlü, "Lütfi Bey, Sait Mutlu ile bir gece Üsküdar'daki sabetaistlerin mezarı olan Bülbül Deresi'ne girip ölmüş tüm sabetaistlerin listesini çıkarıyorlar. Bunlar aslında Türk ve müslüman değiller, Yahudiler. Ama görünüşte Türk ve müslüman gözükürler, özlerinde ise Yahudi inançlarını korurlar. Karakaşiler, Kapaniler, Yakudiler diye ayrılırlar ve bizim üç büyük futbol takımının temelinde de netameli bir alan vardır” dedi.

Lütfi İkiz'in 60 ihtilalinden sonra Türk Ocakları Ankara Merkez Umum Müdürlüğüne getirildiği, Kastamonu Kütüphane müdürlüğünden sonra 1973'te Konya Kütüphane Müdürlüğünde vazifeye başlar başlamaz Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi'ni kurmak için Hasan Yürük'le birlikte kolları sıvadığını, Çorum Milletvekili kızı olan çok kitap okuyan, gençlere millî ve İslâmî değerleri aşılayan eğitimci Gönül hanımla 1979'da nasıl evlendiğini de anlatıldı. Süleymaniye'den sonra Türkiye'de ikinci büyük Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi'nin 1984'de Lütfi İkiz tarafından kazandırıldığı ifade edildi.

1988'de emekli oluncaya kadar Konya'da kalan Lütfi İkiz'i 1984'de tanıdığını belirten Güçlü, Yücelciler Hareketi'ni de 1929 Kırşehir doğumlu olan ve 2007'de Konya'da vefat ederek Üçler Mezarlığı'na defnedilen Lütfi Bey'den öğrendiğini söyledi.

 

Asıl önemli konu "Yücelciler Hareketi”. Nedir Yücelciler Hareketi? Ne zaman kuruldu? Kim veya kimler kurdu? İşte bu husus, herkesin dikkatini çekiyordu. Anlatan sayın Mustafa Güçlü olunca, dinleyenlerin daha da hoşuna gidiyordu. Zira, onun, akıcı, kâğıt veya dokümana ihtiyaç hissetmeden irticali konuşması, sohbeti tatlandırıyordu! Şöyle diyordu Güçlü;

 

"Makedonya'da yaşayan 300 bin Müslüman Türk'ü korumak için 1937 yılında, Şuayb Aziz Efendi önderliğinde bir avuç Türk genci tarafından Yücelciler adlı gizli teşkilatın; 1943 yılında Üsküp'te bulunan Türk Konsolosluğu vekili Emin Vefa Gerçek ile irtibata geçmişlerdir.

1944'de Tito'nun iktidarı ele geçirdiği dönemde Yücelciler Hareketi "Birlik” isminde ilk defa Türkçe gazete çıkartılar. Tiyatro kurdular ve Türkçe ilk radyo yayınına başlattılar. Kamil Koperler adlı Belgrad Büyükelçisi tarafından fişlendikleri için ilk gruptan 16 kişi Tito rejimi tarafından tutuklandı. 12 kişi çeşitli cezalara çarptırıldı ve Şuayb Aziz İshak, Ali Abdurrahman Ali, Nazmi Ömer Yakup ile Dem Ali Dem adlı dört kişi kurşuna dizilerek idam edildi. Nazmi Ömer, idam edilmeden önce ağlayanlara dönerek şu sözleri söyledi:

"Niye ağlıyorsunuz ki, ağlamayın. Ben gidiyorum ama sizi arkamdaki (Türkiye'yi kastederek) milyonlarca kız kardeş ve kardeşe emanet ediyorum. Yaşasın Atatürk Türkiye'si, yaşasın Türkiye” diyor. 1953'te teşkilat üyelerinden 64 kişi Türkiye'ye göç eden 200 bin civarında Makedonya Türk'ü ile birlikte Anadolu'ya yerleştiler. Burada birbirleriyle irtibatlarını kesmeyen Yücelciler dernek kurarak idam edilen arkadaşlarını her sene düzenlenen mevlid programlarında anıyorlar. Yücelciler Hareketi'yle ilgili 1999 yılında bir hatırat ve birde 32 sayfadan oluşan bir risaleden başka bir yayın yok.”

Aydınlar Ocağı, Salı sohbetlerine bir yenilik getirdi; Şiir okuma yeniliği. Her Salı, Tefsir sohbetinden sonra, programdan önce, isteyenler, yazdıkları şiirlerden okuyabiliyor. Allah'a hamdolsun, bendeniz de şiirlerimi okuma şansına kavuşuyorum. Bir kez daha sonsuz teşekkürlerimi iletmek istiyorum. İyi ki Konya'da; kültür, edebiyat, tarih, sanat, dini konular ve milli meselelere parmak basan kurum ve kuruluşlar var!


Yazarın Diğer Yazıları