"İç Güvenliğimiz; Ve Davutoğlu Hükümeti

Aziz okuyucularım,Güzel bir hafta dileğiyle; Bugün sizlerle önemli bir konuyu birlikte müzakere edeceğim.Konu İÇ GÜVENLİK.....
Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Sayın Başbakanımız Davutoğlu, 62. hükümetimiz ve güvenlik güçlerimiz aziz milletimizin can ve mal güvenliğini sağlamakta kararlı olduklarını açık bir şekilde beyan etmişlerdir. Bu meydanların üç buçuk soysuza bırakılmayacağını her fırsatta ifade etmişlerdir. Ülkemizde her türlü yasal tedbirler alınmış, alınmaya da devam edileceğini, suç işleyenlerin yakasına yapışılacağını, kimsenin gözünün yaşına bakılmayacağını, yaptıklarının yanına kâr kalmayacağını her fırsatta dile getirilmiştir. Millet olarak yöneticilerimize güvenimiz tamdır. Verilen %52 oy da bunun en iyi göstergesidir.
MEYDANLAR SOYSUZLARA BIRAKILMAYACAK
Aziz okuyucularım,
Başbakan Davutoğlu her fırsatta: "MEYDANLAR, SOKAKLAR ,SINIRLARIMIZ SOYSUZLARA VATAN HAİNLERİNE BIRAKILMAYACAK KADAR DEĞERLİDİR" diyor. Ülkemizin engellenemez yükselişine set vurmaya çalışan dış güçler, Gezi Olayları, 17 Aralık Operasyonları, Cizre Ayaklanması, Kobani Provokasyonu, Sultanahmet bomba saldırısı ile milletin iradesine hain provokasyonlar düzenlemiştir. Hükümetimiz ve güvenlik güçlerimizin kararlı tedbirleri sonucu olaylar bastırılmıştır.
İÇ GÜVENLİK PAKETİ
Saygıdeğer okuyucularım,
Ülkemizin emniyet güçleri milli birlik ve beraberliğimizin darbe almaması için olaylara dikkatlice müdahale etmişse de dış güçlerin güdümündeki medya organları bu müdahaleleri çarptırarak emniyet yapımızı zedelemeye çalışmıştır. İşte tam da bu noktada kamuoyunda 'İç Güvenlik Paketi' olarak bilinen, toplumsal olaylarda polisin silah kullanma yetkisini genişleten, gösterilerde demir bilye ve sapan kullanılması kanun dışı sayılacak, bunları kullananlara 2 yıl 6 aydan 4 yıla kadar hapis cezası verilecek olan iç güvenlik yasası taslağı parlamentoya sunulmuştur. İç Güvenlik Paketi’nin ilk 3 maddesi, Meclis İçişleri Komisyonu'nda kabul edildi. Tabi ki kör ve sağır muhalefet buna karşı çıksa da milli birlik ve beraberliğimizin korunması yolunda atılan bu adımları ülkemizin iç güvenliği açısından çok önemli bir gelişme olarak görüyorum.
RAYINDAN ÇIKAN SİSTEM İSTİKRARA KAVUŞTU!
Değerli okuyucularım,
Ülkemizde ki sistematik yapılar Başbakanımız Davutoğlu ve Ak Parti hükümeti ile yeniden rayına oturmaya başladı. Herkes haddini bilmese de yerini ve görevini biliyor. Siyasi, askeri, iktisadi ve içtimai yapı belli bir düzene kavuştu. Aynı zamanda yıllardır başımıza dert olan terör olaylarında hükümetimiz 'Barış Süreci' adı altında ısrarlı bir duruş ve kararlılık sergileyerek şehit haberlerini neredeyse minimize etti.
Tam da ülkemiz için aydınlık yarınlar planları kurarken bu müreffeh ortamı çekemeyenler hain provokasyonlarla ülkemizin önünü kesmek için yeniden sinsi çalışmalara başladılar. Uyutulan terör gruplarını, yorulan vatan hainlerini yeniden ortalığa sürerek ülkemizi içten vurmaya çalışmaktadırlar.
SULTANAHMET MEYDANINDA CANLI BOMBA!
Sayın okuyucularım,
Ülke turizmimizin gözbebeği Sultanahmet meydanında canlı bomba girişimi bunun en iyi özetidir. Güney ve Doğu Anadolu bölgemizde tam da istikrar hakim olmaya başlamışken ülkemizi yeniden terör belasıyla karşı karşıya  getirmek istiyorlar. Düşmanın bu hain saldırılarından maksadı olayları uluslararası boyuta çekerek Türkiye’yi dünya çapında itibarsızlaştırarak yalnız bırakmaktır.
Bunun son örneği Fransa'daki olaylar. Başbakan Davutoğlu Fransa'ya gitmeseydi "TAMAM TÜRKİYE TERÖRÜ DESDEKLEYEN ÜLKE" denilecek  iç ve dış düşmanlarının istediği olacaktı. Heleki  Davutoğlu istemeyerek de olsa Fransa'ya giderek bu oyunu bozdu.
GÜNENEYDOĞU GEZİM
Bendeniz bundan yaklaşık 4 ay önce Güneydoğu Anadolu bölgesini baştan aşağı Urfa, Mardin, Midyat, Batman, Diyarbakır illerimizi bizzat yerinde gezdim, gördüm. Terör mağlup olmuş, sokağı halka bırakmış, kardeşliğin hâkim olduğu bir hava vardı. Barış ve kardeşlik projesi benimsenmiş, bin yıldır beraber olduğumuz kardeşlerimizle kucaklaşma sevinci herkesin yüzünden okunmaktaydı. Mesele "MİLLETİN BÖLÜNMEZ BÜTÜNLÜĞÜNÜ" bu güzel ortamı yeniden eskisi gibi kaos ortamına BÖLÜCÜLER VE VATAN HAİNLERİ TARAFINDAN  sürüklemektir.
77 MİLYON TEK YUMRUK VE TEK YÜREKTİR
Aziz okuyucularım,
Demokrasi ile yönetilen, hukukun üstünlüğüne inanan bir yönetimle yönetiliyoruz. Herkes kanun önünde eşittir. Kanunlarımız Doğu'da ve Batı'da eşit bir şekilde uygulanmalıdır. Sen gideceksin Cizre’de polisi Şehit edeceksin, masum vatandaşın canına kıyacaksın, sokakları yakacaksın, askerimize, polisimize meydan okuyacaksın, kendince caddeleri, sokakları, ilçeleri kontrol etmeye çalışacaksın, ülkenin bölünmez bütünlüğüne meydan okuyacaksın, dünyanın en kuvvetli ordusu olan Tük silahlı Kuvvetlerine kafa tutacaksın, hükümetin barış sürecini sabotaj edeceksin sonra bunun adı demokrasi olacak, özgürlükler olacak, hak hukuk olacak, öyle mi? Artık yok öyle boş beleş kahramanlık.
Asla böyle bir hak arama davası olamaz.  
Aziz milletimiz 77 milyon tek yumruk tek yürektir. Kim bu birlik ve beraberliğe darbe vurmaya, ihanet etmeye kalkarsa gereken en sert tepki milli güvenliğimiz tarafından verilecektir ve verilmelidir de.
Haftaya bir başka konu ve yazımızla tekrar birlikte olabilmek ümidi ve duasıyla. Sağlıcakla kalın.


Yazarın Diğer Yazıları