İktidar Hırsı Hizmet Hareketini Büyüledi!!!

Saygı değer okuyucularım! Hizmet hareketinin içinde bulunduğu çıkmazı bu hafta sizlerle paylaşmak istiyorum. Daha düne kadar "Hizmet Hareketi" ni Türkiye'nin geleceği, umudu, istikbali; Fethullah Gülen Hocaefendi’nin çabaları ile ülke geneline ve dünyanın dört bir tarafına yayılmış okulları ile birlikte eğitim, sağlık, yardımlaşma faaliyetleri olarak anıyor;fedakar ve cefakar eğitim gönüllülerini  kültür elçileri olarak biliyorduk.Aynı zamanda aziz milletimiz de böyle biliyordu. Gerçekten milletimizin büyük bölümü,hangi akımdan olursa olsun 77 milyon,  hizmet hareketine güvendi. Dünyada en kıymetli varlıkları olan evlatlarını hizmetin okullarına verdi.Dahası üniversitelerde de tercihini hizmetin okullarından yana kullandı. Örneğin: Fatih Üniversitesi gibi okullara verdi.Bu desteklerin gayesi, evlatlarına vadedilen parlak  bir gelecek, vatanına ve milletine aşkla bağlı, kültür seviyesi yüksek birer insan olma hedefi gösterilmesidir.Bu hedef  içerisinde, devletine yararlı olarak her alanda yeni teknolojilere önderlik yapsın; stratejik öneme  sahip,  bilgisayar yazılım ve programları geliştirsin daha gelişmiş kabiliyete sahip uçaklar, tanklar, uydular, radarlar...  
Velhasıl milletimize faydalı olabilecek her türlü  alanda:Tıpta, sanayi ve savunma sanayinde her alanlarında, eğitimde,kültürde, sanatta, mikro ve makro teknolojide,genetik bilimlerinde her alanda yavrularının faydalı olabilmesi için hizmetin okullarını tercih etmiştir.
TARTIŞILMAZ BİR SİVİL TOPLUM ÖRGÜTÜ
Hizmet hareketi zamanla Türkiye'de tartışılmaz bir  sivil toplum kuruluşu haline gelmiştir,millete malolmuştur.Hareket son süratle hedefine ilerlerken Gülen’in ifadeleri açıktır: “Fedakârlık destanı yazan insanların hiçbir dünyevi beklentisi yoktur.
Olsaydı, onlar da siyaset sahnesine sıçramak için bir açık bulduklarında, sıçrarlardı. Milletimize ve insanlığa hizmet yolunda Cenab-ı Hakk’ın ‘Ben sizden razıyım’ demesini ummaktan başka bir düşüncemiz olmadı ve  olmayacaktır. Bizler Türkiye sevdalılarıyız. Ülkemizi, vatanımızı, milletimizi, devletimizi, dinimizi seviyoruz.” demiştir.
Bu hal üzere.....  Hocaefendi  her görüşten insanın gönlünde taht kurmuş ağzından çıkacak olan cümleleri, dört gözle ne diyecek diye heyecanla beklemek noktasına kadar getirmiştir.Daha doğrusu devletimiz, milletimiz, sivil toplum örgütleri tümüyle hizmet hareketini canıyla malıyla desteklemiştir.En önemlisi de  Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan" Türkçe Olimpiyatları"na eşi Emine Erdoğanla, devletin en üst kademesi bakanlar kurulu ve milletvekillerinin tamamına yakını ile katılarak  gözyaşları içerisinde duygu dolu konuşmalar  yapmışlardır.Buraya kadar herşey güzel.
KUMPAS ve TUZAK !
Hizmet hareketinin tamamını kasttetmiyorum içinde ihlasla Anadolu'nun dünyanın dört bir yanında hizmet edenleri ayırıyorum.Hizmet hareketi, içinde seçkinler pareler yapı ve kumpasçılar,Recep Tayyip Erdoğan'ın Başbakan olarak görev yaptığı 2013 yılının  son aylarından itibaren yoğunlukla devlet içerisinde örgütlenme, paralel yapı oluşturma, kendilerinden olmayan veya rakip gördükleri kişilere karşı tasfiye amaçlı özel hayatı izleme, kaydetme ve kumpas olarak ifade edilen delil oluşturma faaliyetleri ile suçlanmıştır. Milletin tercihi olan seçime gitmeden hükümet yönetmeye, milletin seçtiği hükümete dayatmalar yapmaya başladılar.Özellikle Recep Tayyip Erdoğan'a pusu atmak için seçimlerden hemen önce bir kumpas kurdular.Algı yönetimi oluşturmak için Royal Holding'in patronu Rıza Sarraf, Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, Medyatik İşadamı Ali Ağaoğlu, Halk Bankası ve bakanların çocukları üzerinden,akılsızca yalan yanlış bilgilerle,hedefte Sayın Başbakan olmak üzere bir sivil darbe, daha doğrusu yargı darbesi girişiminde bulundular. Milletin temiz oylarıyla gelen hükümete pusu atan, bu güzel yapı bir anda halkın gözünde darbe teşebbüsleri yapan, tezgah kuran,tuzaklar yapan;haksız yere sınav sorularını çalan, kendi camiasına soruları veren, kendilerine yardım etmeyen işadamlarına,paralel yapı sayesinde cezalar yağdıran bir örgüt haline geldi.
CEMAATİN AKİBETİ
Konuyla ilgili bir örnek hemen yanıbaşımızdadır Konyamızda Nusret Argun olayı gibi…. Kendisiyle konuştum.”Sesim kopyalanmış, görüşmelerim çarpıtılmış, tamamen haksız bir şekilde paralel yapının tuzağına düştüm” ifadesini kullanıyor. Yıllarca suçsuz ve günahsız olarak, Konyalı ve çok değerli bir işadamı bu yapı tarafından haksız yere hapiste tutulmuştur.şirketi batırılmaya çalışılmıştır.Arzu edenler Nusret Argun’u dinleyebilir, ne dümenler ve ne tuzaklar kurulduğunu kendisinden öğrenebilir. Bizim konumuz Nusret Argun olayı değildir,konuyla ilgili olduğundan dolayı sadece yerel küçük bir örnek vermek istedim. Devam ediyorum.Hain örgüt ,Vatan Düşmanı paralel yapının, yaptığı sahtekarlıklardan bahsederek...Halkımızın Allah c.c. rızası için bağışladığı kurbanların derileri ve etleri amacı dışında kullanılmış, kurbanlık hayvanların kesim işlemi yapılmadan, kendilerine emanet edilen paralar farklı yerlere aktarıldığı iddia edilmektedir.Sözkonusu yapı mensupları reyting sahtekarlığıyla, eski ölçüm şirketine operasyon yaparak, kendi şirketlerini devreye soktu. Himmet veren kanalların programlarını ilk 100?e sokarak reytingleri de manipüle ettiler ve yılda 1.5 milyar doları götürdüğü söylenmektedir. Terfi sahtekarlığıyla  Emniyetteki paralel yapı üyelerinin, komiserlik sınavlarında yapılan hilelerle terfi alması sağlandığı iddia ediliyor. Montaj sahtekarlığıyla gerçek dışı görüntülere ve konuşmalara yer verdiler.Bu konudaki sahtekarlıklarını ise yabancı bir ses mühendisi, “Ses kayıtları üzerinde oynama var.Bunu arka plan seslerinin uyuşmazlığından da anlayabiliyoruz’.diyerek yalanladı.Paralel örgütün  sahtekarlıkları akla hayale gelmeyecek, mantığın dışında uygulamalar, kumpaslar,tuzaklar desiseler, karanlık ilişkiler, uluslararası ajanlık,özellikle İsrail adına ajanlık yapma faaliyetleri ile devam etti. Söylentileri dilden dile konuşuluyor.Açıkça ifade etmek istiyorum, hizmet hareketi milletin gözünden çok düşmüştür.Suçlamalar çok ileri boyuttadır. Bunun karşısında, hala hizmet hareketinin basın yayın organları, olduğu söylenen, Samanyolu Tv, Zaman Gazetesi ve diğer yayın organlarıyla birlikte bu yanlışı savunmaya, suçlamaları reddetmeye, hükümetin ve devletimizin aleyhinde kara propaganda yayınları yapmaya devam ediyor.Bunların Tamamı iddia  edilen yazılan çizilen şeylerdir yazılan söylenenler yargı tarafındandan ortaya çıkarılmalıdır.Haftaya pazartesi buluşmak ümidi ve duasıyla kalın sağlıcakla Allaha cc emanet olun.


Yazarın Diğer Yazıları