Milletimiz adil ve güçlü devleti sever II
KUL HAKKI
IRAK ZİYARETİ NASIL OKUNMALIDIR
Şiir
OSMANLININ ARAPÇAYA İLGİSİ
Gerçekten ‘fahiş fiyat’ var mı?
GELENEKSEL TIP
Özeleştiri mi/Savunma mı?
SEN YOLA ÇIK YOL SANA GÖRÜNÜR -1
NEDEN KAYBEDİYORUZ?
Ragbi Sporu
İSLAM DÜNYASI NEDEN DÜZELMEZ VE NASIL DÜZELİR? -2-
Yaz lastiği zamanı geldi
ÇANAKKALE GEÇİLDİ Mİ?
RAMAZAN AYINDA SAĞLIKLI BESLENME
Durup dururken Katar krizi nerden çıktı demeyelim. Ortadoğu da savaş 2003'ten beri devam ediyor. 15 Temmuz darbe girişimiyle Türkiye'ye ayar veremeyenler bugün Araplara ayar vermeye çalışıyor. İsrail merkezli planların uygulamaya sokulmasıdır aslında. Aslında bu bir nevi bizim 28 şubat balans ayarına benzer küresel bir balans ayarı sayılır.
Katar I. Dünya savaşı sonrası şekillenen Ortadoğu da İngilizlerin ikna edemediği bir emirlik. İngilizlerin 19. yüzyılda Körfez'de yayılmaya ve Körfez şeyhleri ile anlaşmalar yapmaya başladığı, "İkna edemedikleri tek kişi, Şeyh Temim'in büyük dedesi Muhammed Al Sani ve oğlu modern Katar'ın kurucusu olan Casim (Kasım) Al Sani olmuştur. Onlar Osmanlı Devleti ile iş birliğinden yana oldular. Bu birliktelik de onlara bölgede yaşanan kabile çekişmeleri ve rekabetlere rağmen Katar yarımadasında tam bir egemenlik sağlama imkanı sağladı. Suudi Arabistan'ın kuruluşuna giden süreçte ise Abdulaziz bin Suud, Katar'ı da kendi nüfuzuna almak sevdasındaydı. Bu yüzden Katar Emiri Şeyh Casim oğlu Abdullah'a Osmanlı askerlerini asla Katar'dan çıkarmama vasiyetinde bulunmuştu.
Bunun yanında Komşu Bahreyn Emiri de Katar için hayırlı şeyler düşünmüyordu. Katar' da egemenlik hakları olduğunu iddia ediyordu. BAE ise Körfezde İngiliz politikalarına yön veren bir konumda idi. Bu günde BAE Amerikan politikalarını uygulayan bir yapıya sahip. Mısır ise hem Mursi yandaşı olmakla ve hem de ihvanı desteklediği için Katar'a karşı Ablukanın başını çekmekte. Ayrıca bölgede İsrail politikalarının destekçisi ve hatta öncüsü olmaktadır. Esas rahatsızlık İsrail'in Hamas rahatsızlığıdır. Hamas , Fetih yönetimine nazaran biraz daha milli politikalar izlemektedir. Hamasın izlediği politikalar İsrail'i hep rahatsız etmiştir ve etmektedir. Burada İsrail karşılarındaki bir avuç Filistin'i bölerek gücünü zayıflatmayı planlamaktadır. Katar Hamas yöneticilerine Katar'ın kapılarını açmış ve her türlü desteği vermektedir. Halbuki İsrail Hamas'ı, Mısır ise Ihvan'ı terör örgütü olarak kabul etmektedir. Görüldüğü üzere İsrail ve Mısır politikaları burada birleşmektedir. Katar her türlü İsrail –ABD eksenli politikalarda tehlike kabul edilmektedir. Ayrıca Katar Tunus Devrimini desteklediği içinde eleştiri almıştır .Görüldüğü üzere Katar bölgede bağımsız bir politika izleme çalışmaktadır.
Türkiye ile ilişkilere baktığımızda şimdiki yöneticilerin o eski tarihi mirasa sahip çıktıklarını görmekteyiz. Aslında bir çok Eski Osmanlı ülkesi Türkiye ile iyi ilişkiler içinde olmak istediyse de bu çoğu zaman gerçekleşmemiştir. Katar bu tarihi mirası devam ettirme politikası izlerken , Türkiye bu mesajı iyi okumuş Katar'a önceden elini uzatmıştır. Hatta bununla kalmamış bölge ve Katar'ın istikrarı için üs kurmayı planlamıştır. Tabi bölgede süper güçlerin Özellikle İsrail-ABD ikilisinin başka planları vardır. Katar burada sadece hedef tahtasında görünen resimdir. Bu resim üzerinden Türkiye ve İran ‘a mesaj verilmeye çalışılmaktadır. Türkiye 15 Temmuz darbesini püskürttüğü için, İran ise Ortadoğu da yayılmacı politikaları yüzünden masaya yatırılmıştır. İran Humeyni türbesine bomba konmasıyla daldığı uykudan uyanmıştır. Aslında İran yakın zamanlara kadar ABD politikalarının önünü açan , Suriye Irak ‘ı kaosa sürükleyen olaylara sebep olmuştu. Şimdi artık yolun sonuna geldiği görülmektedir.
Bu gün Katar krizi nereye gider belli olmaz ama bu başka yeni krizlerin habercisi gibi. Mısır diktatörü Sisi bu krizin arkasından Türkiye'nin de ambargoya dahil edilmesini teklif etti. Edene değil ettirene bak sözü gereği, bunu böyle olmasını isteyen güç söylettiriyor. Suudi kralı Selman Pakistan'a tehdit gibi ültimatom verdi. Tarafını seç bizimle beraber ol, dedi. ABD dışişleri bakanı Türk hükümetini İhvanla beraber olmakla suçladı. Bunların hepsi bir mesaj içermekle ambargonun aşamalarının parçası. Türkiye ise elini çabuk tutarak askeri üssünü açtı bile. Hatta ortak manevra planları yapılıyor. İş yapanın ,kılıç tutanın derler. Artık Ortadoğu'da Türkiye Müttefik ve güçlü Devletlerin gözünün içine bakmıyor. Onlara bir şey danışmıyor. Bir şey yapacaksa sadece haber veriyor. Olması gereken de bu. Katar'la ilgili olarak, Dünya Müslüman Alimler Birliği Başkan yardımcısı Er –Raysunï Körfez bölgesinde yaşanan krizde, Türkiye'nin attığı adımlarla Katar'ın işgal edilme olasılığını engellediğini söylüyor.
Bakalım bu kriz bölgeyi nasıl etkileyecek hep birlikte göreceğiz. Çünkü Suriye ve Irak'ta kritik gelişmeler yaşanıyor. Takip etmeye ve anlatmaya devam edeceğiz. Sağlık ve afiyetle hayırlı bir bayram geçirmenizi temenni ediyorum sevgili okuyucularım.