ACI ÇEKMEK VE GÖZYAŞI

Acının kelime manasına baktığımız zaman; Bazı maddelerin dilde bıraktığı yakıcı duyu, tatlı karşıtıdır. Tabi bizim kastettiğimiz acı dilimizde hissetliğimiz duygunun tüm bedene yayılması diyebiliriz.

Acılar, yaşam içerisinde güç almak için kullanılmalıdır. Hangi zorluk olursa olsun, tecrübe ne kadar acı verici olursa olsun, asıl felaket zamanın geçtiğinin farkına varmamak, acıların kabuk bağlamasına ve zamanı geldiğinde bu kabukların dökülmesine izin vermemektir. Mevlana'nın da dediği gibi "Adem yeryüzüne, ağlamak için, daima feryat etmek, inlemek ve mahsun olmak için gelmiştir. Eğer sen de Ademoğluysan onun gibi af dile, onun yolunda yürü! Gönül ateşiyle gözyaşlarını sermaye yap!”

Gözyaşını inceleyen bilim adamları pek çok insanın bilmediği ama hayata öneme dair sırları olduğunu keşfettiler. Vücudumuzda hayati öneme sahip birçok sıvı salgılanır. Bunlardan biri de gözyaşıdır.

Gözyaşı olmadığı zaman göz yüzeyinde iltihaplar meydana gelir ve göz yüzeyinde salgılama yapan (mukus üreten) hücreler tıkanarak görevini yapamaz hale gelir.

Gözyaşının görevleri 4 ana başlık altında toplanabilir:

Göz yüzeyini nemlendirerek kuruluğun giderilmesi ve göz kapağının açılıp kapanmasının vereceği hasarı engeller,

Normalde mikroskobik olarak pürüzsüz olamayan göz yüzeyini pürüzsüz optik bir yüzey oluşmasını sağlamak,

Gözün kornea bölümünde ihtiyaç duyulan oksijen ve diğer besinleri taşımak,

Gözü bakterilerden ve enfeksiyonlardan korunmasını sağlar.

Gözyaşının % 98,2'si sudur. Geri kalan kısımda kan plazmasıyla aynı oranda üre ve plazmadakinden daha az oranda glikoz, tuzlar ve organik maddeler içerir. Gözyaşını oluşturan çok sayıda kimyasal madde birleşerek Gözyaşı komponentlerini oluşturur.

Tam ve doğru miktarlarda doğal komponent içeren gözyaşı, göz yüzeyinde bulunan ince bir zar (konjuktiva) ile birleşir ve gözyaşı filmi oluşur. Gözyaşı filmi, gözlerin sağlıklı ve rahat olmasını sağlamak için her gün gözü sarar ve ıslatır. Bu, gözün fonksiyonunu tam olarak yapması ve görüntünün net olmasını sağlar.

İnsanda değişik şekillerde gözyaşı akar:

Bazal gözyaşı; sağlıklı insanda gözün ön yüzünü nemlendirmek için devamlı gözyaşı salgılanır. Bir günde bir gram gözyaşı salınır. İçerisinde su, üre, yağ, kayganlaştırıcılar ve anti bakteriyel maddeler bulunur.

Refleks gözyaşı; yabancı cisimlerin göze girmesi ile tetiklenir ve göz yüzeyine salgılanır. Soğan, sprey, toz ve toprak gibi cisimlerle göz uyarıldığı anda gözyaşı akar. Ayrıca çok parlak ışıkla, kusma, öğürme ve hapşırma sırasında da salgılanabilir. Daha çok görevi gözü korumak ve göz üzerine gelen yabancı cisimleri yıkamak için oluşur.

Psikolojik gözyaşı; ağlama ve üzülme, stres, zevk, kızgınlık, yas ve fiziksel ağrı sırasında salgılanır. Aşırı gülme sırasında da psikolojik gözyaşı salgılanabilir. Önceki anlattığımız iki gözyaşından farklı olarak prolaktin (bağlılık hormonu), kortizon (stres hormonu), enkefalin (ağrı giderici ve mutluluk arttırıcı) gibi hormon içerikleri de bulunmasıdır.

Her üç gözyaşının kimyasal içeriği birbirinden tamamen farklıdır.

Ağlamak, uğradığımız felaketlere karşı vücudumuzda kalan son kuvvetin bir feryadıdır. Dostoyevski'ninde söylediği gibi gerektiği zaman ağlamaktan çekinme. Çünkü gözyaşları söylemek istediklerini söylemek için vardır.

Hep mutluluk gözyaşları akması dileklerimle…