Kefir ve Probiyotiklerin Tüketilmesi

Kefir tanelerinden oluşan sütün mayalanması ile oluşan bir çeşit içecektir. İlk kez Türkler tarafından yapılmış olup Kafkas orijinli olduğu söylenir. Türkçe olarak ‘kef' ya da ‘keyf' kelimesinin kökeninden türemiş keyif verir anlamına gelmektedir. Laktik asit ve etil alkol fermantasyonlarının birlikte gerçekleşmesiyle oluşan bir içecektir. İnek, keçi ve koyun sütlerinden elde edilebilir. Son zamanlarda yurtdışında birçok ülkede de üretilip tüketime sunulmuştur. Sağlık açısından da oldukça faydalı olmakla birlikte tadı ayrana benzer fakat daha ekşi ve keskindir

Vücudumuzda, özellikle bağırsaklarımızda probiyotik (yararlı) ve patojen (zararlı) bakteriler yaşar. Patojen bakteriler vücudun dengesini bozarak hastalıklara sebep olurken probiyotikler sindirim sistemine fayda sağlar, sindirimi düzenler. Hastalıkların birçoğu ve tedavi için kullanılan antibiyotik ilaçlar bağırsak florasındaki yararlı bakterilerin yok olmasına sebep olur. Bu gibi durumlarda probiyotik bakteriler içeren ya da probiyotik bakteri üretimine destek olan gıdaların tüketilmesi gerekir.

Kefir ve yoğurt probiyotik bakteri oluşumunu teşvik eden besinlerdendir. Ayran ve peynir de bu yararlı bakterilerin oluşumuna fayda sağlar. Kısacası süt de dahil olmak üzere tüm süt ürünleri probiyotik bakterilerin bağırsak florasında artışını sağlar. Turşular özellikle lahana turşusu probiyotik oluşuna katkı sağlayan yiyeceklerdendir. Unutulmaması gereken en önemli şey her zaman söylediğim gibi fazlası zararlıdır. Bu yüzden probiyotik besinler de aşırı miktarda tüketilmemelidir.

Kefirin faydaları nelerdir?

Sağlığa birçok faydası bulunan bu şifalı içecek sık sık tüketilmelidir. Özellikle çocuklara da belli bir yaştan sonra kefir içme alışkanlığı kazandırılarak birçok hastalığa karşı koruma sağlanabilir. Kefir faydalarından bazıları şunlardır:

Yüksek kalsiyum içeriği nedeniyle kemik ve dişlerin yapısını korur. Aynı zamanda dişlerin çürümesini engeller. İyi bir aminoasit kaynağıdır. Rahatlatıcı etkiye sahip olup aynı zamanda alerjik hastalıklara karşı koruma sağlar. Sindirim sistemini rahatlatır, bağırsaklara fayda sağlar. Yüksek miktarda B vitamini içermesinin yanında protein, magnezyum, A ve D vitamini kaynağıdır. Stres ve depresyonu önleyici ve sinir sistemi için önemli bir etkiye sahiptir. İçerdiği fosfor sayesinde hücre gelişimine yardım eder, enerji verir. Kolesterolü ve kan basıncını düzenlemeye yardım eder. Zeka ve zihin gelişimine yardım eder. Kronik yorgunluğa karşı dinlenmeye yardım eder. Uyku bozuklukları yani uykusuzluğa iyi gelerek düzenli bir uyku sağlar. Kefir düzenli olarak tüketimi ile bağırsak bozuklukları giderilebilir. Birçok rahatsızlığa karşı koruma sağlaması ve birçok hastalığın iyileşme sürecinde rol oynaması nedeniyle çokça tüketilmesi gereken bir içecektir.

Kefiri ne zaman içmeliyiz?

Yetişkinler için kefirin içiliş saati çok önemli değildir. Sabah kahvaltıdan önce veya akşam yemekten bir saat sonra ya da yatmadan bir saat önce kendinize göre ayarlayabilirsiniz. Büyüme hormonu gece daha çok salgılan gelişme çağındaki çocuklarda gece büyümesi daha hızlıdır, bu yüzden kefir gibi güçlü kalsiyum ve protein kaynağını gece almak daha iyidir. Dolayısı ile uyumadan 1 saat önce çocuğa 1 bardak kefir içirilmesi, büyüme ve gelişme sürecini destekleyecektir. Reflüsü olanlar ise, kefiri uymadan en az 2-3 saat önce tüketerek uyuyana kadar geçen süre kefirin reflü şikayetini artırmasını önleyecektir. Tadını sevmeyenler için meyveli kefir veya doğal meyve sularıyla kendinizin hazırlayacağı karışımları da tüketebilirsiniz. Sağlıklı mutlu günler diliyorum.


Yazarın Diğer Yazıları