CHP Neden Korkuyor?

Anladık ki bizi dışarıdaki düşmanımız asla dize getiremez. Biz yıkılırsak içeriden yıkılırız. Tarh boyunca hep öyle olmuştur. Maalesef bazılarımızdaki iktidar hırsı, vatanın, bayrağın milletin, hasılı bütün kutsalların önünde. İktidar olmak için bütün değerlerini satacak çok insan var içimizde.

Evet, milletimizin kahir ekseriyetiyle iftihar ediyoruz. Vatanın ve milletin bekası, istikbalimiz ve istiklalimiz söz konusu olunca seferber olmasını, her şeyimizle cepheye akmasını bilen bir milletiz. Bundan yüz yıl önce Çanakkale'de, Sarıkamış'ta, İstiklal savaşında bu fedakarlığımızı, bu cesaretimizi bütün dünya gördü, Çanakkale'yi yedi düvel geçemedi. Bu damar, bu ruh bizde devam ediyor. Az da olsa bir kısım gözleri kör, kalpleri kara, hırsları galip, inançları zayıf insanımız var ki, "Allah onları ıslah etsin” demekten başka çaremiz yok. "Allah'ın hidayet ettiğini kimse saptıramaz, Allah'ın saptırdığını da kimse doğruya yöneltemez”. Onlarca ayette böyle buyrulur.

Evet, CHP içinde akl-ı selim, vicdan sahibi insan yok mu? Elbette vatan sevgisi sadece iktidar partisine ait değil. Her partinin içinde vatanı için canını ortaya koyacak çok insan var. Bizim "kalpleri kara” değimiz CHP'nin yönetici elitidir. Bir Tayyip düşmanlığı var ki gözlerini kör ediyor, iftira attırıyor, ülke düşmanlarıyla birlikte iş tutturuyorlar. İster istemez Sayın Cumhurbaşkanı da insan, nefis taşıyor, tepki vermek, cevap vermek zorunda kalıyor. Çünkü "Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan” buyurur Efendimiz (sav). Kılıçdaroğlu ve etrafındakilerin kaba ve çirkin sözlerine, iftira dolu hezeyanlarına sabretmek için Peygamber sabrı gerekir.

Bugünlerde gözlerimiz, kulaklarımız ekranlarda, askerimizin ölüm kalım mücadelesini izliyoruz. Asker anne- babalarının gözlerine uyku girmiyor. Birileri de düşmanın ekmeğine yağ sürercesine, askerimizin motivasyonunu bozup arkadan hançerlercesine, "savaşa hayır” diyor, "girerseniz çıkamazsınız” diyor, "Ortadoğu bataklığında batarsınız” diyor. "Katil Esed'e gidin, biat edin” diyor. ABD'den izinsiz sakın hareket etmeyin diyor. Askerimizle beraber çarpışan Özgür Suriye Ordusu için "çapulcu, it sürüsü, el'Kaide, terör örgütlerinin artıkları” diyor. Bütün bu sözler bir ruh hastalığının, bir korkunun dışa vurumu.

CHP'nin bütün korkusu, Şam'da bir rejim değişikliğinin olması. CHP, katil Esed'in Baas rejimi devam etsin istiyor. Kazara Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) bir hükümet kurarsa, yağmurdan kaçarken doluya tutuluruz diye korkuyor. Yani Suriye'de dine, imana saygılı, AK Parti hükümetine benzer, ümmetin hayrına, demokratik -muhafazakar bir hükümetin kurulması CHP'nin işine gelmiyor. Böyle demokratik bir rejimin diğer çevre devletlere yayılmasından korkuyor. O yüzden Esed'siz çözüm olmaz diyor. Batılılar da o yüzden çark etti. Dün Esed'i istemeyenler bugün Esed'in devamından yana.

Pekiyi, biz ne diyoruz? Bu kadar eline kan bulaşmış bir katil Lider artık Suriye'yi yönetemez, Suriye'nin tamamını kucaklayamaz, Suriye'de kabul görmez diyoruz. Bütün etnik-dini grupların birlik olup seçimle gelen bir hükümetin yönetmesini istiyoruz. Bu da BM'nin gözetiminde demokratik seçimle ve demokratik bir anayasayla olur.

Evet, ülke yönetiminde her grup temsil edilsin istiyoruz. Ülkeden kaçanların döndüklerinde can ve mal güvenlikleri olsun diyoruz. Suriye bölünmesin, gruplar birbirine düşmesin diyoruz. Bundan böyle o topraklarda terör örgütleri barınmasın ve bize saldırmasın istiyoruz.

Batı yani ABD ve diğer sömürü odakları ne istiyor? Suriye daha çok kırılsın, daha çok ezilsinler, o topraklarda Büyük İsrail kurulsun istiyorlar. O topraklarda bir de Kürt devleti kurulsun da devamında Türkiye, İran, Irak bölünsün istiyorlar. İşte Batı'nın özelde ABD'nin bu arzusunu kursağında bırakmak için bugün Afrin'deyiz. İçimizdeki beyinsizler anlamasın varsın. Gelin Musa aleyhisselamın duasın yapalım: Yarab, içimizdeki beyinsizler yüzünden bizi helak eder misin (helak etme Ya Rab!)"

 


Yazarın Diğer Yazıları