Enflasyon Düşüyor

Birileri yine yanıldı, zil takıp oynayamadılar. "Yine IMF'nin kapısını çalacaklar, hatta gizli görüşmeler bile yapıyorlar, ekonomi dibe vurdu, TC Merkez Bankası boşaldı, dolar on binleri bulacak” diyen anlı şanlı ekonomistler bugün yanıldıklarına gerekçe arıyorlar, suratları asık, dilleri lal, ne diyeceklerini bilemiyorlar. Evet, ekonomimiz son bir buçuk yılda zor bir dönemden geçti, badireler atlattı, dar boğazlar geçti, keskin virajlar döndü, dik yokuşlar çıktı, artık düz ve doğru yola girdi, ilerliyor. Sinyaller, veriler, ölçümler onu gösteriyor. Faizler yüzde on beşe, enflasyon yüzde dokuza kadar düştü. İthalat ile ihracat arasındaki makas daraldı, son aylarda cari fazla vermeye başladık.

Bundan birkaç ay önce açıklanan ekonomide "dengelenme” süreci sona erdi, Sayın Albayrak'ın açıkladığı YEP'de "değişim” süreci başladı. Vergilerde adalet sağlanacak, çok kazanandan çok, az kazanandan az alınacak, üretene her türlü destek verilecek, dışa bağımlı olduğumuz sanayi mamullerine ağırlık verilecek, iş kuran gençlere ilave hibe ve sigorta desteği verilecek, ekonomimiz dıştan gelecek her türlü saldırıya daha dayanıklı hale getirilecek. Kırılgan bir ekonomiden dayanıklı ve dinamik bir ekonomiye geçtik, daha dayanıklı hale gelecek. Geçmiş saldırılardan, döviz krizlerinden dersler çıkardık, önlemler aldık, alacağız.

Son bir yıldır Sayın Berat Albayrak hakkında spekülasyonlar, algı operasyonları yapıldı, yapılmaya devam ediyor. Sayın Bakan, döviz krizine sebep olan bakan olarak gösterildi, her konuştuğu belli çevrelere battı, motivasyon ve moral amaçlı, ümit aşılayan en ufak bir söylemi eleştirildi, Sayın Erdoğan'ın damadı olması bir zafiyet olarak görüldü.

Kim ne derse desin, Maliye Bakanı Sayın Berat Albayrak aldığı görevlerde başarılıdır. Daha önce deruhte ettiği Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığında da önemli icraatlara imza atmış, stratejik atılımlar ve açılımlar yapmıştır. Maliye Bakanlığına en netameli bir dönemde, ekonominin ABD'nin hışmına uğradığı bir süreçte getirildi ve bütün şimşekleri üzerine çekti. Tutuklanan Rahip Brunson bahanesiyle ve yurt dışına kaçan Fetö'cülerin de işbirliğiyle bir gecede ülkeden milyarlarca dolar çekilerek dövizde istikrarsızlık algısı oluşturuldu, dolar bir gecede yedi binleri aştı. Nihayet Sayın Berat Albayrak ve ekibinin aldığı önlemlerle ve tedbirlerle, bankalara verilen güvencelerle bugün dolar 5.700 TL bandına oturmuş durumda.

Evet, faizler düşme eğilimine girdi, doların harareti durdu, cari fazla vermeye başladık, ilk defa ithalat düşerken ihracat çıktı. Yeni teşvik ve kredi paketleri olumlu etkisini gösterdi, ekonomide canlanma belirtileri başladı. İnsanlar döviz bozdurup yatırıma yöneldi. Enflasyon, son yirmi altı ayın en düşük oranı olan %9.2'ye düştü. Bu oran önümüzdeki yıl itibariyle %8 ve %5'e düşeceği de belirtiliyor. Bu olumlu gelişmelerin altında tecrübeli bir ekibin gayreti olduğu kadar Sayın Berat Albayrak'ın imzası var.

Evet, Berat Albayrak bulunduğu makamların hakkını verebilecek bir birikime ve liyakate sahiptir. Siyasette tek zafiyeti Sayın Erdoğan'ın damadı olmasıdır. Bir kısım çevreler siyasette akrabalık ilişkilerinin etik olmadığını söylerler. Halbuki Maliye gibi bakanlıkta liyakat ve güven daha da önemlidir. İnsan parayı en güvendiği insana teslim eder. Türkiye'nin %52 oy oranıyla Cumhurbaşkanı olarak seçtiği Sayın Erdoğan'ın da en güvendiği insan bu gün için Sayın Berat Albayrak'tır. Seçtiğimiz Cumhurbaşkanının seçtiğine de güvenmek gerekir. Sayın Berat Albayrak, Enerji Bakanlığında da, Maliye Bakanlığında da o makamlara layık olduğunu göstermiş, o makamların hakkını vermiş, Sayın Erdoğan'ın yüzünü kara çıkarmamış, en zorlu bir süreci başarıyla yönetmiştir. Tahsilini Marmara Üniversitesi İngilizce İşletme Fakültesinde, doktorasını da ABD'de finans ve enerji kaynaklarının verimliliği üzerine yapmıştır. Hem enerji konusunda hem finans ve işletme konusunda bilgi ve deneyim sahibidir. Yıllarca Çalık Holding'in üst düzey yöneticiliğini (CEO) üstlenmiş ve birçok şirkette danışmanlık yapmıştır. Dolayısıyla Maliye Bakanlığına paraşütle inmemiş, Sayın Erdoğan da kendisini damat saikiyle bakan yapmamıştır.

Evet, Maliye Bakanının aile içinden olması çok eleştiri almıştır. Halbuki insan aile içinden birine daha çok güven duyar. Hele para işi başkadır, en güvenilir kişiye emanet edilir. Sayın Erdoğan da öyle yapmış, en güvendiği insana maliyeyi yani parayı emanet etmiştir. Başta ABD olmak üzere dünyada örnekleri çoktur. Sayın Albayrak damat olması hasebiyle hak etmediği şekilde eleştirilmiş, Sayın Erdoğan damadıyla vurulmak istenmiştir. Bir kısım çevreler dövizin çıkmasını bile Berat Albayrak'ın bakanlığa getirilmesine bağlamışlardır. Berat Albayrak konuştukça döviz çıkıyor algısı verilmiştir.

Berat Albayrak muhterem bir babanın, Milli Gazetemizin başyazarlarından Sayın Sadık Albayrak'ın oğludur. Sağlam bir aile kökeni vardır. Bakanlıklarından önce özel sektörde üst düzey yöneticiliklerde bulunan, genç yaşta büyük bir birikime ve tecrübeye sahip olan Albayrak, Enerji ve Tabii Kaynaklar bakanlığı döneminde petrol sondaj gemileri almış, Karadeniz'de petrol aramaya başlamış, dünyada %70 oranın rezerve sahip olduğumuz bor madeninin çıkarılıp işlenmesi için yabancı bir şirketle ETİBANK'ı evlendirmiş ve Bor'u ham madde olarak değil işlenmiş olarak satma çalışmasını başlatmıştır. Temiz ve yenilenebilir enerji dediğimiz rüzgar ve güneş enerjisine yatırım yapanlara teşvikler getirmiş, enerji kaynaklarımızı çeşitlendirmiş, Ruslarla sıkı pazarlıklar yaparak doğalgazı ucuzlatmış ve iç kaynakları harekete geçirmiştir. Maliye Bakanlığı döneminde de kamu bankalarının performansını yükseltmiş, kredi imkanlarını çoğaltmış, yatırımcılara her türlü kolaylığı getirmiş, finans çevreleriyle verimli diyaloglar gerçekleştirmiştir.