Liderin Arkasına Sığınma Bitti

Yeni cumhurbaşkanlığı sistemi yeni bir dönemin kapısını açtı. Artık seçim süreçlerinde liderin arkasına sığınma, partinin rüzgârından faydalanma dönemi geride kaldı. Artık liderler kendine yani yürütmeye-icraya oy toplayacak, milletvekilleri de kendilerine çalışacaklar. "Lider nutuk atsın, konuşsun, halkı peşinden sürüklesin, biz de milletvekili olarak seçilelim” dönemi bitti. Her vekil adayı bizzat kendisini sevdirecek, kapı kapı oy toplayacak, halkın içinde olacak, kendini tanıtacak, tevazuu, sıcaklığı ve iş bitiriciliğiyle dikkat çekecek ve halkın tasvibini alarak parlamentoya girecek. Yani milletvekili adaylarının kişilikleri öne çıkacak. Bundan böyle parlamentoya giren milletvekili daha bağımsız hareket edecek, üzerinde lider ve parti baskısını çok hissetmeyecek, bireysel kanun teklifinde bulunabilecek, daha etkili, yetkili ve kişilikli olacak.

Evet, yeni dönemde ittifaklar içi oy geçişleri yaşanacak ancak ittifaklar arası oy geçişleri fazla olmayacak. İttifak içindeki partilerin mensupları Cumhurbaşkanını seçerken kendi partisine bağımlı olmayacak, beğendiği lidere oyunu kullanacak. Çevrede gördüğüm insanların bir kısmı Cumhurbaşkanlığında Sayın Tayyip Erdoğan'a oyunu vereceğini söylerken, parlamento seçiminde tanıdığı, sıcak gördüğü, kendine yakın hissettiği vekil adaylarına parti gözetmeksizin oy vereceğini belirtiyorlar. Burada hemşericilik rol oynayacak, milletvekillerinin şahsi tavır ve davranışları etkili olacak. Geçmişte gösterdikleri performans, iş yapıcılıkları öne çıkacak.

Yukarıda anlattığımım sebeplerden dolayı milletvekili adayları belirlenirken halktaki tabanları dikkate alınmalıdır. Tanınmayan, bilinmeyen, bürokratlık yapmış ancak halk ile teması olmayan vekil adayları üzerinde biraz düşünülmelidir. Vekil adaylığında kariyerden ve kartvizitten ziyade halkın sorunlarını bilmek daha önemlidir.

Milletvekillerinin görevlerini bir kez daha hatırlayalım: 1- Mahallindeki, seçim çevresindeki sorunları parlamentoya taşımak ve bu sorunları orada dile getirmek. O konuda kanun gerekiyorsa hazırlayıp kanun teklifi sunmak. 2- Hükumetten, iktidardan gelen kanun taleplerine cevap vermek, hükumetin bütçe gibi ihtiyaçlarını karşılamak. 3- Hükumeti, bakanları denetlemek, halk ile icra arasında köprü olmak. 4- Seçim bölgesini sık sık ziyaret edip gönül almak, sorun dinlemek, bürokratların, yerel idarecilerin yanlışlarını hükumete bildirmek, meclis soruşturmaları açmak, bakanlara yazılı sorular yöneltmek.

Evet, yeni sistemde milletvekilleri prestij ve yetki kaybetmiş değiller, aksine iş bulmaktan, iş takip etmekten kısmen kurtulup yasama ve denetim faaliyetlerine yoğunlaşacaklar, kıymetleri artacak. O yüzden milletvekilli aday adaylığına bu dönem daha çok başvuru olmuştur.

Benim burada dikkat çekmek istediğim konu; milletvekili adayları liderlerin mitinglerine bel bağlamasınlar, bizzat halkın içinde olsunlar. Dernekleri, sivil toplum örgütlerini ziyaret etsinler. Yolda, sokakta gördüklerinin elini sıksınlar. İyi Partililerin daha hızlı başladıklarını görüyorum, bugünden düğünlerde, cenazelerde, camilerde görünüyorlar. Diğer adaylar da bir an önce belirlenip yollara çıkmalıdırlar. Şurada bir ay gibi bir zaman kaldı. Bu güne kadar AK Parti adayları Sayın Erdoğan'a sığındılar, onun rüzgarıyla oy aldılar. Bugünden sonra bileklerinin hakkıyla milletvekili olacaklar. Duyurulur.


Yazarın Diğer Yazıları