Meyveli Ağaç Taşlanır

"2002'de terör bitme noktasına gelmişti, ne oldu da yine terör azdı, azdırıldı?” diyenler var içimizde. "Şehit cenazeleri gelmiyordu, pkk ülke dışına çıkarılmıştı” diye hep söylerler. Çözüm sürecinden dolayı teröre cesaret geldi diyenler var.

"Meyveli ağaç taşlanır, ileride gidenin ayağına basarlar, önünü keserler” diye sözlerimiz var. Evet, o günlerde dış ve iç borç altında, yüksek faizin ve yüksek enflasyonun atında eziliyorduk, İMF'ye muhtaçtık, büyük iddialarımız yoktu. NATO'nun izinden çıkamıyorduk, ABD'ye hayır diyemiyorduk, tanklarımızın tamir ve bakımını İsrail'e yaptırıyorduk. NATO'nun verdiği silahlardan başka askerimizin elinde silah yoktu. Uslu çocuktuk, laikten öte laikçiydik, doğuya arkamızı dönmüş , yüzümüzü hep batıya çevirmiştik. Batıdan gelen tavsiyeleri emir telakki ediyorduk, başımızın üstüne diyorduk. Dolayısıyla dış güçler, emperyalistler, bu ülkede gözü olanlar bu ülkeyi kendine ram etmek isteyenler zil takıp oynuyordu, korkuları yoktu, terörü kullanmadan da bize baş eğdirebiliyorlardı. Dolayısıyla bir müddet terörü askıya aldılar, PKK'yı bir süreliğine geri çektiler. Karşılığında da "Katil Öcalan'ı asmama” sözünü aldılar.

Bugün ne oldu; bir zaman hasta adam dedikleri o mecalsiz, iddiasız adam tekrar ayağa kalktı, ABD'ye meydan okumaya başladı, Irak'ı işgal edecek ABD'ye kendi topraklarından yol vermedi, "Dünya 5'ten büyük”, AB'ye "minnetim yok”, İsrail'e "one minute” dedi. Silahını kendi yapmaya kalktı, üstelik dünyanın en büyük hava limanını yaptı. Enerji koridoru olmak için iki kıta arsına boru hatları döşedi, Avrupa'nın ihtiyacı olan doğalgazın vanasını eline almaya başladı, İpek Yolu” projesine start verdi. Hasılı "Osmanlı geri geliyor” korkusu verdi dünyaya. Bu gücün önü kesilmeliydi, gerekirse dövülmeliydi, kırk yıldır bugünler için beslenen FETÖ örgütüne darbe yaptırılmalıydı, o da başaramazsa PKK terörü tekrar hortlatılmalıydı, beslenmeliydi, teröristlerin eline en modern silahlar verilmeliydi. Devleşen adamın tekrar başı ağrıtılmalıydı. Ayağına ağırlıklar takılmalı, engeller konulmalı, hızlı koşması önlenmeliydi.

Anla artık arkadaş, terör boşuna azmadı, azdırılmadı! ABD boşuna DEAŞ'ı kurmadı, PYD-YPG terör örgütlerini sahaya salmadı! ABD, boşuna PYD-YPG ile güneyimizi çevirme, uydu-partner bir Kürt devleti kurma politikasına yönelmedi!

3.Hava limanını yapmaktan vazgeçsek, enerji projelerini kaldırsak, İMF'yi çağırsak, İpek Yolunu bıraksak, Çin'den Avrupa'ya uzanacak demir yolu hattını yapmasak, 2023 ve 2071 hedeflerini boş versek, ilk on ekonomi arasına girmeyi düşünmesek, AB'nin kapısında beklemeye devam etsek, Ortadoğu'ya, İslam dünyasına sırtımızı dönsek, İsrail'e terörist-katil devlet demesek, bak terör nasıl bıçak gibi keser. Başımızdan Sayın Erdoğan gitse, iddialarımızdan vazgeçsek, milli gelirimiz tekrar üç bin dolara düşse, ihracatımız yirmi -otuz milyar dolarlarda kalsa, pazar ülke olmaya devam etsek, büyük sanayi hamlelerimiz olmasa, tarım ülkesi olmaya, onlardan silah ve makine almaya devam etsek, silah yapan bir ülke konumuna gelmesek, bak o zaman ABD ve AB bizi nasıl sever(!)

AB ve ABD bizi severse kendimizden şüphelenmemiz gerekir. Onlar bizi boşuna sevmez. Eski dosttan düşman olmadığı gibi eski düşmandan da dost olmaz. Allah'ın izniyle azan, azdırılan ve üstümüze salınan terör çetelerini bitirmeye kararlıyız. Eskiden dağların başına boşa attığımız bombalar bugün hedefi on ikiden vuruyor, teröristleri inlerinde imha ediyoruz.

Korkunun ecele faydası yok. Bugüne kadar izlediğimiz korkak, ürkek, pısırık politikalardan vazgeçtik. Atak, cesur, dosta güven düşmana korku veren politikalara yöneldik. Rabim yar ve yardımcımız olsun.


Yazarın Diğer Yazıları