İman Kuvveti Huzura Vesiledir

İman Allah ( c.c) varlığına ve birliğine kalben inanmak tasdik etmekle birlikte İmanın altı şartına da inanmaktır. Peygamber Efendimizin Rabbimiz tarafından getirdiği emir ve yasakların hepsine inanmak ve inandığını dil ile de söylemek olarak da tanımlanabilir.İmanın esasları Amentü Duasında bildirilmiştir.

Dinimizce iman Peygamberimiz Muhammed Mustafa( s.a.v)Efendimizin Peygamber olarak bildirdiği her şeyi sorgulamadan tasdik etmek ve inanmaktır. Allah( c.c. ) Onlar gabya [ Görmedikleri halde Resulümün bildirdiği her şeye ] iman ederler buyuruyor(BAKARA 3)Peygamber Efendimiz imanla ilgili ayetleri şöyle izah ediyor.(İman Allah a meleklere ,kitaplara ,peygamberlere ,ahret gününe [yani kıyamete ,Cennete ,Cehenneme ,hesaba ,mizana] Kadere,hayrın ve şerrin Allah tan olduğuna ,ölüme öldükten sonra dirilmeye inanmaktır.Allah tan başka ilah olmadığına ve benim Onun kulu ve Resulü olduğuma şehâdet etmektir)buyurmuşlardır (Buhari ,Müslim ,Nesai)

İman etmek ,inanmak demektir diye açıklamaları dile getirdik .Peki inanmak nedir.İnanmak ;görmüş gibi kabul etmek ,tasdik etmek ,beğenmek demektir.Bir insanın Müslüman olabilmesi için iman sahibi olması ,yani dinimizin emir ve yasaklarına inanması şarttır.Yalnız inanmak kafi değildir.bu emirleri beğenmesi, sevmesi ve yerine getirmesi de şarttır.Bunun için okumaya öğrenmeye çalışılmalıdır Dinimiz eğitim ve ilme çok önem vermiştir.Bilmeliyiz ki üzerimize düşen görevleri, tam yapıp Rabbimizin rızasını kazanıp iyi bir kul olmayı başaralım.İmanın alametleri şu şekilde ifade edilebilir.Dinimiz iyiliği emreden kötülükten alıkoyan çok güzel kuralları olan bir dindir.Şefkat ve hoşgörü ise temel alınan hasletlerdendir.Şefkat ve insanlara yardımcı olmaya hayatını adayan alimler evliyalar buna en güzel örneklerdir.Bu mübarek zatların çoğu kendi rahatlarını ihtişamlı hayatları bırakıp insanların faydasına ömürlerini harcamışlardır.Çünkü o zatların kalp gözleri açık iman seviyeleri bizim gibi kullara nispeten daha fazladır.İmanın kuvvetli olmasının alameti bir kişi daha kurtulsun diye uğraşmaktır.Hz. Ebu Bekir Sıddık Müslüman olunca ‘'Ya Resulallah alt arkadaşım daha var onları da getireyim'' dedi.Eğer uğraşmıyorsak bizim ,imanımızda noksanlıklar oluşmasına kapı açılabilir.Başkalarını da düşünmeli bildiklerimizi gücümüz yettiğince anlatmalı öğretmeliyiz.Kendimiz de imanımıza zarar verecek şeylerden uzak durmalıyız.Unutulmamalıdır ki zarardan kaçınmak fayda vermek kadar önemlidir.

İmanın kazandırdığı güzellikler saymakla tükenmez.İyi bir kul ve insan olmamıza vesiledir.Güzel insanlar güzel toplumları oluşturacağından saygılı,ahlaki yapısı düzgün vatanına milletine faydalı merhametli şefkat sahibi insanlar olarak yaşama fırsatını yakalamış olacağız .Hem bu yönden huzuru elde edeceğiz hem de imanın kazandırdığı tevekkülle telaşlardan hüzünlerden kaygılardan kurtulmuş olacağız .Çünkü hayır ve şerrin Rabbimizin katından geldiğini bileceğiz.Kaderimiz de takdir edilenleri seçimlerimiz doğrultusunda yaşayacağız .işte bu nokta da imanımız bizi doğru yollara sevk edecek ve Rabbimizin rızasına uygun kul olacağız .Onun merhameti ne kadar çoktur bilebilir miyiz ?Alemlere sığmayacak derecededir bizim idrakimizin almayacağı ölçüdedir.O zaman Rabbimiz bizi seviyorsa sıkıntılardan dertlerden kurtaracak bunu da biliriz .Bizi koruyacak himaye edecektir .Bu noktada imanın huzurunu keşfetmiş oluruz .Allah (c.c)vekilimiz ve kefilimizdir.Bu mutluluk ve sevinç kaynağı lütuflarla dolu bir hayat yaşamak tüm Müslüman kardeşlerimize ve bize de nasip olsun inşallah.


Yazarın Diğer Yazıları