Değirmenin Suyu

1970'li yıllarda başlayan siyaset  hareketleri baş döndürücü bir değişim ve hızla devam ediyor. O yıllarda tv. Konya'da hizmet vermiyor, radyoda haftada bir gün cuma sabahı 10 dakika kadar kuran okunur, onu da belirlenmiş  yerler okutulur, biz bundan büyük mutluluk duyardık.
  1974  yıllarında Ecevit ve  Erbakan'ın koalisyon kurmasından sonra  imam hatiplilerin üniversitelere girişi biraz daha kolaylaşınca, buna teknolojik yeniliklerde eklenerek hürriyet  ve ifade özgürlüklerinde bir hayli iyileşmeler gerçekleşti. O yıllarda temel stratejimiz dağa  taşa  hak yol İslam yazacağız, faize hayır,anayasa kuran,sömürü düzenine hayır, IMF'ye hayır gibi sloganlardı.
 80 ihtilali, derken 2 yıl gibi demokrasi kesintisi, ardından anayasa dayatması, vesayet  sistemi hepsinin de hedefinde Müslümanlar hep parya muamelesi gördü öz yurdunda. Özal'ın 83'de seçim kazanması ile kontrollü de olsa  Müslümanlar biraz nefes aldı bazıları bir takım zenginlikler kazandı. Lakin bu  bazılarının keyfini kaçırıyordu. ve 93  yılı nisan ayında Demirel'in 6 ay önceden bildiği  Özal'ın ölümü kesinleşiyor. Bunun üzerine parlamentoda çoğunluğa bulunduran Demirel  hemen köşke postu serdi. Ve ülkenin üzerine kara bulutların gezme dönemi başladı ve Erbakan'ın seçim kazanmasından sonra başladılar plan ve entrikalar çevirmeye. Nihayet meşhur 28 Şubat la seçilmiş hükümetin elinden 40 kadar milletvekili  transfer edilerek  Erbakan hükümeti al aşağı edildi ve muhteşem soygun başladı.
 Önce Mesut Yılmaz’la başlayan peşkeşler daha sonra Ecevit ile devam eden soygun ve vurgunlar TC tarihinde görülmemiş boyutlara ulaştı,haber erken ulaşanlar, ve faiz lobisi bir gecede servetlerini 2 ye katladılar, ve büyük bir yıkım  cumhuriyet döneminin en büyük çöküntüsü yaşandı. Yüzde 13 gibi bir daralmayla büyük bir fakirleşme yaşadık ve halk bunların cezasını 2002 kasımında verdi  ve AK Parti'yi iktidara getirdi yıllık 3000 dolarlık  gayri safi milli hasıladan bugün için 11 000 dolarlık bir gayri safi hasılaya ulaştık ülkemiz baştan başa yenileniyor, yollarımız kaymak gibi, yüz yıllık projeler bir bir bitirilip hizmete sokuluyor, daha dün Haliç'e temiz deniz suyu projesi tamamlandı ve hizmete sokuldu, KOP su tutumuna başladı, Konya hızlı tren hizmete girdi, gelecek yıl Üsküdar - Sarayburnu deniz altı  demiryolu  bağlantısı inşallah hizmete girer tüm bunlar ülkemiz için takdire şayan çalışma ve sonuçlardır tebrik ediyoruz ve takdir ediyoruz
  Bununla birlikte Merkez Bankamızda 100 milyar dolar gibi bir de paramız oldu, eskiden kapısında el pençe beklediğimiz IMF'ye borcumuz bitmek üzere hatta isterseniz 5000 milyar dolar IMF'nin kasasına  borç verebiliriz diyoruz faizine diyoruz. Dolayısı ile 2012 de icra üye direktörlüğünde 2014’de direktörlüğe geçeceğimiz söyleniyor.  Faizcilere faiz vermek  ülkemiz adına gururlandırsa da bu güne kadar hep şikayetçi olduğumuz emperyalizmin sömürü değirmenine su taşıyıvermemiz bizi vicdanen çok üzüyor. Sayın başbakanımız bir söz vermiştir sözünde duracaktır lakin başka bir formül üzerinde  ifasında yarar  olacağını tahmin ediyorum. Bunların hepsi birer imtihan olduğu kanaatindeyim.