KONYA’M (İslâm Medeniyetinde)

Konya aynı zamanda Türklerin de uygarlık merkezidir. Ancak Çin'den Orta Asya'ya, Moğollardan Tatarlara kadar çeşitli hanedanların ırk ilişkileri o kadar karışıktır ki Türk kimliğinin dilsel ve sosyal aidiyetlerine dair o kadar kesinlikle konuşmamız mümkün değildir.

İstanbul'da Peygamber Efendimizin ev sahibi ve arkadaşı Sultan Ayub'un türbesi bulunmaktadır. Ancak Konya'nın üstadı Mevlânâ daha büyük bir etki oluşturmaktadır. Rûmî, kentin yaşayan ruhudur ve şiiri, orada sema eden dervişler vasıtasıyla hâlâ yankılanmaktadır. 80'den fazla ana dile tercüme edilen Mesnevi, müslüman halkın kalplerini ve zihinlerini şekillendirmede önemli bir role sahiptir.

Bugün, Konya'nın barış ve hoşgörü mesajı, her zamankinden daha da önemlidir. Bu şehrin öneminden bahsetmek, Medine'nin önemini göz ardı etmek anlamına katiyen gelmemektedir. Medine, asıl modeldir. Kahire ve Bağdat, Şam ve İstanbul, Delhi ve Kurtuba Medine'nin çeşitli uygarlık tonlarıydı; zamanın farklı zorluklarına müdahalelerdi. Bugün, sıkıntılı bir süreçten geçmekteyiz. Mezhep çatışmaları, her tarafı saran savaş, yıkımlarla boğulmuş durumu nasıl düzelteceğimiz konusunda tamamen şaşırmış durumdayız.

Halilullah Halili Şiirlerinde Konya Teması

Yrd. Doç. Dr. Nasseruddin MAZHARİ / Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi, Karaman, Türkiye

Afganistan'da Belh şehri nasıl biliniyor ve seviliyorsa Konya şehri de öyledir. Bu iki kardeş şehrin ismi tarih boyunca Mevlânâ ile birbirine bağlanmıştır. Nasıl ki Türkiye ve dünyada Konya deyince akla ilk gelen isim Mevlânâ ise Afganistan'da da Belh deyince akla ilk gelen isim Mevlânâ olacaktır.

Afganistan'ın son dönem en meşhur şairlerinden olan Halilullah Halili'nin Konya ziyareti sırasında Mevlânâ'nın türbesinin başında kaleme aldığı meşhur şiirinde Konya şehrinin manevi atmosferini harikulade bir şekilde tasvir etmektedir. Hatta adı geçen şairin oğlu Mesud Halili bir dönem Türkiye'de Afganistan büyükelçiliğini yapmış ve Râhi Neyitan (Kamışlık Yolu) adı altında bir derginin de açılmasına vesile olmuştur.

Biz bu tebliğimizde Halilullah Halili'nin Konya şehri hakkında kaleme aldığı beyitlerin aslıyla birlikte Türkçe tercümesi ve tahlilini yapmaya çalışacağız.

Lala Mustafa Paşa'nın Ilgın'da İnşa Ettirdiği Külliyedeki Kütüphanede Çıkan İki Kur'an-ı Kerim

Bekir ŞAHİN / Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi Müdürü, Konya, Türkiye

Lala Mustafa Paşa'nın Ilgın'da inşa ettirdiği külliyedeki kütüphanede çıkan iki Kur'an-ı Kerim'in kitap sanatları açısından değerlendirilmesidir.

Lala Mustafa Paşa Külliyesi, 1576-1584 yılları arasında yapılan, Mimar Sinan'ın, Osmanlı külliyeleri içinde önemli yer tutan yapılar topluluğudur. Lala Mustafa Paşa Külliyesi'nin çarşı ve kervansarayı ağırlık noktasını teşkil etmektedir.

Lala Mustafa Paşa vakfiyesinde pek çok müştemilattan bahsedilirken kütüphanenin adı geçmemektedir. Tarihî kayıtlardan kütüphanenin bu vakfiyeden sonra tesis edilmiş olduğu anlaşılmaktadır.

Bugüne kadar yalnızca varlığı bilinen Lala Mustafa Paşa Camii Kütüphanesinin kitaplarının nerede olduğuna dair bilgiye ulaşılamamıştır. Ancak uzun yıllar kime ait olduğu bilinmeden Ilgın Müftülüğünde korunduğu yeni tespit edilmiştir.

En son Ilgın Müftülüğü tarafından Lala Mustafa Paşa Külliyesinde yer alan sübyan mektebine zoi4 yılı başlarında taşınmış ve burada korunmaya alınmıştır.

Burada bulunan 13 adet Kur'an-ı Kerim, 23/12/2014 tarihinde Konya Vakıflar Bölge Müdürlüğüne, oradan da 29/09/2015 tarihinde Konya Yazma Eserler Bölge Müdürlüğüne devredilmiştir. Bu Kur'an-ı Kerimler arasında Lala Mustafa Paşa'nın önce Suriye'nin kuzeyinde bulunan Kuneytra Camii'ne, sonra, bu camiye başka bir mushaf vererek bu mushafı Ilgın Lala Mustafa Camii'ne vakfetmiş olduğu Kur'an'da yer alan vakfiyeden anlaşılmaktadır.


Yazarın Diğer Yazıları