Ankara'ya özgü bir tür olan Ankara keçisi, Ankara'nın tüm ilçelerinde yetiştiriliyor. Yününden sütüne kadar vatandaşlara gelir kaynağı olan keçi, tüyünün tiftik olmasından dolayı, tekstilde oldukça fazla kullanılıyor.
Orta Asya'dan Ankara'ya geldi
Tiftik keçisi olarak bilinen Ankara keçisi, daha çok Ankara'da bulunduğu için Ankara keçisi olarak adlandırılıyor. 13'üncü yüzyılda Orta Asya'dan Anadolu'ya göçen Türkler tarafından, Hazar Denizi'nin doğusundan getirilen Ankara keçisi, İç Anadolu'nun iklim özelliklerine adapte olmuş ve zamanla Ankara'ya özgü bir hayvan oldu.
Ankara keçisinin yapısı ve özellikleri
Vücut örtüsü, gümüş renginde, ince, uzun, parlak tiftikli yapıya sahip olan Ankara keçisi, büyük boynuzları ince ve kısa kuyruğa sahip. Tiftik, gümüş beyazı rengi, parlaklığı, uzunluğu, elastik olması, nem çekmesi, ısıya dayanıklılığı, iyi boya alması nedeniyle çok aranan bir tür olan Ankara keçisinin boyu en yüksek 80 santimetreye kadar uzuyor.
Sayısı günümüzde azaldı
Ankara'nın bütün ilçelerinde yetiştirilen Ankara keçisinden en çok ürün alan ilçeler ise Ayaş, Beypazarı, Güdül ve Nallıhan ilçeleri oluyor. Ankara'da 1970'lerdeki sayılarının onda birinin altına düşen keçiler ve günümüzde koruma amaçlı olarak yetiştiricilerine teşvik veriliyor.
Yününün kilosu 210 TL
Ankara keçisiyle ismini duyuran Güdül ilçesi, tiftik keçiciliğini yaygınlaştırma çalışmaları sürdürüyor. Eti, sütü, yünü ve derisi bile para eden Ankara keçisinin yünü bu yıl Güdül ilçesinde kilogramı 200 liradan, oğlak yünü de kilogramı 210 liradan alıcısını buldu. (Mustafa İlker Şen)