Yaklaşık 3 yıldır baktıkları köpeği evden çıkaran Ramazanoğlu, bir süre ailesi ve köpeğiyle araba ve çadırda kaldıktan sonra Karaçay Konteyner Kenti'ne yerleşti. Burada "Rodi"yi bir an olsun yanından ayırmayan Ramazanoğlu, can dostu ve ailesiyle depremin izlerini silmeye çalışıyor.
"Ailemizden biri gibi yanımızda oturur, yatar"
Kemal Ramazanoğlu, deprem esnasında büyük korku yaşadıklarını anlattı. Sarsıntıdan sonra aşağı indiklerini aktaran Ramazanoğlu, "Dışarı çıktığımızda kızım 'Rodi' diye bağırdı. O sıra fark edemedim. Köpeğim zaten balkonda inliyordu, titriyordu. Biz onu anlıyoruz o sıra, 'Beni unuttunuz, beni alın' diyordu. Bizden daha kötü korktu. O an ben de dayanamadım. Zaten evladımdan farkı yok. Onu öyle görünce yukarı çıktım. Hızlı bir şekilde aldım, aşağı indim. İndikten sonra ikinci deprem oldu. Allah yüzümüze baktı. Çok şükür 'Rodi'yi kurtardık." diye konuştu.
Ramazanoğlu, süreç içerisinde hem ailesinin hem de can dostu Rodi'nin deprem psikolojisinden uzaklaştığını belirtti. Rodi'yi iki aylıkken bakmaya başladıklarını ve çocukları gibi sevdiğini anlatan Ramazanoğlu, şunları kaydetti: "Ailemden farkı yok. İki çocuğum var, Rodi 3'üncü çocuğum gibi. Bazı insanlara tuhaf geliyor ama sonuçta canlı. Ayrım yapmıyoruz. 3 yıldır evin içerisinde yaşıyor. Hiç yanımızdan ayırmadık. Rodi için apartmana da çıkmıyoruz. Hayatımızı Rodi'ye göre yönlendiriyoruz. Apartmanda oturamayız, şikayet gelir. Şu an konteyner kentteyiz ve onunla yürüyüşe çıkıyoruz. Kızım, oğlum ve eşim onunla oyunlar oynar. Ailemizden biri gibi yanımızda oturur, yatar. Rodi olmazsa kötü oluruz, hepimizin ayrı bir bağı var."
