Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Genel Sekreteri Büyükelçi Kubanıçbek Ömüraliyev, 7 Ekim'de Azerbaycan'ın Gebele şehrinde "Bölgesel Barış ve Güvenlik” temasıyla gerçekleştirilen Türk Devletleri Teşkilatı'nın (TDT) 12. Zirvesi'ni değerlendirdi.
Zirve'nin Türk Dünyası'nın ortak yürüyüşünde tarihi bir sayfa açtığının altını çizen Ömüraliyev'e göre zirve ile birlikte Türk Dünyası'nın en güçlü dayanağının birlik, karşılıklı güven ve ortak vizyondan doğduğu teyit edildi.
Ömüraliyev, "Gebele, TDT'nin bölgesel güvenlik, diyalog ve istişare bakımından giderek daha etkin bir platform haline geldiğini bir kez daha ortaya koydu." dedi.
"Türk Devletlerinin Stratejik Ortaklık, Ebedi Dostluk ve Kardeşlik Anlaşması"
TDT Genel Sekreteri Büyükelçi Kubanıçbek Ömüraliyev'in değerlendirmeleri şu şekilde:
Zirvede kabul edilen Gebele Bildirisi, içişlerine saygılı, egemenlik ve toprak bütünlüğü ilkelerine sarsılmaz bağlılığımızı teyit ederek, küresel belirsizliklerin arttığı bir dönemde Türk Dünyası'nın kararlılığını dünyaya ilan etti.
Liderler, "Türk Devletlerinin Stratejik Ortaklık, Ebedi Dostluk ve Kardeşlik Anlaşması” üzerindeki çalışmaları hızlandırma kararı alarak siyasi işbirliğini daha güçlü bir kurumsal zemine oturtmayı, barış ve güvenlik alanlarında ortak sorumluluk anlayışını pekiştirmeyi hedefledi.
Zirvede ayrıca, dış ortaklarla etkileşimi derinleştirmeyi amaçlayan "TDT+ Formatı” tesis edilmiştir. Bu yeni çerçeve, Türk Dünyası'nın Birleşmiş Milletler ve İslam İşbirliği Teşkilatı nezdinde gözlemci statüsü elde etme yönündeki ortak vizyonunu destekliyor, Türk devletlerinin uluslararası görünürlüğünü artıran yeni bir dönemin kapılarını aralıyor.
Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in 2026 yılında ortak askeri tatbikatlar düzenlenmesi yönündeki önerisi ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ortak bir savunma mimarisi oluşturulması çağrısı, güvenlik alanında artan eşgüdümün somut göstergeleri oldu. Aynı zamanda, Macaristan Başbakanı Viktor Orbán'ın "Başkaları savaş konuşurken, biz (TDT) diyalog ve kalıcı barış için bir aradayız” sözleri, zirvenin ruhuna damgasını vuran bir anlayışı ifade etti.
Ekonomik iş birliğinde yeni bir aşama
Gebele Zirvesi, ekonomik iş birliğinde de yeni bir aşamanın başlangıcını müjdeliyor.
Üye Devletler, Sürdürülebilir Kalkınma için Hizmetler ve Yatırım Kolaylaştırma Anlaşması müzakerelerine resmen başlamış; Kazakistan, Özbekistan ve diğer ülkeler ise Ekonomik İşbirliği Konseyi, Siber Güvenlik Konseyi ve Dijital Yenilikler Merkezi gibi yeni yapılar önererek ekonomik etkileşimi genişletme iradesini ortaya koydu.
Bu adımlar, Türk coğrafyasını ticaret, yenilikçilik ve girişimcilik bakımından bütünleşmiş ve dinamik bir ekonomik alan haline getirme hedefinin bir parçası.
Bu bağlamda, Teşkilatın ilk ortak finansal kurumu olan Türk Yatırım Fonu (TYF) bir kez daha ekonomik entegrasyonun temel taşı olarak öne çıktı.
Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev'in de belirttiği gibi, Fonun tam anlamıyla faaliyete geçmesi; KOBİ'lerin desteklenmesi, yeşil dönüşümün hızlanması ve sanayi iş birliğinin güçlenmesi bakımından büyük ivme kazandıracak.
Dijitalleşme ve teknoloji öne çıktı
Ulaştırma ve bağlantısallık, ortak refahımızın omurgası olmaya devam etmektedir. Türk Devletleri, tüm zorluklara rağmen Zengezur Koridoru, Hazar Geçişli Orta Koridor ve Çin–Kırgızistan–Özbekistan Demiryolu projelerini ilerletme kararlılıklarını teyit etmiştir. Bu stratejik hatlar, coğrafyamızı Asya ile Avrupa arasında enerji, ticaret ve kültür köprüsüne dönüştürecek.
Dijitalleşme ve teknoloji de Zirvenin öne çıkan temalarından biri oldu. Üye Devletler, Dijital Türk Dünyası Konsepti'ne ve 2026 yılında fırlatılması planlanan 12U TDT-SAT Küp Uydusu projesine desteklerini yinelemiş, Türk Dünyası'nın ortak teknolojik kabiliyetinin ve vizyoner potansiyelinin altını çizdi.
Dünya Kentsel Forumu Türk Dünyası'nda ilk kez gerçekleştirilecek
Gebele Bildirisi, iklim dayanıklılığı ve yeşil finansı da stratejik öncelikler arasına taşıdı.
Liderler, İklim, Yenilik, Yeşil Ekonomi ve Ticaret konulu Bakü Bakanlar Bildirisini onaylayarak, Orta Asya–Azerbaycan Yeşil Enerji Koridoru ve Türk Yeşil Finans Konseyi gibi girişimlere desteklerini beyan etti.
Türk Yeşil Vizyonu doğrultusunda, Teşkilat yenilenebilir enerji, dijital çevre teknolojileri ve sürdürülebilir şehirleşme alanlarındaki iş birliğini güçlendirmeye devam ediyor.
2026 yılı Mayıs ayında Bakü'de düzenlenecek olan 13. Dünya Kentsel Forumu (WUF13), Türk Dünyası'nda ilk kez gerçekleştirilecek olup, TDT Sürdürülebilir Şehirler Forumunun da lansmanına ev sahipliği yapacak. Bu forum, çevre bilincini kalkınmanın merkezine yerleştirerek, Türk Dünyası'nın şehirlerini yeşil dönüşümün öncüleri haline getirmeyi amaçlıyor.
Eğitimde iş birliği artıyor: Eğitim Girişimleri Sekretaryası kurulacak
Liderler, Eğitim Girişimleri Sekretaryası kurulması, Orhun Sürecinin yeniden yapılandırılması ve Türk Dünyası Yükseköğretim Alanı vizyonunun hayata geçirilmesi yönünde kararlar aldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Ortak Türk Alfabesine yönelik önerisi, kültürel bütünlüğümüzün simgesi olarak güçlü yankı buldu.
Ayrıca, 2027 yılında Üçüncü Türk Dünyası Kültür Forumu'nun düzenlenmesi, Kaşgarlı Mahmud'un doğumunun 950. yıldönümünün kutlanması, Kırgızistan'ın 6. Dünya Göçebe Oyunları'na ev sahipliği yapması ve Türkmenistan'ın Aşkabat'taki kültürel yıldönümü etkinliğine ev sahipliği daveti, ortak mirasımıza duyulan derin saygının ifadesi oldu.
Birleşik Kayak Kartı, Ortak Müze Bileti ve Turk ID gibi projeler, vatandaşların Türk Dünyası içinde daha kolay hareket etmesini sağlayarak çalışmalarımızı günlük yaşama taşımakta; kültürel bütünleşmeyi somut ve hissedilebilir hale getiriyor.
İnsani boyutta ise, Türk Kızılay Ağı ve Gençlik ve Spor Gönüllüleri Platformları aracılığıyla toplumsal dayanışmanın güçlenmesi için çalışmalar yürütülüyor.
Ömüraliyev, zirvenin kalıcı mesajının, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım-Cömert Tokayev'in Azerbaycanlı şair Bahtiyar Vahabzade'den aktardığı sözün olduğunu ifade etti:
Ömüraliyev, "Bir Türk'ün başka bir Türk'e düşman olmaya hakkı yoktur." cümlesinin, TDT'nin ruhunu en sade haliyle anlattığını belirtti.
"Bugün TDT, artık göz ardı edilemeyecek bir aktör haline gelmiştir." diyen Ömüraliyev, "Teşkilatın girişimleri küresel ölçekte tartışılmakta, incelenmekte ve yakından takip edilmektedir. Bu durum, Türk Devletlerinin Avrasya'nın jeopolitik, ekonomik ve kültürel dengelerinin şekillenmesinde üstlendiği giderek artan rolün açık göstergesidir" değerlendirmeini yaptı.
TDT'nin bir sonraki Zirvesi 2026 yılında Türkiye'de
Gebele Zirvesi'nin, Türk Devletleri Teşkilatı'nın kapsayıcı, vizyoner ve dayanışmacı bir uluslar topluluğu haline geldiğini kanıtladığını vurgulayan Ömüraliyev, şu ifadeleri kullandı:
Barış, bağlantısallık, savunma, yenilikçilik ve kültürü kucaklayan gündemi; daha güçlü, müreffeh ve kendi potansiyeline güvenen bir Türk Dünyası'nın habercisidir.
Bişkek'ten Gebele'ya uzanan bu kutlu yolculuk, ortak değerler, vizyon ve kader bilincinin yeni bir ifadesidir. Cumhurbaşkanı Tokayev'in de belirttiği üzere, "Türk Dünyası 2040 Vizyonu'nun tam olarak hayata geçirilmesi” hepimizin ortak hedefidir.
TDT, bu hedefe diyalog, stratejik öngörü ve ortak amaç birliğiyle ulaşmaya kararlıdır. Artan bölünmelerle sarsılan dünyada, Türk Devletleri; iş birliği, saygı ve dayanışmanın, barışın en sağlam temelleri olduğunu bir kez daha göstermektedir.
Türk Devletleri Teşkilatı'nın bir sonraki Olağan Zirvesi 2026 yılında Türkiye'de, Gayriresmî Zirvesi ise Türk Dünyasının manevi başkenti Türkistan'da (Kazakistan) düzenlenecektir. Bu buluşmalar, Gebele ruhunu geleceğe taşıyarak, ortak taahhütlerimizi somut başarılara dönüştürecektir.
Kaynak: AA