Kapu Camii tarihçe
Konya Kapu Cami, 17. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu döneminde yapılmış tarihi bir camidir. 1658 yılında Mevlevi Dergâhı postnişinlerinden Pir Hüseyin Çelebi tarafından yaptırılmıştır. Konya'nın merkezinde Tevfikiye Caddesi üzerindedir. Asıl adı İhyaiyye olup eski Konya Kalesinin kapılarından birini çevresinde yer aldığında Kapu Camii adıyla anılır.
Caminin mimari tarzı Selçuklu ve Osmanlı etkilerini taşımaktadır. Yüksek kubbesi, zarif minaresi ve süslü iç mekanıyla dikkat çeken Kapu Cami, ziyaretçilerine hem estetik bir deneyim sunmakta hem de tarihi ve kültürel değerlerini aktarmaktadır.
Osmanlı döneminin en büyük camisi
Kapı Cami Konya'da yer alan Osmanlı Dönemine ait camilerinin en büyüğüdür. Kuzeyinde 10 mermer sütuna istinat eden yüksek bir son cemaat mahalli ve basık kemerli bir cümle kapısı vardır. Ayrıca doğu ve batı yönlerinde de birer kapısı bulunmaktadır. Kesme taşlardan inşa edilen camiin üzeri dıştan çatı, içten büyüklü küçüklü sekiz kubbe ile örtülüdür.
Cami mimarisi
İbadet mekânının üzeri içten sekiz kubbe, dıştan da çatı ile örtülüdür. Taş mihrap ve ahşap minberi oldukça sadedir. Yanındaki minarenin şerefeye kadar olan bölümü taştan, üzeri de tuğladandır. Şerefe ile külah arasında da çini kuşaklara yer verilmiştir.
Caminin adının "kapu" kelimesinin anlamı ise "kapı" demektir. Bu isim, caminin yakınında bulunan eski şehir kapısına atfen verilmiştir. Kapu Cami'nin içinde yer alan güzel mihrap ve minber gibi detaylar da ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir.
Turistik açıdan popüler
Bugün hala aktif olarak ibadetlere ev sahipliği yapan Kapu Cami, aynı zamanda turistler için de popüler bir durak haline gelmiştir. Ziyaretçiler, caminin tarihi atmosferini deneyimleyebilir ve Konya'nın dini ve kültürel mirasına tanıklık edebilirler.