İÇİMİZDEKİ ZEHİRLİ MANTARLAR
TERÖRSÜZ TÜRKİYE
TEADDÜD-İ ZEVCÂT, POLİGAMİ, ÇOK EŞLİLİK
Milletle ters düşenler
DOLARLARIN HESABINI NASIL VERECEKSİNİZ?
Birikimlerimizi uyanıkların sofrasına katık etmeyelim!
ANAHTAR BİLGİ
Türkiye Aile Vakfı-TAV (Acil)
İki Başkent, Tek Yürek Konya’dan İstanbul’a Bir Yol Hikayesi - Ecdadın İzinde
TÜNELDE TERÖRSÜZ TÜRKİYENİN IŞIĞI GÖRÜNDÜ
Nisan Ayı Satış Rakamları Açıklandı!
Türk ile Kürt bir olursa...
Oyun Kaliteli Galibiyet Güzel
REZİLLİK DİZ BOYU
Ramazan’da Sağlıklı Beslenme Önerileri
Düzenli fiziksel aktivitenin ideal vücut ağırlığının korunması, dayanıklılık, güç ve esnekliğin artmasındaki rolünün yanı sıra kronik hastalıklara yakalanma riskini de azalttığı bilinmektedir. Fiziksel aktivitenin yararları gün geçtikçe artan sağlık maliyetleri açısından da tasarruf sağlar. Ancak hastalık riskinin azaltılabilmesi ve sağlığın korunabilmesi adına günümüzde gerek yetişkinlerin gerekse çocukların yeteri kadar fiziksel aktivite yapmadıkları kronik hastalıklara yakalanma sıklığının artması ile açıkça ortaya konmuştur. Bilinmelidir ki; fiziksel aktivitenin yaşam boyu sürdürülmesi her zaman, her yerde ve herkese gerek fiziksel gerek zihinsel olarak artı sağlar.
Kilo kontrolü: Obezite günümüzün en önemli sağlık problemlerinden biri olup, büyük ölçüde alınan ve harcanan enerji arasındaki dengesizlikten kaynaklanmaktadır. Obezite; kalp-damar hastalıkları, diyabet, inme gibi birçok hastalığa kapı açar. Günlük 2-5 km yürüyüş enerji dengesinin sağlanmasına ve şişmanlığı önlemeye yardımcı olur.
Kan basıncının kontrolü: Yüksek kan basıncı kalp krizi ve böbrek rahatsızlıklarına yakalanma riskini önemli oranda artırmaktadır. Kimi zaman tek başına yeterli olmasa da orta şiddette düzenli fiziksel aktivite ilerleyen yaşlarda karşımıza çıkan hipertansiyon problemine karşı koruyucudur.
Kan lipitlerinin kontrolü: Düzenli fiziksel aktivite HDL (iyi kolesterol) düzeyini artırırken, total LDL (kötü kolesterol) düzeyini düşürerek koroner kalp hastalıkları riskini azaltmakta, bunun yanında plazma trigliserit düzeyini de düşürmektedir.
Diyabet ve kan şekeri kontrolü: Yürüyüş ve düşük şiddetli uzun süreli egzersiz programları insülin aktivitesinin kontrolüne ve kan şekerinin düzenlenmesine yardımcı olur. Düzenli egzersiz yapan diyabetik bireylerde hareketsiz yaşam sürenlere oranla damar komplikasyonları görülme sıklığı daha düşüktür. İlerleyen yaşa bağlı olarak şeker hastalığına yakalanma riski fiziksel olarak aktif bireylerde %20 oranında daha düşük bulunmuştur.
Kas-iskelet sistemi hastalıklarını önleme: Kas ve kemik kuvveti, denge, koordinasyon ve hareketlilik açısından önemlidir. Yaşa bağlı olarak azalan bu özellikler fiziksel aktivite düzeyinin azalması ile de yakından ilişkilidir. Çocukluk ve ergenlik döneminde yapılan egzersizler kemik yoğunluğunda artış sağlamakta, yetişkinlikte yapılan egzersizler ise yaşa bağlı kayıpları önlemektedir.
Özetle; fiziksel aktivite kronik hastalık risklerini azaltmanın yanında kaygı, stres, depresyonun azaltılması ve psikolojik zindeliğin sağlanması açısından olumlu etkiler yaratmaktadır. Yaşamın her döneminde düzenli fiziksel aktivitenin hayat boyu sürdürülmesi önemlidir. Her yetişkinin günlük 30 dakika veya daha fazla sürede orta düzey aktiviteyi haftanın her günü yapması önerilir.
Ramazan’da Nasıl Beslenelim?
Kalsiyum ve Obezite
Tiroid Hastalıklarında Beslenme
Kansere Karşı Koruyucu Beslenme Önerileri
Magnezyumun Sağlık Üzerine Etkileri
Gebelik Döneminde Beslenme
Ergenlikte Ağırlık Kontrolü
D Vitamininin Obeziteyle İlişkisi
Obezite Tedavisinde Yardımcı Olarak Kullanılan Ürünler
Sağlıklı Pişirme Yöntemleri