Arap Baharı ve Adil Düzen

Erdoğan, BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşma ile bir kez daha ümmetin sesi oldu. Dünya'da adil olmayan bu düzenden, Afrika'da ki açlığa, Suriye meselesinden, Filistin sorununa kadar her konuda konuştu. ABD'nin yüzsüzlüğüne, Batı'nın ikiyüzlülüğe, İsrail'in şımarıklığına karşı yine dik durmaya, Hakk'ı haykırmaya devam etti. Arap ülkelerinin gözü sadece para ve makamları gördüğü için, Müslüman ülkelerde açlık mı varmış, savaş mı varmış onlar için bir önemi yok. Dünya ekonomik sistemi tamamen bir sömürü sistemi üzerine kurulu. Bu sistemde siz ne kadar çalışırsanız çalışın sistemi elinde tutanların cebini doldurmadan ve onlara hizmet etmeden başarılı olamazsınız. Bu düzende ne Afrika'da açlık biter, ne Ortadoğu'da savaş biter. Aslına bakarsanız hiç bir devlet şuan ki ekonomik düzenden memnun değil ancak sistemi kurup yönetenlere karşı kimse sesini çıkaramıyor. Çıkaranlar da bir şekilde iktidardan gidiyor. Erdoğan'ın özellikle uluslararası platformlarda sürekli bu meselelerden bahsetmesi elbette birilerini rahatsız ediyor. Karşılığında parayla, darbeyle, yaptırımla tehdit ediliyoruz.Rahmetli Erbakan hocanın sürekli dilinden düşürmediği "Adil Düzen” e ne kadar da muhtaç bir dünyadayız. Adalet ve eşitlik naralarını atan bizdeki kaymak tabakanın, dünyadaki adaletsizliğe karşı sesini gür çıkaran Erdoğan'ı alkışlamasını beklemiyoruz. Bir taraftan sömürü sisteminden besleneceksin, diğer taraftan "Adalet” diyeceksin! Kıymetli dostlar böyle bir sistem içerisinde faizsiz bir düzeni hayal ediyorum. Çalışmanın, üretmenin temel olduğu, herkesin hakkına razı olduğu bir dünya daha adil olmaz mı? Çalıştığımızı faize veriyoruz. Hem ferdi olarak, hem ülke olarak. Faizle hayat bulanların kurduğu bu sisteme karşı yeni bir modeli geliştirmemiz gerek. Buna sadece bizim değil dünyanın da ihtiyacı var. Onun için Erdoğan'ın sömürü düzenine karşı haykırışı önemli. İslam Birliği sağlanabilse bu sistemi hayata geçirmek zor değil ancak bu sistemin oyuncağı olmuş zengin Arap ülke liderlerinin bu sistemden hayat bulduğunu düşündüğünüzde bu biraz zor gibi. Evet bir Arap baharı  bekliyorum. Sisteme karşı dik duracak, aslına dönecek ve yeniden diriliş muştusunu yakacak bir ümmet bilinci oluşmasını umuyorum. Eyvallah...