Çocuklar Evde Ne Yapacağız?

Yaz tatiliyle birlikte öğretmenler ve öğrenciler uzun bir tatil sürecine girdi. Biz veliler sanırım biraz düşünceliyiz. Öyle ya sonuçta çocukların bağrışlarından, yaramazlıklarından, koşuşturmalarından az da olsa yükü öğretmenlerimize atıyorduk. Okula giden çocukların eğitimden ziyade biraz kafayı dinleme yönüyle baktığımız için şimdi düşünüyoruz ne yapacağız? Kuran Kursuna mı versek? Spora mı yazdırsak? Geçtiğimiz Cuma akşamı Prof. Dr. Mustafa Yavuz hocamı konuk almıştım. Eğitimi konuştuk ve kimin ne yapmasına dair önemli bilgiler verdi. "Eğitim sadece öğretmenin yada bakanlığın üstüne bırakılamaz. Başarı isteniyorsa topyekûn bir duruş olması gerek.” Yani biz veliler taşın altına elimizi koymalıyız. Mustafa Hocam bir örnek verdi. İlkokul mezunu bir anne, her gün çocuğundan okulda öğrendiklerini kendisine anlatmasını hatta öğretmesini ister. Çocuk anlatacak ve öğretecek olmanın aşkıyla dersleri pür dikkat dinleyerek en küçük ayrıntıyı bile kaçırmaz. Çünkü okul çıkışı öğrendiklerini annesine anlatacaktır. İşte başarı budur. Sosyolog, psikolog, çocuk gelişimi gibi işlere takılmadan bir öğrenme modelini koymuş bu anne. Bu bile çocuğumuzun başarı grafiğini yükseltecektir. Her başarısızlığı öğretmenlere yıkan biz veliler öğrenme ve eğitim süreçlerine ne kadar katkı sağlıyoruz acaba? Bunu bir kenara koyalım şimdi. Yaz dönemi nasıl bir süreç olacak. İçinde eğlence olan, eğitim olan, çocuklarında bu anlamda hevesle içinde olacakları bir süreç olmalı. Biz veliler bu sürecin mutlaka içinde olmalıyız. Şehri gezdirmek, birlikte kitap okumak, kültürel etkinliklere gitmek, evde aile içinde yarışmalar yapmak bunlardan bazıları olabilir. İçinde kendimizin olmadığı bir eğitim den başarı beklemek te abes olur. Bu yaz güzel geçsin her anlamıyla. Bu vesileyle tüm öğretmen ve öğrencilerimizin tatillerini kutluyorum.

Yaş 40. Olgunluk yaşı derler hep bu yaş için. Çünkü bu yaşta peygamberlik gelmiş efendimize. Kimine göre artık geri sayım başladı, kimine göre başarının en iyi şekilde yaşanacağı yaştır 40. Bir çocuk için çok uzun, bir dedeye göre dünkü çocuktur bu yaşın anlamı. Ömrümüz nerde biter bilmem ama 40 sayısıyla tanıştım hamdolsun. Hâlbuki okulu yeni bitirdim, yeni evlendim, mesleğe yeni atıldım ve hayatı yeni yeni tanımaya başlamıştım. En azından böyle geliyor bana. Bu yaşın en büyük avantajı şu. Yaş hesabını yapmak kolay oluyor. Sadece 40 (Kırk). Ömür sayfasındaki yapraklarımız tek tek dökülürken aslında sayıların da bir anlamı kalmıyor. Bir ömür geçiyor sadece ve biz tek tek sayıyoruz. Allah'a şükrediyorum bana kazandırdığı her şey için. Ailem, dostlarım, sevdiklerim için. Ve yine şükrediyorum olgunluk çağıma ulaşırken verdiği her zorlu imtihan için. Bana ulaşıp güzel dileklerini ileten gazete okurlarımıza, Televizyon izleyicilerimize ve kıymetli dostlarıma sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Eyvallah…


Yazarın Diğer Yazıları