Her Şey Güzel Olacak!
İslam Dünyası'nın hatta insanlık tarihinin en önemli ülkesidir Mısır. Osmanlı ile istikrarı sağlanan ancak Osmanlı sonrası istila ve sömürgeye uğramış sonrasında hiçbir zaman istikrara kavuşamamış bir ülke. Batı'nın Dünya'da uyguladığı sistemin örneklerini burada çok net görüyoruz. Özgürlüğün olmadığı, sürekli darbelere maruz kalan, önemli kaynaklara sahip olmasına rağmen sürekli ekonomik sıkıntılar çeken Mısır'da, İsrail'e karşı olan hiçbir lider iktidara gelemezdi. Çünkü İsrail'in güvenliği her şeyden önemliydi! Arap Baharı ile Mısır'da yanan özgürlük meşalesi, Tahrir Meydanı'nı dolduran yüz binlerce Mısırlının barışçıl gösterileriyle nihayet sonunda ilk defa demokratik bir seçimin önü açtı. Muhammed Mursi'nin iktidara gelmesiyle Mısır İslam Dünya'nın yeniden parlayan yıldızı olmaya başlamıştı. Batıya boyun eğmeyen, Filistinlilere nefes olan, İsrail karşıtı bir duruş sergileyen, İslam çatısı altında birleşmeyi sergileyen Mısır'da oyun yine sahneye konuldu. Ekonomik yaptırımlar, algı operasyonları ve maşa olarak kullanılan maalesef Arap ülkelerinden bazılarının eliyle Mursi güçsüzleştiriliyor, muhalifler harekete geçiriliyordu. Mısır'ın siyasi hayatında gelenek hale gelen ve darbeci zihniyetin beklediği zaman gelmiş ve yine Mısırlıların özgürlüğü elinden alınmıştı. Amerika ve İsrail yanlısı askerlerin onlarca Mısırlıyı şehit etmesi, İslam Dünyası için çok önemli olan İhvan Hareketinin mensuplarının hapse atılması ve akabinde terörist olarak ilan etmesi elbette ki Amerika başta olmak üzere onun uşakları tarafından da ayakta alkışlandı. Sonrasında yardımlar yağdı tabi. Muhammed Mursi 6 yıl boyunca tek kişilik bir hücrede ve hiçbir sağlık hizmeti almadan, sağlıklı beslenmeden, yakınlarıyla görüştürülmeden Hak'kı savunurken Hakk'a yürüdü. Mısır'da yaşanan tüm bu süreç bizlere bir kez daha İslam Dünyası'nın içinde bulunduğu durumu gösterdi. Önce ekonomik yaptırımlar, darbenin zemin hazırlığı için medyada algı operasyonları, sözde din alimlerinin fetva yarışına girmeleri, özgürlük, barış, demokrasi, hukuk gibi kavramların kullanılması ve sonuç. Müslüman görünümlü ama ruhunu Amerika'ya satmışlar varken, menfaati dininin, vatanının önüne geçmişler varken, iktidarı uğruna her şeyini satacak liderler varken İslam Dünyası nasıl ayağa kalkar bilemiyorum. Ülkemizde bile ekonomik daralmayı bahane edip direnme, mücadele etme, ayağa kalkma gayreti yerine oturduğu yerde elindeki telefonla bu ülkenin ayağa kalkması için ömrünü adamış lidere, Türkiye'nin her yerinde hizmetlerine şahit olduğumuz, çok önemli görevlerde bulunmuş ve görevinin hakkını vermiş Binali Yıldırım'a sosyal medyadan saydırabiliyor. Her şey Güzel olacak! Mısır'da da her şey güzel olacaktı! Irak'ta da, Libya'da da. "Her şey güzel olacak” derken sakın bu Amerika, İsrail ve Batı için söylenmiş bir söz olmasın! Eyvallah…
Yazarın Diğer Yazıları
