GİTSENİZ DE KALSANIZ DA KOCAMAN HAYALLER ZEDELENDİ

Sezonun en kötü futbolunu oynayan takımı olan Konyaspor, sezonun etkili performanslarından birini sergileyen Alanyaspor'a karşı mücadele edecekti.

Dokuz maçtır kazanamayan Konyaspor'a karşı oynanmayan her maç öncesi yeni umutlar yüklüyorduk. Konyaspor'un önceki sezonlarda Alanya'da yapılan maçlarda rakibinden istediği sonuçları alması umutlanmak için elinizde kalan tek nedendi.

Maçın başlarında Konyaspor'un öne geçmesi Konyasporlular için güçlü bir umut oluşturmuştu. Bu her ne şartta olursa olsun takımına güven duyma duygusallığının düşüncelerimize getirdiği bir dayatmanın getirisiydi bir yerde.

Sahada skor olarak üstün oynayan Konyaspor olsa da oyunda maç boyunca oyun üstünlüğünü elinde bulunduran taraf Alanyaspor oldu. Oyun üstünlüğüne rağmen net pozisyonlar üretemeyen Alanyaspor vardı.

Atak yönünü sık sık kendi sağ tarafı olarak belirleyen Alanyaspor'a karşı topu sıklıkla kornere atarak savunma çözümü üretiliyordu.

Yine sağ kanat atağında atılan uzun top korner ile sonuçlanırken hakemler ofsaytı görmezden geldi. Kullanılan kornerde ofsaytan atılan gol VAR tesciliyle gole dönüşürken VAR itimatları iyice zedeleyici bir karara sebep oldu.

Alanyaspor kalesine azdan az gelebilen bir Konyaspor vardı. Golün dışında Amir'in şutu kalecide kalırken, etkili atakta Alper'in ortası kornerle kesildi. Bir diğerinde ise ceza sahasına topla giren Erdon'u kaleci karşıladı. Bu pozisyonda Erdon'un denge ayağı konumundaki sağ ayağına kaleci tarafından atılan tekme ve penaltı hem hakem tarafından hem VAR tarafından görmezden gelindi.

Maç içindeki hareketleri ve verdiği kararları ile Alanyaspor'u hoşnut etmeye gelmiş hakem yönetimi vardı sahada. Alanyaspr oyunda çok üstündü bu ayrı mesele fakat hakemlerin işi üstün oynayanı belirlemek değil adaleti tesis etmek olmalı. Konyaspor çok kötü oynadığı maçtan galip ayrılabilecekken hakemler eliyle son dakikada yediği gol ile mağlup ayrıldı.

Konyaspor rakip kaleye gitmekte zorlanıyor, driplingle rakip kaleye gidebilen futbolcu yok. Hava toplarında başarı yok. Duran toplarda gol yok, etkili kullanma becerisi de yok. Bu maçta golü kanattan gelen pasla bulsa da, cılız tehlikeleri kanattan getirdiği toplarla yapsa da etkili kanat atak ve ortalarından bahsedemeyiz. Pas düzenlerimiz yok ve bunun nedeni hareketsiz topu ayağa beklemek. Bütün bu sorunlar artık her maç gördüğümüz yerleşik sorunlar… Bunların üzerine bu maçta eklenen fiziksel olarak rakibine bariz ezilen, rakibin sahanın her yerinde fiziksel üstünlüğünü açık ara hissettirdiği güçsüzlük maçın şeklini belirleyen ana etken oldu.

Rakip Alanyasporlu futbolcuların sahanın her yerinde top ayağında olan futbolcunun yanında çoğalarak pas alternatifi ve pas düzeni oluşturarak oyuna hükmettiklerini görürken, top ayağında olan Konyasporlu futbolcular genellikle rakiple tek başına mücadele ederken, pas atacak arkadaşını ararken ve akabinde topu rakibe teslim ederken gördük. Oysa dripling becerisi olmayan takımın bunun üstesinden gelebilmesi için daha çok pas oyununu oynamaya ihtiyacı vardır.

Aykut Kocaman'ın takımı denince ilk başta akla rakibine karşı oluşturduğu fiziksel güç gelir. Gördük ki takımın gücü yok. Nedeni ne olabilir? İlk akla takımın iyi antre edilmediği ya da yanlış antre edildiği gelir.

Duran toplardan kazanılan tek gol yok ve duran toptaki savunma hataları ile sık gol yeniyor. Nedeni ne olabilir? İlk akla gelen antremanda duran top çalışmasının yapılmadığı, yeterince duran top çalışması yapılmadığı veya yanlış duran top çalışması yapıldığı olur.

Çıkan sonuç şu ki takım planlaması çok kötü. Dripling yapacak oyuncu yok, hava topu alacak oyuncu yok, duran topu etkili kullanacak oyuncu yok, rakip ceza sahasına orta yapacak oyuncu yok ve rakip forvetler karşısında etkisiz iri cüsseli, etiketi stoper olan Aniçiç var. Haydi takım planlaması yanlış yapıldı ortaya çıkan sonuç şu ki takım iyi de çalışmamış. İyi çalışmanızı engelleyen ne ki Aykut Hocam?

Aniçiç hangi özellikleri ile stoper olarak alındı, kim alınmasına karar verdi bilmiyorum ama takımın en kötülerinden biri. Bu durumda olunmasında Bajiç'ten sonra en çok sebep olan bir futbolcu. Hava toplarına çıkma ve rakibe hava toplarında karşı koyma yok. Rakip çıkıp vuruyor o seyrediyor. Topa çıkıyor vuramıyor. Rakibi rahatsız edemiyor. Uzun top atma yok. Bire birlerde rahat geçiliyor. Aldığı topu sol beke veya diğer stopere atmaktan başka bir de iri cüssesinden başka bir şeyi yok. Yenilen en az dört golde Aniçiç'in hatası var. Hatasına rağmen atılamayanlar da cabası… Merak ediyorum hala oynayacak mı? Merak ediyorum Uğur'u bunun için mi gönderdik.

Erdon oldukça iyi niyetli mücadele etti, didindi. Ama fiziksel olarak rakiplerinin çok gerisinde kaldı. Güçlenen Erdon çok iyi forvet olacağını gösterdi.

Ve bu ligde Aykut Kocaman'a verilen krediyi hiçbir takım hiçbir hocaya vermemiştir. Örnek olsun diye söylüyorum aynı şartlardaki Fatih Terim'i Galatasaray çoktan göndermişti. On maçtır alınamayan galibiyete karşı istemeyen bir kesimin oluşması fazlasıyla normal… (Olmaması gariplik olurdu.) Buna karşılık sürekli destek vermiş ve hala devam eden büyük bir kesim var. Tutarsızlıklar içinde kaldığınız bir sezonu yaşıyoruz. Sekiz haftadan sonra takım çıkışa geçecek demenize rağmen takımın maç kazanamaması gibi…

Mutsuzluklar içinde biten bir ilk yarı… Umutlar bağlanan transferler ve ikinci yarı var. Hata şansı yok ve pek çok Konyasporlu gerçek Aykut Kocaman'ı ve Konyaspor'u bekliyor. Başaracağınıza inancınız varsa Konyaspor taraftarını mutlu etme mecburiyetiniz var. Gereğini zamanında yapın. İnancınız kalmadıysa gereğini yapmakta çok geç kaldınız. Bundan sonra Konyaspor ‘un yaşayacağı tüm olumsuzlukların en büyük sorumlusu Aykut Kocaman olacaktır. Gitseniz de kalsanız da…

Yarım kalan hayallerle gönderdiğimiz Aykut Kocaman'ın yarım kalan hayallerin tamamlanması için dönüşü ile başlayan KOCAMAN HAYALLER zedelendi. Bu zedelenmedeki en büyük sorumluluk sizdeydi.

Selam ve dua ile…


Yazarın Diğer Yazıları