TERÖRSÜZ TÜRKİYE
TEADDÜD-İ ZEVCÂT, POLİGAMİ, ÇOK EŞLİLİK
Milletle ters düşenler
DOLARLARIN HESABINI NASIL VERECEKSİNİZ?
Birikimlerimizi uyanıkların sofrasına katık etmeyelim!
ANAHTAR BİLGİ
Türkiye Aile Vakfı-TAV (Acil)
İki Başkent, Tek Yürek Konya’dan İstanbul’a Bir Yol Hikayesi - Ecdadın İzinde
TÜNELDE TERÖRSÜZ TÜRKİYENİN IŞIĞI GÖRÜNDÜ
Nisan Ayı Satış Rakamları Açıklandı!
PKK NEDEN SİLAH BIRAKTI?
Türk ile Kürt bir olursa...
Oyun Kaliteli Galibiyet Güzel
REZİLLİK DİZ BOYU
Ramazan’da Sağlıklı Beslenme Önerileri
İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın Konya'da gerçekleştirilen Şeb-i Arus törenlerine katılacağını öğrenmem gerçekten beni çok sevindirmişti. Bu ziyaret sadece Türkiye İran yakınlaşması ve Ahmedinecat'ın Mevlana sevgisi ile sınırlı kalmayacağını düşünüyordum, daha da ötesi artık siyonist güdümlü ABD'nin bu coğrafyada atını rahat oynatanayacağının başlangıcı olarak algılamak istemiştim. Türkiye'nin Sultan Abdülhamid taktiği ile düşmanımın düşmanı dostumdur düsturu gereği Rusya, Çin ve İran yakınlaşmasının ABD ve İsrail'e gerçek tokat olacağını düşünmüştüm halada bu düşüncemi devam ettirmek istiyorum ama başka bahara kaldığını da itiraf etmek zorundayım.
Kimbilir ne pazarlıklar geçti ama İran'ın birgün önce patriot füzelerinin yerleşmesini şiddetle protesto etmesi arkasından kabul edilmiş Türkiye ziyaretini iptal etmesi tabiri caizse bizi tam şoka soktu.
CHP'nin Malatya'daki radar ve patriot meselesini iç politika malzemesi yaptığını biliyoruz ama İran'ın aynı şeyleri söylemesi ve Türkiye'yi İsrail'in güvenliği için kullanılmakla itham etmesini ne ile izah edebiliriz?
Ne yaparsak yapalım, NATO bahanesi altında bizim ABD odaklı iç ve dış politikadan kurtulmamız ve İran ve Çin bloğunu yaklaşmamız zor görünüyor ve yaklaşmanın faturasını da iyi hesap etmemiz lazım, Uludere ve aldığımız beş yüz seksen milyar dolar borcu unutmamamız gerekiyor.
Anadolu Çınarı
Seçim ve Sonrası
Üç Yıl Önceden Bugüne Bakış
İnsanoğlu
Irkçılık ve İslamiyet
Barzani Kimdir?
29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun
Tebrikler Türkiye
Tam Gün ve Dershaneler
Aklı Selim ve Emparyal Güç