BOZUK PARA GİBİ HARCARLAR

Zaman algılar devri. Seçmenin hür iradesine bırakılmayan sandık algılarla yönetilmeye çalışılıyor. Teröristi sevimli, hırsızı komik, arsızı çapkın gösterebilen bu algılar öyle boyutlara geldi ki kendi ülkesini bile düşman gösterebiliyor. Sosyal medyada organize bir şekilde devam eden bu algı çalışmaları başarıya ulaştığını net görebiliyoruz. 18 yaşında ve hayatında yokluğu görmemiş, enflasyon hakkında bilgi sahibi olmayan, dışarda itibarı yerlerde sürüklenen bir ülkede yaşamamış, her şeyiyle bağımlı ülkenin genci olmamış, cebinde ki parada bolca sıfır olduğu günleri görmemiş, hastanede rehin kalmamış, kitapçılarda 2. El ders kitapları aramamış, Harç parası derdi olmamış bir gencin kendi ülkesinin Cumhurbaşkanına bu kadar öfke duymasının başka anlamı olamaz. Sosyal medyada cebindeki telefonun miktarıyla kıyaslama yapanlara karşı başlatılan algı çalışmalarının CHP Gençlik Kolları'nın ürünü ortaya çıktı. Cevabı önceden hazırlanmış sorulara karşı nasılda özgüvenli cevaplar veren gençliğin aslında bir kurgu olduğunu gördük. Muhalefet sürekli gençlere yönelik algı çalışmaları yürütürken AK Parti gençliği ne yapıyor merak ediyorum. Halbuki yapılanları anlatmakla bitirilemez icraatlar varken muhalefetin söylemlerine savunma yapmak nedir? Hazır metinlerden oluşan çalışmalar değil, sahada hazırlanan projeler gerek. Sürekli amcaları teyzeleri verip "eskiden” diye başlayan cümleleri gençler görmek istemiyor. 90'ların Türkiye'sini hepimiz yaşadık gördük. Ancak yeni seçmen kitlesi o günleri görmedi. Görünmeyen, yaşanmayan hiç birey hissedilemez. Hatta ters algı dediğimiz "AK Partili görünüp saçma sapan paylaşım yapmak” bu bile yeni seçmen kitlesinin algılarıyla oynuyor. Biz amanlar "müftü karısıyım” diyenler gibi. Çamur at izi kalsın anlayışı yerleşiyor hafızalara. Çamur sürekli atılıyor ve izi de kalmaya başladı bile. Tayyip Erdoğan'dan nefretle bahseden genç bir arkadaşa "Neden bu kadar tepkilisin?” diye sordum. "Abi bizim geleceğimizi çalıyorlar. Suriyeliler çalışıyor ve biz işsiz kalacağız” dedi. "Ne olmak istiyorsun?” dedim. "Polislik sınavına gireceğim” deyince bende şaşırdım. "İyi de Suriyeli bir tane polis yok” dedim. "Evet bugün yok ama yarın alacaklarmış, hatta öncelik onlara verilecekmiş. Suriye'nin sınırlarında ki illerde ağırlıklı onlar görev yapacakmış” dedi. İşte anlatma istediğim buydu. Uzun zamandır muhalefetin uğraş verdiği algı gençlerde tutmaya başlamış. AK Parti ilk yıllarında gündemi belirler ve muhalefet onun üzerine günlerce konuşurdu. Şimdilerde daha çok muhalefet belirliyor ve İktidar bunlara cevap verme yarışına giriyor. Onlarca yapılan hizmetin algılarla görmezden gelinmesine gönül razı olunur mu? Onun için Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "ilk günkü aşkla” sloganı havada kalmadan tüm kadrolarıyla sıkı bir çalışmaya girmesi gerek. Sosyal medyadan çarşı pazara her alanda "Yeniden Bismillah” diyebilmeli. Küstürülen, görmezden gelinen, yüzüne bakılmayan, derdi dinlemeyen eski kadroların gönlü alınıp yeniden harekete geçirilmeli. AK Parti bu anlamda daha avantajlı. Somut yapılanlar var söylemler değil. Muhalefetin sadece algılarına karşı kafanızı nereye çevirseniz yapılanları AK Parti'nin icraatlarını görürsünüz - gösterirsiniz. Eksikleri, yanlışları da anlatın. Nedenlerini, sonuçlarını anlatın. Şayet "Erdoğan'ın alternatifi yok” gibi söylem yanlışına girerseniz bu millet inat eder, İstanbul ve Ankara gibi Türkiye'yi ehil olmayana teslim eder. Türkiye'nin kaybedecek yılları yok artık. Şimdi gurur yapacak, küsecek, tavır yapacak zaman değil. Eskisi yenisi değil. Bu davaya gönül vermiş herkesin yeniden kendine gelip ayağa kalması gerek. Yoksa yılların birikimi rahmetli Özal'ın deyimiyle memleket bozuk para gibi harcanacak. Eyvallah…


Yazarın Diğer Yazıları