ÇOK ŞEY KAYBEDECEĞİZ

Cumhurbaşkanı Erdoğan geçtiğimiz günlerde gençlerle sohbet etti. Gençlerden biri "ben her sabah uyanınca ilk olarak sosyal medyama bakıyorum. Kim beğenmiş, kim takip etmiş onlara bakıyorum. Siz de uyanınca bakıyor musunuz? " sorusunu yöneltti. Erdoğan'da cevap olarak sosyal medyadan uzak olduğunu ve sabah ilk iş günün programına bakmak ve buna göre dersine çalışmak olduğunu söyledi. Sosyal medya mecrasının tehlikesine de dikkat çekti. Evet sosyal medyayı kullandıkları için hiç bir gencimiz suçlanamaz yada yadırganamaz. Günümüzün gerçeği bu. Sadece gençler değil zamana ayak uyduran Fatma teyze de, Ahmet amca da bu platformlarda artık. Belki defalarca yazdık ama tekrar tekrar bunu dile getirmekte fayda var. Gözümüzün önünde bir yangın var ve biz hiç bir şey yapamıyoruz. Yalan, iftira, dolandırıcılık, taciz, terör propagandası ve dahası. Sosyalleşmekten ziyade a sosyal bir tablo çıkaran, toplumun sinir uçlarıyla oynanıp ayağa kaldıran, özellikle yurt dışı hesaplarla her türlü terör propagandası yapılan bu mecraların sahipleri üye sayılarının düşmemesi için hiç bir adım atmıyor. Milyonlarca sahte hesap cirit atıyor sayfalarda. Hükümetler "özgürlüğün kısıtlanması” gibi bir algının oluşmasından endişe duyuyor ve bir adım atmaya cesaret edemiyorlar. Sadece terör sayfalarının kapatılmasına ilişkin taleplerini iletiyorlar. Çalınan özel hesaplar, adınıza açılmış sahte hesaplar bu mecraların ne denli güvensiz olduğunun kanıtı. Bir kaç gün önce eski Konya milletvekilimizin biri mesaj attı. Adının sonuna harf eklenerek ve fotoğrafı kullanarak bir hesap açıldığını, sayfasında bulunan kişilere uygunsuz ve dolandırma amacıyla mesajlar attığını ve itibar edilmemesi gerektiğini yazmış. Bu kadar kolay hesap açılabiliyor ve halen bu yolla dolandırıyorlar. Bu sayfaların sahiplerinde bir etik anlayış, güvenlik, terörizme, tacize, iftira ve yalana karşı bir hassasiyet yok. Onlar için yıllık ne kadar büyüme gerçekleşti onun derdindeler. Dünya bir kaç şirketin oyuncağı haline geldi. Diğer taraftan düşünün devlet başkanlarının bile mesajlarını beğenmedikleri zaman engel koyabiliyorlar. Bu iş gerçekten çığrından çıkıyor. Dünyada iklimle, çocukla, kadınla, terörizmle mücadelede ile ilgili bir çok konferans ve işbirliği yapılırken tüm insanlığı felakete sürükleyen bu mecralara karşı en küçük bir işbirliği yapılmıyor. Özgürlüğe müdahale adı altında karşı çıkanlar, yarınlarımızın nasıl yok olduğunu görmüyorlar mı? Aile bağları zayıflıyor, akrabalık bağları kopuyor, yüzyüze ilişkiler yok oluyor. Çocuklarımız yakın zamanda yüzlerimize bakmayacak. Dolandırılanların, taciz edilenlerin, tehdit edilenlerin, özel hayatları deşifre edilenlerin haklarını koruma zamanı gelmedi mi? Dünya neyi bekliyor? Birileri sahte bir hesap açarak Fotoğrafınızın altına "bu kişi bir kız çocuğunu taciz ederken yakalandı” yazınızı yazıp servis etse ne yapacaksınız? Emin olun bişey yapamıyorsunuz. O sayfayı kapattırmak bazen günler, bazen haftalar, bazen aylar alabiliyor. Kimin yaptığını bulmak hak getire. Asla sosyal medya sayfaları kapatılsın gibi bir önerim yok. Sahte hesapların önüne geçilmeli. 18 yaş altına sosyal medya sayfası açılmamalı. 10 yaşındaki çocuğun bile sayfası var düşünün artık. Kimlik numaralarına mı verilecek, sayfa açmak İçin nüfustan yetkili imza mı istenecek bilemem. Ayrıca reklam veren firmaların mutlaka gerçek firma olduğunu belirten bir yazı yada oda kaydı istenmeli. Adresi, telefonu gerçek olmak zorunda. Aksi halde biz gençliğimizi, geleceğimizi, paramızı, güvenliğimizi kaybetmeye devam edeceğiz. Eyvallah…


Yazarın Diğer Yazıları