Konya ekonomisi nereye koşuyor?
Müfredat, Rotasyon ve Kalite
YILBAŞI KUTLANABİLİR Mİ?
HESAP ZAMANI
Yüksek faiz maliyetleri ekonomik bir kâbus haline geldi
BU NAMAZLA ALAY EDEN NESİL Mİ, SESSİZ KALAN TOPLUM MU? BU ÜLKEDE BAŞKA DİNLERLE ALAY EDENİ GÖRDÜNÜZ MÜ?
“Canlı Yayında Konuşur Gibi” Konuşabilmek
KÜRESEL GÜÇLERİN ELİNDEKİ SİHİRLİ GÜÇ, BİLİM
Sûfî bir ses işittim uzaklardan…
YARIN ÇOK GEÇ OLABİLİR…
Veeeee nihayet! Güzel futbol güzel sonuç…
SEVDALISIYIZ
Bahanesiz Maçtan Hüsran Çıktı
AHLAK VE VİCDANIN SESİ MISIRLI YAZAR MUSTAFA LUTFİ EL-MENFALUTİ
CUMHURİYET OLMASA BİZ OLMAZ MIYDIK?
EĞİTİMDE BİR MİLAT BAŞLAMALI MI?
SAĞLIK BAKANINA MEKTUP
11. YARGI PAKETİNE LGBT’DE EKLENMELİ
Samsunspor ders verdi, Konyaspor izledi…
Bırakmanın İnceliği
Milletin ekmeği ile oynamayın! Konya’da ekmek neden zamlandı?
Musluktan Akan Yalanlar, Akmayan Sular
Bizi biz yapan, sahip olduğumuz değerler ve maziden aldığımız güç.
Bu değerleri din, örf-adet ve insani duygularla açıklayabiliriz. Bunlar bize doğuştan verildiği gibi sonradan da kazanıyoruz.
Ve tabi bu değerlerin dinamit mesabesinde karşılıkları da var. Fitne, özenti, batınî akımlar bunlardan birkaçı.
Belki önemsiz gibi görünür ama özenti, hem ferdî hem de milletsel manada en yıkıcı unsurlardan biri. Bilime, sanata, keşiflere vb. unsurlara özenti duyarsınız, gıpta edersiniz veya edinirsiniz bu gelişmeler nerede zuhur ediyorsa.
Ama kopyalayamayacağımız onlarca aykırılık da söz konusu. Bunlardan biri de; gün veya hafta kutlamaları. Daha bariz bir örnek verecek olursak; noel yortusu !
Ne dini, ne de milli değerlerimizde yeri olmayan noel yortusunu kutlamak bize nasıl bu kadar hoş geliyor anlam veremiyoruz. Hristiyanlar için kutsal olan bir günü (muharref) biz nasıl oluyor da sahipleniyoruz ?!
Türk-İslam kültüründen zerre etkilenmeyenler, hatta her seferinde haçlı zihniyetlerini ortaya koyanlara olan bu hayranlığımız bizi nereye götürür, kestirmek zor değil.
Müslüman'ın idrak edeceği iki bayram var; Ramazan ve Kurban. Niye ithal bayram edinmeye çalışıyoruz ? Niye kendi değerlerimize sahip çıkmak yerine özenti çukurunda debeleniyoruz ?!
Avrupa diye diye mukaddesatımızı unutacağız bu gidişle.
Ömer BERBER'in 1981'de kaleme aldığı şiir ne güzel anlatıyor durumumuzu.
Ya Rab! Böyle mi olacaktı, benim cennet yurdum? Baktım da etrafıma yalnızım, ağladım durdum.
Bir mânâ veremedim, şu Milâdî yılbaşına! Şaştım da kaldım, Müslümanların vah telaşına!
Çevirdim başımı, nereye ettimse bir nazar. Gördüm ki, Noel için hazır, yer-yer çarşı-pazar.
Haykırmak gelmişti içimden, seslendim millete. Heyhat! Duyuramadım, ne Âhmed'e ne Mehmed'e.
Ey Âlem-i İslâm'ın baş tacı, büyük Türkiye! Mukaddesatı unuttun, Avrupa diye diye!
Yurdumu işgal eylemiş, şu garbın safsatası, Kiminin maymunu var, kiminin "Noel babası!”
Anladım, zaman geçmekte bugün dünden de beter. Kim bilir? Yarın ne hâle düşecek bu şaşkın beşer.
Kulaklar tıkanmış, gözlere çekilmiş perde. Nankör adam, fazilet arıyor geçmiş giderde.
İslâmdır bu vatanın dini, kitabı Kur'an'dır. Müslümanın bayramı, Ramazan ve Kurbandır.
Kalamaz bu böyle Fatihin, Yavuzun diyarı, Noel kutlamada, geçerek hiristiyanları.
Maziyi düşündüm de, hayran oldum istiklâle Ecdadıma söz verdim, varmak için istikbâle,
Çanakkale'de şehidlerim kefensiz yatıyor!.. Sakarya'nın rengi, hâlâ kıpkızıl kan akıyor!..
Şehidlik, gazilik şerefidir Müslümanların. Düşmanlara alkış tutmak, işidir alçakların.
Şu alçakça yaşayanların aklına yanayım. Gel ölüm gel, neredesin? Kanımla yıkanayım!
İstemem bu hayatı, Sultan etseler cihanda. Ölürüm, şerefimle yatarım, toprak altında.
Ya Rab! Hidâyet ver kurtulsun bu millete… İslâm'a gelsin milletim son versin şu zillete. Ömer BERBER Aralık 1981
HUZUR KENDİ İÇİMİZDE
VATAN AŞKI
MİLLETİN KANALI
KUL HAKKI
GÜLÜNCE HAYAT GÜZEL
EMROLUNDUĞUMUZ GİBİ !
Büyük Sermaye
YÂ BASÎR !
BİR NEBZE NASİHAT
KAPILMA DÜNYANIN CAZİBESİNE !