Eski Gonya’dan Bir Gurban Hatırası

"Len Üssüyün nörün nirelerdesin boyunu posunu endamını gösterdiğin yok, aylen göreslettin gendini 3-4 aydır beee.”

"Nörüyüm Aptılla ağa belli değil mi, benimki köyle şeher arasında altı yok babış gibi sürünürüm. Senin tabi köy derdin, ekin derdin yok, dövletten aylık Allah dan sağlık at kıçında sinek yaşar gibi yaşayıp gidiyon Allah sağlığını daim itsin atiye abam da hizmetiği yapıyor hayatından memnonsun deee mi?”

"Nörelim gara Üssüyünüm bu dünyaya bi daha mı gelecez aylen sen de yüzüne dimek gibi olmasın sankı dünyayı höbüleyip yudacan, bu gadar hersli olma garam eyine gelmez valla benden sölemesi soğna dimedi dime!”

"Valla sözlerin bazılarında haklısın Aptılla ağa amma velakin malımız bulunmuş ekip dikmesek olmaz ölü malı gibi boş bırakılmayor işte onca tarla. Bu yıl iramazan yaza geldi, ekin, biçer, harman, motur dirken, bayram geldi o ıccakta bayram mı oldu siyran mı oldu bilemedik. Hani esgilerin didiğiyle alavımızdan pilavımızı görmedik disek yeridir. Ee şimdi de ekim zemanı bıkıvırdım valla dünya işinden oğlanlara didimki, len bu yaşımda her yire ben mi goşacaam yiter gayrı gurban geldi ben gurbanı bari şeherde irahatca geçireyim didim goyuvurdum geldim. Hepsi avrat çocuk sahabı gidiler, nörülerse görsünler dimi yaa ağa...”

"Tabi len çok bile durdun bırak gayri gençler eksin diksin gardaşım gabire gadar mı çalışacaz yahu. Eee neyse görüşmeyeli ağzımız yavıncımış gördünmü beş dakkada nileri gonuşuvurduk baba dostum. Hani diller ya gönül ne gayfe ister ne de gayfehane, gönül ehbap ister gayfe bahane. Valla ırahmatlı atalarımız her sözü yirli yerinde söölellerimiş. Yaz gelince maallede kimse galmayyor garam hepsi köye daşınıvırıyor gonuşacak adam yok valla babam rahmetli dimekce emsal garibi olduk garim.

"Bırakalım şimdi bunn

arı da sen 3-4 aydır köydesin hazar boş durmamış gurbanı da ayarlamışsındır ee?”

"Gaç Aptılla ağa valla onu beceremedim işte. Elinde satılacak gurbanı olan birkaç kişiye şöyle o değilden dakıldım ohooo adamların ağzına gaşşık olmaayor gardaşım adamlar tee arşın arşın yüğseklerden uçuyorlar. Bende kimseye yük sürmedim en iyisi bazara gelsinler tıraşları gözlerinin önüne insin alacam elime pişin parayı vuracam birinin ense köküne şaplağı, üç aşağı beş yukarı alıp gelecem. Her şiy yirinde ağır olur diller ya köyde çok yüğsek fiyat çekiyorlar bu Allahın emri insanlığa faydalı ibadeti ağsatmadan malı incitmeden kimsenin hatrını kırmadan yerine getirmek ilazım değil mi ya?”

"En iyisi öyle gara Üssüyünüm doğru lafa hacı emmin ne disin.

Gurbanı siz böyük baş mı keseceksiniz Üssüyün?”

"Hee böyük baş sığır keseriz Aptılla ağa.” "Gaç kişisiniz, gerçi siz bir gavrımlık varsınız dışarıdan pek adam almazsınız aranıza değil mi?” "Almayız ağa dahası alamayız. Zaten ben varım garıyla iki oğlan. Avratlarıyla bir de anacığım var işte yedi kişi olduk.” "Doğru yiğenim şöyle ben de gafama uygun birini bulabilirsem sığıra ortak giresim var sığır bereketli olur canım.” "Öle öle Aptılla ağa gongşulara duyuralım seni herkes sever sayar aralarına gabul iderler.” "Severler sağ olsunlar gardaşım buluruz uygun birisini bakalım. Heç duydun mu var mı bu sene fiyatları nasıl acep böyük başların?” "Gaç geçen yıldan çok bi farkı yok, mal bol millette maşallah Allah vatanımızın daşına toprağına bereket virsin yitiştiriyorlar vatandaşlar.” "Len Üssüyün!” "Buyur Aptılla ağa.” "Seninle sohbet iderken aklıma baban irahmetli ile yaşadığımız bir anımız gelivirdi bilmem sen hatırlayabilecenmi?” "Nasıl olduydu ağa bir ağnat bakalım belki hatırlarım.” "Olay belki kırk seneye varmıştır. Ali ağamla bir gurban alıp beraber kesmeye garar virdik, bayrama iki gün vardı aynanın oralara gurbanlıklar gelmiş diye duyduk. Sizin yaylıya atı goştuk doğru gurban bazarına. İki anan ile baban iki de biz yingenle dört kişi kesecez aklımız. Baban irahmetli eli açık selek bonkör adamdı valla. Üssüyün ben kendimize göre bir ufak mala yapışırım suratını eğşidir geçer varır en gabadayı

tosuna sahap çıkar irahmetli Ali ağam. Bana didi ki len Aptılla öyle ufak tefek şeylere sarılıp durma gabadayı bir tosun alıp keselim. Hem biz burnumuzu batıra batıra yiyelim hem de fakır fukaraya bol bol dağıtalım temam mı didi. Hiç itiraz itmedim olur ağa didim.

Aldık böyükçe bir tosun baban parasını ödedi, sizin yaylının ardına bağladık tosunu baban arabaya bindi ben de ardından tosunu değneleyerek gediyoruz. Mal guvvetli garam, Aslanlıgışla'nın oralara geldiydik, tosun şöyle bir oynadı yuları da zayıfımış allehem ipi goparttı başladı güneye doğru gaçmaya. Ben goşuyom heyvan gaybolacak deyi Ali ağam bağırdı, len Aptılla gel şu araba ya bin. Ağa tosun gaçacak, gel len nasip değilse gaçar gider gidi ne yapalım nasipse buluruz didi. Ben de yanına bindim gardaşım malın gideceği yeri sanki biliyormuş gibi arabayla ardına düştü. Nereye gadar? O önde biz arkasında taa Garaslan'a vardık. Mal tabi besili olunca yoruldu orda dayın gilin uşakları da çıktılar malı gıvrattık tuttuk onların çardağına bağladık, yaylıya bindik geri geldik eve. Bayram günde hepimiz yaylıya doluştuk gettik dayın gilin orda kestik geldik. Bu olay heç aklımdan çıkmaz o gün bugündür her gurban bayramında mutlaka aklıma gelir. Sen ufağıdın amma hatırladın mı bilmem.”

"Babam eyi getmiş tosunun ardından Aptılla ağa.” "Ne gettiğini soran canım benim israrımla takip itti sığırı. Arada sırada bana bakıp şöyle diyordu irahmetli ‘Yahu Aptılla goyver getsin mübarek heyvan belki de bize kurban olarak nasip değildir bazardan bi daha alırız onu keseriz olur biter deyip onu gaçışını heç gaileye almıyordu. Valla Üssün ehli keyf adamdı baban irahmetli vesselam. Gabiri cennet olsun hey gidi günner heyyy geçmiş zeman olur ki hayali cihan değer deyi buna diller herhal. Hadi cümleten bayramınız mübarek ossun. Allah bu aylara bu günnere sağlıkla tekrar iriştirsin cümleyi inşallah.