Haramlardan İçki Ve Kumar

Toplumlardaki sosyal huzursuzluğun ana sebeplerinden bazıları,Allah (c.c.)’ın yasakladığı içki ve kumardır.İnsanı yaratılış gayesinden uzak tutan İçki, Kumar, Zina v.b.  haramlar, insan hayatını sıkıntıya sokan, aile ve toplumda huzursuzluk çıkarılmasına vesile olan pisliklerdir. Bu ve benzeri haramların tamamı İlâhi dinlerin her birinde de haram kılınmıştır. İslâm’dan önce Araplarda çok yaygın bir şarap,içki içme alışkanlığı bulunduğu için, Allah Teâlâ; içkiyi  yavaş yavaş tedirici olarak  yasaklamıştır.

Âyet-i Kerimelerde:“Hurma ve üzüm gibi meyvelerden hem içki hem de güzel gıdalar edinirsiniz. İşte bunlarda da aklını kullanan kimseler için büyük bir ibret vardır”.(Nahl Sûresi âyet:67) 

  Âyette geçen «seker» kelimesi, sarhoşluk veren şey, yani içki demektir. Bu âyet Mekke’de inmiştir ki, henüz o zaman içki haram kılınmış değildi. Bununla beraber burada içkinin «güzel rızık»tan ayrı zikredilmesi, Kur’an-ı Kerim’in , o zaman dahi içkiyi hoş bir şey saymadığını gösterir. Böylece bir bakıma içkinin iyi bir rızık olmadığına dolaylı olarak işaret buyurulmuştur. Bundan sonra, sırasıyla, içkide bazı zahirî faydalar yanında büyük bir kötülük bulunduğunu (Bakara, 215), sarhoş olarak namaz kılmanın haram olduğunu (Nisâ, 43) ve nihayet içkinin şeytanın işlerinden bir murdar olduğunu bildiren ve içki içmeyi yasaklayan (Mâide, 90-91) âyetler gelmiştir.

“Sana, şarap ve kumar hakkında soru sorarlar. De ki: Her ikisinde de büyük bir günah ve insanlar için bir takım faydalar vardır. Ancak her ikisinin de günahı faydasından daha büyüktür. Yine sana iyilik yolunda ne harcayacaklarını sorarlar. «İhtiyaç fazlasını» de. Allah size âyetleri böyle açıklar ki düşünesiniz.”(Bakara Sûresi âyet:219)

  Şarap haramdır. Şarabın haram olması onun hiçbir faydasının olmamasını gerektirmez. Zararı faydasından çok olduğu için haram kılınmıştır. Kumarda da kazanan taraf için zahirî bir fayda görülür, ama kaybeden taraf için büyük bir zarar vardır. Onun için kumar oynamak haram kılınmıştır.

 “Ey iman edenler! Siz sarhoş iken ne söylediğinizi bilinceye kadar, cünüp iken de yolcu olan müstesna  gusül edinceye kadar namaza yaklaşmayın. Eğer hasta olur veya bir yolculuk üzerinde bulunursanız, yahut sizden biriniz ayak yolundan gelirse, yahut kadınlara dokunup da (bu durumlarda) su bulamamışsanız o zaman temiz bir toprakla teyemmüm edin: Yüzlerinize ve ellerinize sürün. Şüphesiz Allah çok affedici ve bağışlayıcıdır.”(Nisa Sûresi âyet:43) 

“Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar (putlar), fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz. Şeytan içki ve kumar yoluyla ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi, Allah'ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık (bunlardan) vazgeçtiniz değil mi?” (Mâide Sûresi âyet:90-91) buyrulmuştur.

  İslâm’dan önce Araplarda çok yaygın bir şarap içme alışkanlığı bulunduğu için Allah Teâlâ ilk müslümanları yavaş yavaş içki yasağına alıştırmış, önce onun zararının faydasından çok olduğunu bildirmiş, sonra içkili namaz kılmayı yasaklamış ve en sonunda bu âyetle kesin olarak sarhoşluk veren içkileri içmeyi haram kılmıştır. Yine cahiliye devrinde Araplar on adet ok sapı ile bir nevi kumar ve şans oyunu oynarlardı. Bunların yedisinde bazı paylar yazılı idi, üçü de boştu. Güvenilir bir kimse, bir torbanın içinden bunları, katılanlar adına teker teker çekerdi. Dolu çıkanlar maldan hisselerini alır fakirlere verirlerdi. Boş çıkanlar ise bu malın parasını öderlerdi. Kumarların belki de en nezihi olmasına rağmen İslâm bunu da yasaklamış, ortaya mal ve para konarak oynanacak hiçbir şans oyununa izin vermemiş, fukaraya yardım edilecekse bunu herkesin, helâl kazancından ayırarak etmesini istemiştir. Âyet, içki ve kumar yasağının en önemli ictimaî, ahlâkî ve dinî hikmetlerini açıklamıştır. İlgili hadisler ile ilim, bunlara ekonomik ve sıhhî sebepleri de eklemiştir.

Hadis-i Şeriflerde:” Her sarhoşluk veren şey haramdır.Çoğu sarhoşluk veren şeyin azı da haramdır.”  buyurulmuştur.

Haramlardan uzak durarak helaller ve mübahlar dairesi içerisinde hayatımızı yaşamalıyız. Helallerin sayısı sayamıyacağımız kadar çoktur.İçki haramdır ama içilebilecek bir çok temiz nimet vardır.Zina haramdır fakat nikah yolu ile evlenme imkanı mevcuttur.Kısacası haramlaradan uzak kalınarak helaller dairesi içerisinde hayatımızı en güzel şekilde,yaratılış gayemize uygun olarak yaşayabiliriz.

Rabbim, cümlemize haramlardan gerçek anlamda uzak durmayı , emrettiklerini tam anlamıyla yapmayı nasip eylesin.Sıhhat ve afiyetler dilerim.


Yazarın Diğer Yazıları