Sevgili Okurlarım
Sosyal medyada, çarpıtılan tecavüz, taciz, af vs gibi konular artık vuzuha kavuştuğundan, her şeye muhalefet etmeyi marifet sayan bir grup vatandaşımızın, şimdi de gündemine Hükümetin Sabiha Gökçen Hava Limanı’ nın özelleştirilmesi düşüncesini almış bulunuyorlar.
Hem de, öyle bir algı operasyonu yapıyorlar ki, kendi söylediklerine kendilerinin inanması mümkün değil. Sanki uzaydan gelmişler de, ilk defa özelleştirmeye şahit oluyorlar da, özelleştirme sanki milli servetimizi düşmana teslim etmek anlamına geliyor da, bizim haberimiz yok… Vallahi billahi tallahi, bu anlamsız tartışmayı kasten, milleti ifsat etmek için gündemde tutanlar, eğer bu memleketi düşman işgal etse bu kadar cayırtı ve vaveyla koparmazlar… Bu nadanların hava limanı özelleştirmesi konusundaki çığırtkanlıklarının onda birini,15 Temmuz’ da bunlardan duymadık… her neyse bize düşen bu provokasyonu da, diğerleri gibi bertaraf edecek şekilde izah etmektir. Şöyle ki;
Sevgili Dostlarım, ülkemizde bulunan 53 adet hava limanından, 45’ i 1933 yılından bu yana faaliyet gösteren Devlet Hava Meydanları İşletmeleri tarafından işletiliyor. Yani 8 hava limanımızın işletmesi ise özel sektör tarafından yapılıyor. Özel sektör tarafından işletilen hava limanlarımız ve özelleştirme şartları şu şekilde;
Ülkemizdeki hava limanlarının özelleştirmesi, mülkiyetin satışı değil, işletmenin belli bir süre için özel sektöre devri şeklinde yapılmaktadır. Yani mülkiyet ve kontrol kamuda, işletme ise özel kesimde.
2012 yılındaki Sayıştay raporlarına göre, o dönem ülkemizdeki 43 havalimanından sadece 7 tanesi kar ediyordu ve bunların da 6 sı özel kesim tarafından işletilen havalimanları idi.
Dünyada da birçok hava limanı verimlilik esasına göre özel sektör tarafından işletilmektedir. Örneğin; İspanyol Ferrovial Grup; Mexico ve Londra Havaalanlarını, Fransız Aeroports de Paris şirketi; Fransa, Meksika, Ürdün, Cezayir, Gine, Mauritus, Kamboçya, Katar, S.Arabistan Havalimanlarını, Alman Fraport şirketi; Almanya’ daki bir çok havalimanını, Hollanda’ lı Schipbol Şirketi, Hollanda, ABD, Avustralya, İtalya ve İsveç havalimanlarını, Türk TAV şirketi; Medine HL, Atatürk HL, Adnan Menderes HL, Gazipaşa HL, Esenboğa HL (Kısmen), Bodrum-Milas, Tiflis, Batum, Hammamed, Habip Burgiva, Üsküp, Ohrid, Riga ve Zagrep havalimanlarını işletiyor.
Demek ki, devlete ait havalimanlarının belli bir süre için özel kesim tarafından, belli bir bedeli hazineye peşin ödemek kaydıyla işletilmesinde bir beis olmadığı gibi, dünyanın önemli birçok hava limanları da bu modelle özelleştirilmiş durumda. Ayrıca, Sabiha Gökçen havalimanının özelleştirilmesinden gelecek olan para da, savunma sanayine harcanacak.
Şimdi soruyorum, bir bardak suda fırtınalar kopartan zihniyet;
1. Özelleştirmenin bir hükümet programı ve dünyanın her yerinde uygulanan bir politika olduğunu,
2. Dünyanın birçok havalimanının özel kesim tarafından işletildiğini,
3. Ülkemizde de 8 havalimanının belli bir süredir özel kesim tarafından işletildiğini,
4. Sabiha Gökçen HL nın özelleştirilmesinden gelecek paranın, ülkemizin savunma sanayine harcanacağını,
Bilmiyor mu ? Bence bal gibi de biliyor… ama müfsidin görevi ifsad etmektir, bizim görevimiz de izah etmek ve düzeltmek …
