11 EYLÜL

Bugün günlerden 11 EYLÜL… ABD'de dört uçak bir ekip tarafından aynı anda kaçırıldı. ABD finans sisteminin kalbi New York, 11 Eylül 2001 sabahı İkiz Kuleler olarak bilinen Dünya Ticaret Merkezi'ne yönelik terör saldırılarına uyandı. İkiz Kuleler 'in ardında üçüncü uçak, başkent Washington yakınlarındaki ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) binasının batı kısmına çarptı. Dördüncü uçak ise yolcuların müdahalesiyle Pennsylvania'da açık bir alana düştü. Dünyayı sarsan bu saldırılarda, (19 uçak korsanı dışında) toplam 2977 kişi hayatını kaybetti. Saldırıları, Usame bin Ladin'in liderliğinde Afganistan merkezli El Kaide örgütü üstlendi. 11 Eylül ABD için kara bir gün olmuş olsa da dünya harp sanatından tutunda, terör ile mücadeleden ve bugün Ortadoğu coğrafyasının neredeyse her metre karesine yağmur yerine mermilerin düştü her günü kara ve ölüm olan bir alana dönüşmesine sebep oldu. Saldırıların ardından yaşanan süreçte birçok alanda yeni düzenlemeler getirildi. En tehlikesi ise Müslüman karşıtı ayrımcılık arttı ve sansür yaygınlaştı. 11 Eylül 2001'de ABD vurulurken, bizde silah arkadaşlarımla birlikte Irak'ta ABD'nin finansörlüğünü yaptığı terör örgütü PKK ile mücadele etmekteydik. Ve ilginçtir ki bugün 11 Eylül, Suriye Savaşı'nın 11. Yılı ve bende Suriye'nin İdlib kentindeyim. Ölümün her saniye boy gezdiği topraklardayız. Ve bugün burada; Irak'ta, Afganistan'da Mısır'da, Libya'da, Lübnan'da kısaca İslam coğrafyasında dökülen her kan ve ölüm 11 Eylül ile bağlantılıdır. 11 Eylül saldırıların üzerinden bir ay bile geçmeden ABD önderliğinde ve koalisyon güçlerinin desteğiyle Afganistan işgal edildi. El Kaide'nin ortadan kaldırılması ve örgütün kurucusu Usame Bin Ladin'in yakalanması hedefleniyordu. El Kaide ve Taliban, 1980'lerin sonundaki Sovyet işgaline karşı direnişte ve Afganistan'ın 1990'lardaki iç mücadelelerinde ortaya çıkarak yükseldi. El Kaide Taliban'a ilk olarak, 1990'larda hareketin lideri Molla Ömer tarafından Usame Bin Ladin'e sunulan ittifak beyanı ya da sadakat yemini ile bağlı. ABD'nin 11 Eylül 2001'deki terör saldırılarının ardından Afganistan'a girişi, her iki ülkede de büyük kayıplara yol açtı ve savaşta 200 binden fazla kişi yaşamını yitirdi. Afganistan'da aradığını bulamayan ABD ve Birleşik Krallık öncülüğünde kurulan koalisyon gücü 20 Mart 2003'de Irak'a karşı "Özgürlük Operasyonu" adı verilen işgal harekâtına başladı. ABD ve koalisyon güçlerine karşı direnemeyen Irak kısa bir süre içerisinde düştü. ABD'nin Saddam Hüseyin'in elinde kitlesel ölümlere neden olabilecek biyolojik silahlar olduğu yaygarasını kopartarak başlattığı Irak işgalinin üzerinden 19 yıl geçti. Bir yalan ile başlayan savaşın üzerinden onca yıl geçmesine rağmen sonuç ortada… Irak'a "demokrasi ve özgürlük getirmeyi” vadeden ABD; arkasında büyük bir yıkım, ölüm, kan, gözyaşı ve karışıklık bıraktı. 11 Eylül saldırısı sonrası Ortadoğu'da başlayan işgal harekâtının en canlısı ve sıcağı Suriye'de yaşanmaktadır. Dileğimiz dünyanın hiçbir coğrafyasında 11 Eylül gibi saldırıların bir daha yaşanmamasıdır. Aynı şekilde Irak'ta, Suriye'de, Filistin'de, Doğu Türkistan'da ve daha nice İslam coğrafyası bugün Haçlı Siyonist ittifakının saldırıları altında ölüm ve yıkımların kol gezdiği bir coğrafyaya dönüşmüştür. En büyük dileğimiz bu zülüm ve ölümlerin biran önce bitmesidir. SAVAŞA HAYIR…

Dr. İmbat MUĞLU


Yazarın Diğer Yazıları