Şimdilik Ara Verdik

Türkiye, 15 Temmuz gibi çok sıkıntılı bir sürecin ardından 45 gün sonra Fırat Kalkanı Operasyonunu yaparak belki de çok kritik bir karar verdi. Ordu içinde ki oluşumun, yıllarca terörle mücadeleyi zaafa uğratmış olduğunu itiraflardan öğrendik. En başarılı komutanları tasfiye eden, başarılı öğrencileri kendilerinden olmadığı için farklı gerekçelerle yada bahanelerle orduya almayan bu yapının darbe girişiminden sonra tasfiye süreciyle binlerce Subay- Astsubayın ordudan atılmıştı. "TSK zayıfladı” söylemlerine inat tam 45 gün sonra inanılmaz bir şekilde Fırat Kalkanı operasyonunu gerçekleştirmişti. Dosta düşmana karşı bu operasyon mutlaka yapılmalıydı. Çünkü yaralı bir aslanın olduğunu hisseden sırtlanlar mutlaka saldıracaktı. 216 gün süren operasyonda 67 şehit vererek terör koridorunun önünü kestik. Aradan 3 yıl gibi bir süre geçti. Uzun bir süredir Türkiye'nin "tampon bölge” tezine karşı hemen yanı başımızda bir terör devleti kurulmaya çalışılıyor ve teröristlere binlerce tır silah yardımı yapılıyordu. ABD, Rusya ve AB ülkeleri bu terör devletinin kurulmasına destek verdikleri gibi Türkiye'nin tezlerini de reddediyorlardı. Artık bu aşamadan sonra harekât kaçınılmaz oldu. Harekâtla birlikte hem bu planlar bozulacak, hem orada zulüm altında yaşayan Suriyeliler kurtulacak, hem de ülkemizde 3 milyonu aşkın Suriyeli peyderpey ülkelerine gönderilecekti. Bırakın başka ülkeleri kendi ülkemizdeki hadsizler bile bu operasyonun yapılamayacağı, yapılsa bile Fırat Kalkanı'ndan daha uzun bir süreç alacağını, daha çok şehit vereceğimizi söyleyip durdular. Peki ne oldu? 15 Temmuz'dan bu yana 3 yıl içinde temizlenen ve yeni bir yapıya kavuşan TSK, daha hızlı hareket edebilen, daha sağlam istihbarat ağına sahip, milli silahlarını etkin kullanabilen, kararlı, planlı bir hale geldi. Barış Pınarı Harekatı'nın 9. günün sonunda çok ağır bir darbe alan terör örgütü kaçmaya ve ağlamaya başladı. ABD ve Batı devletlerinin bu kadar etkili bir şekilde harekata başlanmasına şaşırarak hemen karşı atağa geçti ve yaptırım, ambargo tehditlerini savurmaya başladılar. Ama hem siyasi irade, hem millet, hem asker tam bir kararlılıkla bölgeyi temizliyordu. ABD'de Yahudi lobisi kazanı kaynıyor, Trump içerdeki gazı alma adına sürekli Tweett atıyordu. Baskılara dayanamayan Trump Türkiye'ye teklifini sundu. Kulislerden sızan bilgiye göre süresiz geri çekilmeyi kabul etmeyen Türkiye 5 gün süre tanıdı ve bu ABD tarafından kabul edildi. Tek kurşun atmadan istediğimiz güvenli bölge oluşturulacak ve bizim kontrolümüzde olacaktı. Türkiye sahadaki başarısıyla masada da kazanan oluyordu. Uzun zamandan bu yana güvenli bölge tezini savunan taraf bizdik ve istediğimizi aldık. Bu demek değildir ki terör bitti. Ancak sınırlarımızda, gözümüzün önünde kurulacak bir terör devleti planının bozmuş olduk. Henüz her şey bitmiş değil. Hem o bölgenin korunması, hem Suriyelilerin buraya yerleştirilmesi, hem Rusya ile yaşanacak süreç, hem de Suriye rejimiyle olan ilişkiler daha önemli hale gelecek. Şimdilik ara verdik. Eyvallah…


Yazarın Diğer Yazıları