İmtihanda Olduğumuzun Şuurunda Olmalıyız

Başıboş bırakılmadığımız her halimizin ve davranışımızın, adeta video kameraya çekildiği, kiramen katibin meleklerince her anımızın yazıldığı, yaptığımız işlerin amellerin zerre miktarı da olsa karşımıza  Ahiret yurdunda çıkarılacağı, kısacası bu dünyaya imtihan için gönderildiğimiz gerçeği Kur’an ve Sünnet’te açıkça haber verilmiştir.


Cenab-ı Allah (c.c.)âyet-i kerimesinde: " Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler, ibadet yapsınlar diye Yarattım"(Zariyat Sûresi âyet:56) buyurmuştur.
İnsanın yaratılış gayesi kulluktur. Her an, İmtihanda Olduğumuzun Şuuru’unda olarak hayatımızı ahlâklı, dürüst olarak, İslâm’a uygun yaşamalıyız. Ölüm, korku, açlık, mal azlığı, fakirlik, hastalık; bunların hepsi birer imtihandır. Bunlar dünya hayatının ayrılmaz parçalarıdır, hiç kimse bunlardan birisine yakalanmaktan kurtulamaz. Eninde  sonunda, erken veya geç herkes ölecektir. İnanan akıllı kişi, başına gelen olumsuzluklara sabrederek, sahip olduğu imkânlara, nimetlere de şükrederek bu dünya hayatını en güzel şekilde değerlendirmelidir.
Âyet-i Kerîmelerde:”Sabır ve namaz ile Allah'tan yardım isteyin. Şüphesiz o (sabır ve namaz), Allah'a saygıdan kalbi ürperenler dışında herkese zor ve ağır gelen bir görevdir.”


Sabır, Oruç ve namaz, imanı takviye eder, nefsin kibrini kırar, tembelliği ve uyuşukluğu giderir, zor işler karşısında insanı güçlü kılar. Taberânî’nin rivayetine göre, Resûlullah (s.a.s.) zor bir işle karşılaşınca hemen namaz kılardı. «Allah’a saygıdan kalbi ürperenler» diye tercüme edilen «hâşiîn» zümresine namaz kılmak, oruç tutmak, sabırlı olmak, her yerde ve her zaman gerçekleri söylemekten çekinmemek zor gelmez, zira onlar Allah sevgisi ile kalpleri dolmuş kimselerdir.
“Ey iman edenler! Sabır ve namaz ile Allah'tan yardım isteyin. Çünkü Allah muhakkak sabredenlerle beraberdir.”
Sabır ile namaz, nefsin kötü arzularına karşı en büyük silahtır.
”Allah yolunda öldürülenlere «ölüler» demeyin. Bilakis onlar diridirler, lâkin siz anlayamazsınız.”
“Andolsun ki sizi biraz korku ve açlık; mallardan, canlardan ve ürünlerden biraz azaltma (fakirlik) ile deneriz. (Ey Peygamber!) Sabredenleri müjdele!”
“O sabredenler, kendilerine bir belâ geldiği zaman: Biz Allah'ın kullarıyız ve biz O'na döneceğiz, derler.”


“İşte Rablerinden bağışlamalar ve rahmet hep onlaradır. Ve doğru yolu bulanlar da onlardır.” (Bakara Sûresi âyet 45,153-157) buyrulmuştur.
Bu dünya ya gönderilişimizin bir gayesi vardır. İmtihan için gönderildik. Hayatımızın her döneminde, İmanlı olarak yaşayıp, haramlardan kaçınarak helaller dairesinde, emredilenleri yaparak, ahlaklı, dürüst kişilik sahibi insanlar olmamız, Rabbimizin bizler için emrettiği hususlardır.
Kısacası İmtihanda olduğumuzun Şuur’unda olarak; ölmeden önce ölebilmeli, hesaba çekilmeden önce kendimizi hesaba çekerek yanlışlardan uzak durup, kendimiz, ailemiz,sevdiklerimiz ve bütün insanlık için faydalı olmak için çalışıp,İslâm’a uygun bir hayat yaşamamız sonucu bu dünya İmtihanını kazanacağımız bir gerçektir.
Rabbim, İman edip, Salih amel işlemeyi, Rızasını kazanacak bir hayatı yaşamayı nasip eylesin. Sıhhat ve âfiyetler dilerim.


Yazarın Diğer Yazıları