Muhammedül Emin, Alemlere Rahmet Hz. Muhammed -1-

Malumunuz Peygamberimizin Hz.Muhammed(s.a.s.) 20 Nisan(12 Rebiul Evvel) 571 yılında Mekke de dünyaya gelmiştir. Dünya ya teşriflerinden bu güne kadar 1442 sene geçmiştir. Bu sene-i devriyesinde her zaman olduğu gibi O’nu yeniden anmanın hazzını ve şerefini yaşamaktayız. 14–20 Nisan tarihleri arasında Kutlu Doğum Haftası etkinlikleri yoğun olarak devam etmektedir. Bu etkinlikler vesilesi ile Efendimiz (s.a.s.)’in hayatını en güzel bir şekilde öğrenmeliyiz. Bu öğrendiğimiz güzellikleri hayatımızın her döneminde, davranışlarımızla tezyin etmeliyiz. Muhammedül Emin, Alemlere Rahmet Hz. Muhammed (s.a.s.) Efendimizin örnek ahlâkını ve hayatını öğrenerek hayatımızı O’nun gösterdiği doğrultuda yaşamalıyız.
Sağnak nûr yağmurları, inerken yedi kattan,
O gece, Sendin gelen, ezel kadar uzaktan,


Melekler, her zerreye, müjde verirken Hakk'tan;
O gece, Sendin gelen, Yâ Hazreti Muhammed.  Cengiz NUMAOĞLU
       Peygamberimiz Hz Muhammed(s.a.s.)’in örnek hayatını tam ve doğru olarak öğrenip, O’na uygun bir hayat yaşamalıyız. Kendimiz okuduğumuz gibi evlatlarımıza, yakınlarımıza Peygamberimiz(s.a.s.)’in hayatı ile ilgili en az bir eseri okutmalıyız.. Öğrendiğimiz bilgilerimize uygun olarak da hayatımızı yaşamalıyız.
Âyet-i Kerimelerde:“(Resûlüm!) Biz seni âlemlere ancak rahmet olarak gönderdik.” (Enbiyâ Sûresi âyet:107)”
     “ Andolsun ki, Resûlullah, sizin için, Allah'a ve ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah'ı çok zikredenler için güzel bir örnektir.” (Ahzâb Sûresi âyet:21) buyrulmuştur.


       Son dönemlerde bize Kuran yeter diyerek Sünnete düşman olan, Sünnet’i devre dışı bırakmaya çalışan zavallılar türedi. Kuranı Kerimde beş vakit namazdan bahsedilmekte olup, kaç rekat ve nasıl kılınacağını ise Sünnet’ten öğrenmekteyiz. Sünnet’i devre dışı bıraktığınızda namaz gibi en önemli bir ibadeti yerine getirme imkanından insanları mahrum bırakırsınız. Buna hakkınızda yetkinizde yoktur. Tabiri caizse Kuran-ı Kerim İslam’ın anayasasıdır. Sünnette yasaları hükmündedir. Mütevatir, meşhur v.b. Hadisleri görmemezlikten gelemeyiz. Sünnet hükümleri tabi ki Kuran hükümlerine aykırı olamaz. Kuranla çelişen zayıf ve Mevzu (uydurma) hadisler bellidir. Bunları iyi bilerek Müslümanların bilgilendirilmesi sağlanmalı, İslâm, ana kaynaklarına uygun olarak yaşanmalıdır. Peygamber ve Sünnet düşmanlığı da asla yapılmamalıdır.


     Muhammedül Emin,  Âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s.) bir günlüğüne de olsa evimize misafir gelse, çok sevinip, mutlu olmakla beraber, sıkıntıya gireceğimizde aşikârdır. İbadet ve taâtimiz ile, her günkü yaklaşımımız içinde, aynen diğer günlerde yaptığımız alışkanlıkları devam ettirebilir miyiz? Elbette ettiremeyiz. Sonucunda çok sıkıntı çekip, utanacağımız durumlar kendini gösterecektir diye düşünüyorum.
       Âlemlere nur, huzur ve sürur getiren o yüce önderimiz, Hz. Muhammed (s.a.s.) ile beraber olduğumuz anda saatlerce TV karşısında diziden diziye geçip izleyebilir miyiz? Konuşmalarımızdaki gıybet, dedikodu v.b. yanlışları aynen yapabilir miyiz? İbadetlerimizi bu birliktelik anında terk edebilir miyiz? Kısacası hayatımızda var olduğunu bildiğimiz yanlışlara yüzümüz kızarmadan devam edebilir miyiz? Yapılan yanlışlardan bahsedebilir miyiz? Müslümanların, faiz, içki, kumar v.b. haramların içine düştüğünü söyleyebilir miyiz?


Yazarın Diğer Yazıları