ŞEYTAN; İSİM DEĞİŞTİRİR, CİSİM DEĞİŞTİRİR

 
     İnsanın en önemli iki temel düşmanının olduğunu, Kur’an ve Sünnetten öğrenmekteyiz. İki temel düşmandan ilki nefis, ikincisi ise şeytandır. Nefis ve Şeytan durmadan kötülüğü emreder.  Şeytan, insanın içinde bulunan kötü düşünce ve arzuları körükler, insan nefsine kötülüğü sevdirir.  Bu sebeple insanın kötülük yapmasını kolaylaştırır. O yüzden Hz. Ebubekir: «Büyük adam, nefsinin isteklerine uymayan kimsedir» demiştir.
     Şeytan, insanları kötülüğe düşürebilmek için durmadan çalışır, isim değiştirir, cisim değiştirir. Nefsinin ve şeytanın istek ve arzularına uyan bir kişinin de yapamayacağı kötülük yoktur. Şeytanın istek ve arzularına boyun eğip, memnun edenler, artık şeytanı bile sollamaktadırlar. Kur’an ve Sünnet’i çok güzel anlar ve tanırsak, en temel düşmanları da bütün özellikleri ile tanıma ve onlardan korunma imkânlarına sahip olabiliriz.
       Ayet-i Kerimelerde: "Ey İman edenler! Şeytanın adımlarını takip etmeyin. Kim şeytanın adımlarını takip ederse, muhakkak ki o, edepsizliği (yüz kızartıcı suçları) ve kötülüğü emreder. Eğer üstünüzde Allah’ın lütuf ve merhameti olmasaydı, içinizden hiçbir kimse asla temize çıkamazdı. Fakat Allah dilediğini arındırır. Allah işitir ve bilir. " buyurmuştur. (Nûr Sûresi Âyet: 21) 
    "Kim Allah'ı bırakır da şeytanı dost edinirse elbette apaçık bir ziyana düşmüştür.(Şeytan) onlara söz verir ve onları ümitlendirir; hâlbuki şeytanın onlara söz vermesi aldatmacadan başka bir şey değildir. İşte onların yeri cehennemdir; ondan kaçıp kurtulacak bir yer de bulamayacaklardır.” (Nisa Sûresi Âyet: 119-120-121.) 
 
     "Şüphesiz şeytan, sizin  düşmanınızdır, Sizde onu düşman tanıyınız. O kendi taraftarlarını ancak ateş ehlinden olmaya çağırır.” (Fatır Sûresi Âyet:6) 
  “Ey Âdemoğulları! Size şeytana tapmayın, çünkü o sizin apaçık bir düşmanınızdır» demedim mi? Şeytan sizden pek çok milleti kandırıp saptırdı. Hâla akıl erdiremiyor musunuz?” (Yasin Sûresi Âyet :60,62)
  “Ey insanlar!... Şeytanın peşine düşmeyin; zira şeytan sizin açık bir düşmanınızdır. O size ancak kötülüğü, çirkini ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi emreder.” (Bakara Sûresi âyet:168-169) 
     “Eğer şeytandan bir vesvese gelirse hemen Allah'a sığın. Çünkü O işitendir. bilendir.” "Takvaya erenler var ya, onlara Şeytan tarafından bir vesvese dokunduğunda (Allah’ın emir ve yasaklarını) hatırlayıp hemen gerçeği görürler.”  "Şeytanların kardeşlerine (insanlardan) gelince: onları şeytanlar sapıklığa sürükler. Sonrada yakalarını bırakmazlar. "  buyurulmuştur. (A'raf Sûresi Âyet: 202, 201,202) 
"Gerçek şu ki: İman edip de yalnız Rablerine  tevekkül edenler  üzerinde o’nun (şeytanın)  bir hakimiyeti yoktur. O'nun (Şeytanın) hâkimiyeti, ancak onu dost edinenlere ve onu Allah’a ortak koşanlaradır.” buyurmuştur. (Nahl Sûresi Âyet: 99-100) 
     Allah'a ve Resulüne gerçek manada inananlar üzerinde şeytanın bir hâkimiyeti yoktur. Kur’an ve Sünnet ’ten yoksun olan gönüller Şeytanın tuzaklarına düşüp, yaptıkları, zulümler ile şeytanları bile sollamaktadırlar. Şeytandan korunma yolları belli ve esasında çok kolaydır. Euzü   Besmele çekip, Kur’an Sünnete uygun güzel bir hayat yaşayınca  Şeytan uzaklaşacaktır. Ancak şeytanı bile sollayan İnsanlardan gelebilecek tehlikeleri, zararları kestirebilmekte mümkün olmamaktadır. Bu hususta, farklı beyitlerinde Üstad Cengiz Numanoğlu bu gerçekleri şöyle dile getirmiştir:
 
     Bir lahza boş kalmaz, sinede canlar; 
     Kur’an yoksa kalpte, bilki şeytan var..     
Bakma her bedenin, sen sûretine;
İnsan mı?.. Şeytan mı?.. Bak sîretine… 
     Şeytanla her savaşa, hiç korkusuzca varım,
     İnsan şeytanlaşırsa, işte ondan korkarım.   
     Cenab-ı Allah (c.c.), her birimizi, nefs’in, Şeytanın ve Şeytanları bile sollayan Zalimlerin şerrinden korusun. Sırat-ı müstakimde bulunanlardan olmamız duası ile sıhhat ve âfiyetler dilerim. 

Yazarın Diğer Yazıları