Ezan Ve Müezzin

‘'Doğrusu; ben,kendini Allah'a teslim edenlerdenim. Diyen, yararlı ve faydalı iş işleyen ve Allah'a çağıran kimselerden daha güzel sözlü kim vardır? ‘' (1) Evet Allah'a çağıran kimselerden daha doğru sözlü kimse olamaz.Bu ayeti kerime her ne kadar Hz.Muhammed (s.a.v) hakkında nazil olmuşsa da,günde beş defa yüksek bir yerden insanları Allah huzuruna çağıran müezzinlerle de pek yakından alakalıdır.

Müslüman oluşundan dolayı iftihar edip, salih amel sahibi olan müezzin,içinde bulunduğu bu derin his iştiyakını dile getirmek maksadıyla,bir mızrak ve şahadet parmağı gibi göklere doğru uzanan ve ‘'Allah birdir.'' diye işaret eden minarenin şerefesine çıkıp bütün gücüyle Allahın varlığını birliğini ve büyüklüğünü bildiren cümlelerle haykırarak, ‘'Allah-ü Ekber,Allah-ü Ekber...''der. Bu cümleleri diğer ezan cümleleri takip eder gider. Bu şekilde müezzin günde beş defa insanları Allah'a,Allah huzuruna çağırır. Ne mutlu görevinin kudsiyetini idrak ederek ezan okuyan müezzinlere; Onlar Bilal (r.a.)'ın temsilciliğini yapan,Allahın dinini ve İslam'ı yücelten muhterem insanlardır.Onlar insanları kulluk ödevlerini yerine getirmek üzere Allah'ın huzuruna davet ederler.İslam'ın bulunduğu ve görüldüğü her yerde,günde beş defa: Allahın varlık ve birliğini,Hz.Muhammed (s.a.v)'in Allahın Elçisi ve son peygamber olduğunu ,seslerinin çıkabildiği kadarı ile haykırarak ilan ederler.Kurtuluş ve saadetin;Kulluk ödevinin en güzeli ve en mükemmeli olan ‘'NAMAZ'da'' olduğunu bildirirler.Böylece sözün en güzelini ve en doğrusunu söylerler.

Milli şairimiz Mehmet Akif ezanın ifade ettiği manayı şöyle hulasa eder;

‘'Bu ezanlar ki, şahadetleri dinin temeli,

Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.''

Dinin temeli,felahı ve saadetin kaynağı olan müberek ezanı Allah güzel yurdumuzun üstünden eksik etmesin.

KAYNAKLAR 1-Fussilet suresi A:33