SOSYAL YALAN!

Geçtiğimiz günlerde bir haber yaptık. İnternet olmasaydı ne olurdu? Tabi bizim jenerasyon internet olmadığında neler yapıldığını, nasıl bir hayat olduğunu biliyor. Bizde önceki nesillere elektriğin, televizyonun olmadığı günleri sorar hayretler içinde dinlerdik. Devran böyle işliyor. Lakin hayatı internette yaşayanların sosyal hayatta ciddi iletişim sorunu yaşadığına şahit oluyoruz. Bakın siyasette son yıllarda bir hatip var mı? Genç siyasetçilerin toplumu coşturacak bir hitabetini görebiliyor musunuz? Çünkü konuşmaktan ziyade sürekli izliyoruz. İzlediklerimizle düşünüyor, düşündüklerimizle yaşıyoruz. Meseleyi interneti kapatalıma getirmiyorum. Hayatımızın gerçekten vaz geçilmez bir unsuru oldu. Lakin o mecra da dönenlere karşı kıyaslama, yanlışı- doğruyu ayırt edebilme kabiliyetine sahip olabilmemiz gerekiyor. Haber sitesi yada sosyal medyada haber sayfası olarak karşımıza çıkanlara bakıyorum da gerçekten içler acısı. Vatandaş bir kaza çekiyor ve bir taraftan konuşuyor. "Falan yolda kaza oldu arkadaşlar 4-5 ölen var kesin” . Bu video olduğu gibi paylaşılıyor. Bazen izleyicilerimizden bize tepki geliyor. İnternet sayfasında bu haber var siz de neden yok? Bizde yok çünkü o kaza 2 gün öncesine ait ve ölen kimse de yok. İkna etmekte de zorlanıyoruz. Çünkü bu sayfalarda haberin doğru olmasının önceliği yoktur ve vatandaş bunu bilmiyor. Her gelen görüntünün gerçek olup olmadı araştırılmadan paylaşılıyor. Sorumlu habercilik yapmanın bu devirde dezavantajını yaşıyoruz. Bunu bir sitem olarak görün lütfen. Bir fotoğrafın altına iki satır yazıyla birini tacizci, dolandırıcı, katil gösterebiliyor, takipçilere bolca kürettiriyorlar. Bir firmayı batırmak için sahte ürünlerle yapılan gösteriler, bir siyasetçiyi bitirmek için cımbızla alınan cümleler ve daha neler neler. Gençleri internetten uzak tutun değil sahte ve yalandan uzak tutsak daha doğru olacak. Çünkü özellikle din ve siyaset ile ilgili konularda öyle sayfalar var ki namaz kılan gencin ilgisini bile çekecek içerik üretiyorlar. Biz çocuklarımıza iyi ile kötü, doğru ile yanlış arasında ki çizgiyi iyi öğretmemiz gerek. Algılarla, yalanlarla, yönlendirmelerle büyüyen bir gençlik kendi kararlarını veremez. Bu platformlarda dönenlerin kıyaslamasını yapacak bilgi birikime, ahlaka ve kabiliyete sahip olması için sanırım daha küçük yaşlarda bu eğitimlerin verilmesi gerekiyor. Eyvallah…

 


Yazarın Diğer Yazıları