Başkasının Kavgasından Medet Uman Leş Kargaları

Mahallede hiç sevilmeyen, dışlanmış, horlanmış, ezik tipler vardır.
Bir de o mahallenin “ileri gelenleri…”
Bunlar saygın insanlardır. Herkes tarafından sevilirler. Bu dışlanmış tipler sevmezler bu ileri gelenleri ama onlara gıpta ile bakarlar. Keşke biz de öyle olabilseydik, derler.
Olabilirler mi? Ne mümkün!
Biri yürüyüşünü değiştirir, biri uçma şeklini, diğeri ötme şeklini değiştirir ama karga kargadır, kargadan şahin olmaz!
Bu kargalar aynı zamanda leş kargalarıdır. Ortada leş görünce üşüşürler ya da önlerine birisi leş atar, onu amansızca, kendilerini de paralayarak parçalamak isterler.
Şimdi bu mahallenin dışlanmış tipleri, karga hesabı kendilerinin herhangi bir ağırlığı, toplum nezdinde kredileri olmadığından, mahallenin ileri gelenlerinin birbirine düşmesini beklerler.
Alttan alta fitne çıkartmaya, onları birbirine düşürmeye çalışırlar.
Onlar birbirine düşünce de, yazık ki, kendilerinin itibarının artacağını zannederler, bu kadar da beyinsizdirler.
Altın çamura düşünce değerinden bir şey kaybetmez ama bu teneke yığını tipler, çamur görseler, değer kazanacakları hissiyatına kapılırlar.
Bu ileri gelenlerin içinden iki tane yaramaz çocuk çıkar, oyun oynarken birinin evini ateşe verir, diğeri de, vay sen misin bu evi ateşe veren diye, başlar tekme tokat saldırmaya.
Yanık kokusunu alan leş kargalarında aman bir telaş...
Hemen evin üstünde akbabalar gibi dönmeye başlarlar kanat çırparak.
Allah kimseyi, kendisi “bi’şey” olamayıp da başkalarının kavgasından medet umar hale getirmesin, bu akbabaların durumu tam da budur!
Sonra mahallenin Reis’i gelir, oyun oynayan çocukları alır içeri, çeker perdeleri, ikisini de iyice haşlar.
Leş kargaları da bahçeye iner ve solucan yemeye devam edeler…


Yazarın Diğer Yazıları