Beyşehir Gölü Ve Ankara’nın Dikmeni

Ankara’nın dikmeni bir televizyon kanalında yayınlanan yarı komedi tarzındaki dizinin bir bölümünde Beyşehir gölünün Akdeniz’de olduğunu iddia eden, rol icabı komiserin aksine gölün Konya’da olduğunu iddia eden bazı oyuncular arasında gölün nerede olduğu ile ilgili böyle bir diyalog geçer. Bir hayli izleyicisi olan ve önemli bir kanalda yayınlanan bir dizide baya uzun bir süre Beyşehir gölünün nerede olduğunun tartışılması gerçek bir reklam.
Aslında böyle bir reklamın yaptırılması parasal anlamda bir hayli de büyük meblağlar'dır ama bu önemli kanal bunu Beyşehir adına bilinçli veya bilinçsiz yapmıştır yani şunu söylemek istiyorum sanki bu dizide bir Beyşehir'linin parmağı var veya böyle bir şey yok, senaryoda tesadüfen bu konu işlenmiştir. Tabi nereden çıktı bu konu diyeceksiniz, geçtiğimiz Pazar akşamı İnternetin facebook sayfasında gezinirken Beyşehirli değerli bir dostumun bu konuyu diziden bir görselle birlikte facebook sayfasında -ANKARA'NIN DİKMENİ BEYŞEHİR GÖLÜ NEREDE- başlığıyla paylaştı.
Değerli dostum İsmail Öğütçü bu paylaşımının altına da (bütün hemşehrilerimizin izlemesini tavsiye ederim, reklamın kötüsü olmaz, bu güzel memleketimizi bizler tanıtamıyoruz tanıtan kişilere teşekkürü borç bilirim demiş. Güzel bir düşünce ve Beyşehir’e olan tutkusunu böyle anlatması ilçemize verdiği önemi gösteriyordu. Doğrusu bu görüntüler ve Beyşehir ile ilgili sözlerin çok sık geçtiği ve dünyaya yayın yapan bu televizyonun bilerek veya bilmeyerek yaptığı reklam doğrusu beni de çok fazlası ile mutlu etti.
Şimdi şöyle gerilere dönerek düşünmeye çalıştım, Beyşehir, Konya’nın incisi adeta bir açık hava müzesi. Tarihi, kültürü, tabiat varlıkları ve doğasıyla tatlı su gölüyle ve ülkenin 3 büyük gölü olmasıyla ünlü güzel Beyşehir’in geçmişine doğru bir yolculuk yaptım ne yazık ki her dönem ilçemizin siyasi, sosyal ve ekonomik umudumuzu bir sonraki döneme saklayarak geldik, yani bu günlere kadar her şeyi erteleyerek geldik. Vilayet çabasına girdik maalesef şu veya bu sebepler ile elimiz boş, gönlümüz buruk kaldık.
 Dendi ki ilçemizi kurtaracak tek şey turizm, şöyle bir bakın turizm ile ilgili ne yaptık, her dönem boş laflarla oyalandık, hala da ninniler söyleniyor ve ninnilerle avunuyoruz. Göle bir kaç yat veya gemi koydular yine de bu kişisel girişimcilere teşekkür etmek gerekir. Bunların ötesinde ne yapıldı hiç, hala masallar dinliyoruz, bu nasıl bir kader ki siyaseti bir türlü yerine oturtamadık, dün böyleydi bu gün yine böyle değişen bir şey yok, var diyen birisi çıkıyorsa bu konu ile ilgili bir şey bilmiyor demektir.   
Bundan yıllar önce sosyal hayatı olan bu güzel şehirde sosyal hayat var mı diye sormak lazım eğer göl kenarındaki çay bahçelerinde oturmak sosyal hayatsa diyecek bir şey yok. Şimdi yeri gelmişken sormak lazım yılların beyaz parkı yeniden düzenlenerek, hatta içki yasaklanarak ve işletmecisi değiştirilerek yeniden halkın hizmetine sunulabilirdi. Şimdi duyduğum kadarıyla Konya da meşhur olan yaşlılar veya emeklilere hizmet veren, benim tabirimle hiçbir aktivite yapılmayan çay, kahve, çorba verilen, seçimler için oy hazırlığı yapılan, Tembel hane yapılmak isteniyormuş yazık.
Ekonomiye gelince hangi esnafa girsen oturuyoruz diyor ama kimse ekonomiyi canlandırmak adına bir girişimde bulunmuyor veya ilgili veya yetkiliye iletip asla halimiz ne olacak demez ve demiyor, dün böyleydi bu günde böyle, seçer gönderirsin, seçer koltuğa oturtursun, etrafına kraldan çok kralcıları koyar Allah selamet versin der geçersin. Beyşehirli sormuyor kardeşim sen bu ilçede şu kadar yıl veya ay milletvekilliği yaptın veya yapıyorsun geriye dön ve bak bu ilçeye ne yaptın ne bıraktın.
Yine soracaksın, sen burada bunca yıldır veya aydır başkanlık yaptın veya yapacaksın geriye dön de bir bak geride hangi eseri bıraktın veya bırakacaksın, şimdiye kadar sormadık, bundan sonrasında asla sormayız ve hasbelkader birilerinin senaryosunda geçen Beyşehir’in gölünün nerededir tartışmasını büyük reklam kabul eder, onunla oyalanır gideriz. Gideriz de, hazindir diye başlayacağım pek çok konu var, onları ilerideki yazılarımıza bırakalım diyorum, bu gün köşemde dünya ve ülke gündemini bir tarafa bırakarak, bununda önemli olduğunu düşünerek bir vesileyle ilçem ile ilgili düşüncelerimi gündeme getirmeye çalıştım, bağışlamanızı istiyor sağlıklı günler diliyorum.


Yazarın Diğer Yazıları