KÖŞK ADAYI VE CHP

Gecikmeli olsa da bir cumhurbaşkanı adayı ortaya çıkaran CHP- MHP çatısı seçimde nasıl bir netice alır, sonuç ne olur yaşayıp göreceğiz ama sonuç ne olursa olsun, belki çok tanınmış bilinen bir kişi olmasa da gerçekten değerli bir isimle ortaya çıkmaları gündeme oturmakla beraber sosyal medyayı adeta salladı. çatının adayı yani Ekmelettin İhsanoğlu ismi şu günlerde ülkemizin gündeminin, sosyal medyanın tartışılan isimlerinden birisi.
Köşk adaylarından birisi olarak MHP- CHP ve bazı meclis dışındaki partilerce de desteklenen, adayın geçmişi ve kariyeri nedeniyle de büyükçe bir kesim tarafından kabul göreceği düşünülen  Eklemettin İhsanoğlu başta kullandığı ismiyle de gündeme oturarak ülke genelinde ve özellikle sosyal medyada kullanılan tabiriyle patlama yapmışsa da gerçek patlamanın- CHP- içinde olduğunu gayet net olarak görüyor, izliyoruz.
Her şeyden önce siyaseti gözlemleyen halkımız, bu iki partinin yani kendilerini sağda milliyetçi, diğeri solda sosyal demokrat olarak niteleyen partilerin nasıl olup da ortak aday üzerinde anlaşabildiklerini tartışırken gerçek patlamanın CHP içinde olduğunu gördük, çatıda denmiş ama aday iki genel başkan arasından çıkarıldı, kimseye haber verilmedi, parti içinde fikirler alınmadı, aday partili değil ve fikir olarak da tamamen ters ve sağ görüşlü iddiaları parti içinde eleştiri konusu oldu.
Pekiyi bundan sonra ne oldu! Bundan sonra daima CHP içinde gördüklerimiz oldu yani eleştiriler arttı ve bir başka isim etrafında toplanıldı, parti içinden yeni bir aday çıkarılacağı duyuruldu yani yine CHP içinde muhalif bir gurup doğdu, düşünün ki genel başkan kılıçtaroğlu bir önemli ismi ortaya çıkararak halkına takdim ederken, aynı partinin içinden bir başka partili rakip aday çıkarmak ne kadar doğru bir siyasetti ve bu tür bir politika Cumhuriyet halk partisine ne kazandırırdı anlamak mümkün değil.
Mübalağa olmasın ama yüzlerce defa yazdım ve ekranlarda dile getirdim, şu düğün ve sünnet arabası konvoylarına bir standart getirilsin, hasta sağ dinlemeden yapılan acımasız gürültüye çare bulunsun ancak olmadı, olamadı ve olmuyor derken büyükşehir belediye başkanından bir vesileyle gazetelere intikal eden bir açıklama doğrusu benim hassasiyetimin haklılığını ortaya çıkardı ve bende gerçekten mutlu oldum çünkü bu olayda hassasiyeti olan, rahatsız olan sadece ben değilmişim, Konya?yı temsil eden başkanında halkı adına hassasiyeti varmış ki böyle bir açıklama yapmış.
Bir yanlış anlama olmasın, hiç bir zaman düğün, sünnet veya herhangi bir kutlama eğlencesine veya sevinci sırasında yapılan eyleme karşı değilim, zaten her vatandaşın hayatında bir veya birden fazla başına gelen çok özel günlerdir ve neşelenmek, bir şekilde eğlenmek en tabi hakkıdır ancak karşı taraftaki insanlarında bu hakkının olduğunu onlarada saygı duyulmasının gerekliliği unutulmamalıdır ve yapılan her hareket rahatsız edici boyuta varmamalıdır.
Her şeyden önce rahatsız edici hareket veya ses sırasında evlerde hastanelerde gürültülere hassas hastaların, hatta ölüm döşeğinde insanların bulunduğu asla unutulmamalı sesin veya yapılan herhangi bir eylemin vakti, yeri, miktarı mutlaka göz önüne alınmalıdır. Herkes şöyle düşünmelidir, farzedelim Allah vermesin ama evimizde ağır bir hastamız var, bırakın hastayı bir nedenle matemimiz var, sakin ve huzur isterken dışarıdan kulakları yırtarcasına gelen korna ve arabaların seslerini düşünün lütfen, bunlar  bir tarafa içinde para olduğu düşünülen zarfları kapmaya çalışan çocukların hayatı ve başınıza açacağınız derdi düşünerek konuya hassasiyet göstermek hepimizin insani görevidir diye düşünüyor sağlıklı ve hoşça kalın diyorum.


Yazarın Diğer Yazıları