Sabırlı Ve Sakin Olmalıyız

Bunca yıldır seçimler gördüm ve bunca yarışlara şahit oldum ancak hiç böylesini görmedim doğrusu, seçim yarışı değil adeta savaş başlangıcı, meclisteki vurdulu, kırdılı ve uçan tekmeli karşılaşmalar hariç genel başkanlar karşı karşıya gelip bir yumruklaşmadıkları kaldı, inşallah böyle de bir şey olmaz,  o nasıl çıkışlar, o nasıl karşılıklı suçlamalar, o nasıl amacını dışına ve küfürlere rahmet okutan sözler.
Neler oluyor anlamak mümkün değil, bir sinir harbidir ve bir şiddet gidiyoruz, sözde şiddete karşı tedbirler alınıyor önlemeye çalışılıyor ama şiddetin bir türlüsünü de genel başkanlar tüm ülkenin gözleri önünde sergiliyorlar, doğrumu yapıyorlar yanlış mı kendileri bilir ama hiç de hoş görüntüler ve hoş söylemler duymuyoruz ancak garip ve çok endişe verici olan adeta siz yaparsınız da biz yapamayız mı dercesine sokaklar da boş durmuyor.
Nasıl bir duruma geldik ki artık ne polisten, ne çevreden, en kötüsü nede Allah'tan korkmadan bir elinde içki şişesi, bir elinde kocaman bir bıçak, şehrin göbeğinde önüne gelene saldırıyor  küfür ediyor,  bununla bitmiyor bir başka olaya bakıyorsun bakıyorsun dört saldırgan geliyor dükkan sahibini darp ediyor,öldüresiye dövüyorlar ve gidiyorlar, neden, niçin diyorsun hiç bir neden yok, adamların keyfi öyle istemiş.
Keyfi böyle isteyenler o kadar çoğaldı ki ne hikmettir bilinmez fazlasıyla arttılar ne ahlak nede kanun korkusu, polis gelinceye kadar meydan okuyup korku salıyorlar, polisin gelişiyle tabanı yağlayıp kaçıyorlar veya soluğu karakollarda alıyorlar, sonuçta -ne oluyor bilmiyorum ama en kötü ve düşündürücü tarafı bu olaylar son zamanlarda neden fazlalaştı ve bunlar korkusuzluk gücünü nereden alıyorlar.
Bu tür gelişmeler sadece adi sokak olaylarıyla sınırlı kalmıyor, daha öncede yazdık siyaset de kavga bitmiyor, genel başkanlar kürsülerden söz düellosu daha doğrusu sözlü kavga yaparken siyasi partilerin alt kademesindekiler de sokak kavgasından, afiş dalaşından geri kalmıyorlar. Korkum o ki bu gün itibariyle önümüzde çok önemli üç seçim var.
 şayet kürsülerdeki bu sözlü kavgaların ve sokaklardaki siyaset adına yapılan fiziki kavgaların sebebi önümüzdeki seçimler ise vay halimize, çünkü ülkede neredeyse tam 1 buçuk sene adi sokak olayları hariç kürsü düellolarına ve seçim kavgasına şahit olacağız demektir. Sebepleri ne olursa olsun hükümetin önlemeye çalıştığı şiddet olaylarının önüne geçilemiyor, özellikle kadına şiddet olmak üzere şiddetin getirdiği ölüm olaylarına yönelik gelişmelerde azalma değil bilhasa artış gözlemleniyor.
Ülkemizde son zamanlarda başta liderler olmak üzere siyasetle ilgili, ilgisiz herkeste bir gergin hava var, gerilim yaşanıyor, gelişmeler ve seçim atmosferi içinde yumuşatmak, yatıştırmak normale döndürmek kolay mı hiç de kolay görünmüyor, görülüyor ki yasal tedbirler hiç fayda vermiyor, yetkililer her ferdin başına bir polis dikemez, o halde görev halkımıza düşüyor sakin olacağız, sakinliğe davet edeceğiz. Önce aile içinde başlayıp sonra iş yerlerimize, daha sonra elimizden geldiği kadar sokağı sakinliğe çağıracağız .
Halkımız çok iyi bilsin ki liderler kürsülerden birbirlerine sarf ettikleri sözleri kürsüden indikten sonra unuturlar, el sıkışırlar hatta gerekirse öpüşürler, onların kavgaları sandıktan sonra son bulur ama onlar adına yapılan kavgalar Allah korusun kötü sonuçlar doğurur, tokalaşmalar ve öpüşmeler olmaz, güzel bir seçim atmosferi içinde, ülkemize hayırlar getirecek bir seçim ve seçimler temennisiyle sağlıklı ve hoşça kalın.