Yazın Yandık Kışın Kavrulacağız

Her yıl yaz mevsiminde sıcaklar biraz etkili olduğunda bu yaz aşırı sıcak vardı deriz ama bu yaz gerçekten aşırıydı ve mübarek ramazan ayının etkisiyle de sadece yanmadık aynı zamanda kavrulduk diyeceğim ama bu kavrulma işini kış mevsimine bırakıyorum çünkü yazın sıcaklarda yandık, kışında faturalarla kavrulacağız diye düşünüyorum. Özelliklede yazın yaktığı kadar kış da dondurursa yandık.
Bir önceki yazımda o çok sevdiğimiz karpuzların kabak gibi koktuğunu yani insanlarımız dâhil olmak üzere müthiş bir değişim yaşadığımızı, pek çok şeyin tabiri caizse kabak tadı verdiğini bu değişimle birlikte maddi, manevi ve özellikle insani kayıplarımızın olduğunu yazmıştım. Bu yazıyla ilgili olarak yazılı ve özellikle sözlü aldığım olumlu tepkilerin çok olduğunu, yüzde oranının bir hayli kabarık olduğunu söyleyebilirim.
Temmuz, ağustos, eylül derken yaklaşan ekim ayının on beşi kışın başlangıcı ve sobaların yakılmaya başlanacağı Konya'mıza özel tarih yani kış mevsimiyle karşı karşıyayız kışın gelişi başımızın üzerine de kışın getireceklerini düşününce zaman, zaman ürperiyor önce kendi adıma sonrada halkımızın adına derin düşüncelere dalıyorum. Özelliklede yukarıda bahsettiğim gibi yaz mevsiminin sıcakları kadar kış mevsiminin dondurucu soğuğu olursa yandığımızın resmidir.
Diyeceksiniz ki daha vakit var! Gelin olacaklara şimdiden bakalım, kendimizi alıştıralım çünkü doğal olarak geçen seneyle bu sene arasında bir hayli fark olacak, dedik ya değişim yaşıyoruz, mesela giysiler olarak kışa hazırlıklı olduğunuzu düşünüyorsanız odun, kömür ve diğer yakacaklardan önce çocuğunuzun okul masrafları ön plana çıkıyor. Varsa birkaç çocuğunuz ve tahsil hayatları varsa Allah size kolaylık versin.
Şunu hemen söyleyelim, şayet ilköğretimde evlatlarınız varsa özel giyim kuşamda geçen seneki fiyatlarla bu seneki fiyatlar arasında fazla bir fark yok gibi görünüyor, sanıyorum kırtasiyede de fazlaca bir artış görülmeyecek ama bu gün için edindiğim bilgiler bu yönde olsa da ileride ne olacağını kestirmek zor.
Gelelim ısınma sorununa, işte zurnanın hem ilk hem de son deliği, doğrusu çağdaş ısınma yollarından biriside doğal gaz. Şimdilik bir şeyler konuşulmasa da önümüzdeki ayların en çok konuşulan konularından birisi doğal gaz fiyatları olacak dersem kehanet filan olmaz herhalde çünkü mutat olarak her kışın öncesi evvela doğal gazı hemen arkasındanda hava kirliliğini konuşuruz bu yılda aynı olacak.
Desem ki bu yıl doğal gaz fiyatları hiç konuşulmayacak fiyatları aynı kalacak bu ne kadar inandırıcı olur. Zaten sadece kışın değil yazında sürekli olarak mutfaklarımızda kullanılan bu günümüzün çağdaş, modern ve kabul edemesek de günümüz şartlarında ucuz ve temiz aynı zamanda dışarıdan aldığımız yakıtın fiyatı ülke gündemini uzun süre meşgul edecek ancak her yıl olduğu gibi bu yılda şartları ne olursa olsun kabulleneceğiz.
Doğal gazın kullanılmaya başlandığı günden itibaren Konya da kışın hava kirliliği en çok konuşulan konu haline geldi, bildiğimiz kadarıyla kışın gerekli hava şartları oluşursa hava kirliliği daha az, yağışlar normal olmazsa daha çok oluyor. Umuyoruz bu kış kuru ayaz ve aylarca ortadan kalkmayan buzlanma olmadan masrafsız bir kış ve kirli olmayan bir hava ile mevsimi atlatırız, aksi halde cinsi ne olursa olsun yakıt fiyatları bizi yakmayacak ama kavuracak.
Hayatımızın olmazsa olmazı elektrik enerjisi her zaman her yerde nedense tartışmaya çok açık çünkü elektrik faturalarına akıl sır ermiyor. Bu faturaları daima tartışıyoruz, itirazları ortaya koysak da yapılabilen hiçbir şey yok konuşuyor, konuşuyor ve sinemize çekiyoruz başka bir yaptırım gücümüz yok ancak o kadar çok kuvvetli ve inandırıcı nedenler ortaya atılıyor ki alternatif sunmak mümkün değil.
Ne kadar yazsak, çizsek de devletin ve özelin sunduğu hizmetler her şekilde sırtlarımızda kambur oluşturuyor, bellerimizi büküyor, özelliklede devlet tarafından özele devredilen hizmetlerde bir hayli şikâyetler oluşmakta vatandaşa bıkkınlık vermektedir ancak yine dedik ya değişim yaşıyoruz, değişiklikleri kabulleneceğiz, sağlıklı ve hoşça kalın.