Seçim herkesin aklını başından aldı.
Amerikası, İngilteresi, İsraili, Almanyası, Fransası.
Batının eli ayağına dolaştı.
Ne kadar da Osmanlı düşmanı varmış.
Düşmanlıkları hiç bitmemiş, sadece küllenmiş.
Recep Tayyip Erdoğan Osmanlı torunu olmasaydı,
bu kadar hedefte olur muydu?
Yepyeni bir Türkiye var etmeseydi
oklar kendine yönelir miydi?
Reis'in varlığıyla hesapları şaştı.
Ne budayabildiler ne kökten kesebildiler.
Gezi'de budamak istediler, Türkiye dallanıp budaklandı.
15 Temmuz'da dallarını kestiler,
gövde yepyeni ve taze dallarla güçlendi.
Fakiri olmayan bir ülke var edildi.
Eskiden insanlar para bulamadığı için hastasına bakamazdı.
Şimdi hasta olduğu için para veriliyor.
Eskiden yaşlılar 250 lira yaşlılık maaşı alırdı.
Şimdi iki katı kadar maaş alacak.
Eskiden emekli sadece maaşını alırdı.
Şimdi her bayram neredeyse maaşı kadar ikramiye alacak.
Eskiden devlet alacağı için kapına dayanırdı.
Şimdi ben şöyle öderim diyerek devlete kapı açılır.
Eskiden araçla gidilecek yol yoktu.
Şimdi yolu, duble yolu, otobanı çeşit çok.
Eskiden savunma batıya muhtaçtı.
Şimdi dünya pazarında söz sahibi.
Eskiden el pençe ayakta dikerlerdi.
Şimdi Reis'in ayakkabı numarasını okurlar.
Eskiden istedikleri adamı seçer seçtirirlerdi.
Şimdi millet sevdiğini ve kendinden olanı seçer.
Artık onlar iktidarı değil sadece muhalefeti seçiyor.
Kemal lazımsa kaseti hazır.
Temel lazımsa hafriyatı kazısı hazır.
Diken lazımsa tarlası merası hazır.
Gül lazımsa bahçesi saksısı hazır.
İp lazımsa ıslatılmış çitilenmiş çamaşırı hazır.
Oyuncu lazımsa güneşi moteli oteli hazır.
Her şey hazırda;
seçim arenasında yenilmeye gönüllü oyuncuları hazır değil.
Gözyaşlarıyla sulayıp büyüttükleri gülleri soldu.
Pazarlıkları bozuldu , satılan malları geri aldılar.
Şimdi yeniden seçim inşasına başladılar.
Temel kazıyorlar.
İnşaat alanıdır diye İp çekip çukur uyarısında bulunuyorlar.
Kısacası;
İslam dünyasının Türkiye'si ve Reis'i seçime hazır,
Batı dünyasının muhalefeti seçimden korkmayan
aday bulmak için hala çalışıyor.
