Maç Öncesinin Sahadaki Görüntüsü

Maçın gidişatını belirleyecek olan Fenerbahçe takımıydı. Çünkü ne oynadığı veya oynamaya çalıştığı aşağı yukarı belli olan bir Konyaspor varken sahip olduğu futbolcu kalitesini sahaya yansıtmakta zorlanan, beklenen oyun kalitesinden uzak kalıp istediği sonuçları alamayan bir Fenerbahçe vardı. Hangi Fenerbehçe olacaktı? Kaliteli futbolcuların mücadele edip üstün oynağı Fenerbahçe mi, rakibi kadar mücadele etmeyen üretkenlikten uzak Fenerbahçe mi?

Maçın başından itibaren Fenerbahçe'nin üstünlüğü vardı. Öyle ki kaleci Altay'ın topla ilk teması onuncu dakikada Slazai'nin orta sahaya yakın bölgeden verdiği geri pasla olmuştu. İlk yarım saatte de ender topla buluştu onlar da geri pasıydı.

Maçın şeklini ilk 30 dakika belirlemişti. Bu dakikalar aslında maçtan önce hazırlık kısmında yapılan analizlerin ve oyun kurgusunu içeren düşüncelerin sahaya yansımasıydı. İlhan Palut rakip üzerine çekinmeden gitmeyi dolayısıyla rakibi kalesinden uzak tutmayı ve geliştirdiği ataklarla sonuca gitmeyi kurgulamış.

Erol Bulut ise stratejiyi Konyaspor'un oyun başlangıçlarında üçlü sıkıştırma yapma üzerine kurmuş. Burada ilk hedef oyun başlangıçlarını yapan Diomande'ye yapılacak sıkıştırmaların özellikle planlanmış olduğunu ifade etmek mümkün. Buradaki amaç öncelikle kapılan toplarla rakip defansı dengesiz

yakalamak ve pozisyonlar üretmek, diğer hedef ise Konyaspor'un oyun kurmasını engelleyerek kalesinden uzak tutmak.

İlk 30 dakikada Diomande'nin ve Adil'in gördüğü sarı kartlar dolayısıyla rakibe karşı gerekli sertliği gösterememeleri Erol Bulut'un amacına daha kolay ulaşmasını sağladı. Diomande'nin kartı ise hatalıydı.

İlhan Palut'un analiz ve stratejisinde hatalı ve yetersiz olduğunu ifade edersem haksızlık etmiş olurum. Aslında doğru stratejiydi. Özellikle hücum futbolunu geliştirmek isteyen düşünce için… Ama sahada işlemedi. Bunu gelecek maçlar için irdelenmesi gereken, hatayı düzeltmek için önce hatayı tespit etme düşüncesine bolca malzeme veren ve düzeltme fırsatı sunan hatalar olarak düşünülmesi faydalı olacaktır.

İlk 30 dakika çok kötü bir Konyaspor vardı. Maç Fenerbahçe ile Konyaspor arasında geçti. Uzaklaştırılan ama hemen geri dönen toplar defans futbolcularının bunalmasına ve hırpalanmasına neden oldu. Bunda oyuna giremeyen, defansından kopuk ve uzakta kalan forvet oyuncularını etkisizliği de vardı.

Konyasporlu futbolcularda ise hem kendi kalesinde hem rakip kalede ikinci toplara karşı yeterli konsantrasyon olmaması ve tepkilerin verilememesi dikkat çekiciydi. İlk golde kullanılan kornerin geri dönmesinde yapılmaya çalışılan ofsayt taktiğindeki rehavet gol oluşumundaki ana etkendi.

Fenerbahçeli futbocuların geliştirdiği ataklarda dönen toplarda daha etkili yakaladıkları pozisyonlar oldu. Bunlar çok kötü kullanıldığı için maçın gidişatına etki etmemiş gibi gözüktü.

Rakip kalede de Sekidika'nın iki şutu da kaleciden dönerken Konyasporlu futbolcular ikinci topa hazırlanmadıkları için toplara hamle yapmadılar veya etkili kullanamadılar.

İlk 30 dakikadan sonra istediği sonuca ulaştığını düşünüp bunu korumayı daha değerli gören Fenerbahçe topu Konyaspor'a bıraktı ve sahaya defansif anlamda daha güçlü, daha etkili yerleşip gol yememeyi hedefledi. Bu Konyaspor'u oyun içinde daha etkili olduğunu gösterse de Fenerbehçe'nin tanıdığı fırsattan kaynaklıydı.

Maçın bir diğer yönü de geldiği günden beri yüksek performansla mücadele eden Slazai'nin maça damga vurması ve Osayi Samuel'in ilk defa bu maçta etkili olması Fenerbahçe

adına kazanç oluşturması, Konyaspor'un son maçlardaki etkili futbolcuları Diomande ve Cikalleshi'nin kötü performansı Konyaspor'un işlerini zorlaştırmasıydı.

Konyaspor'un planlı geliştirdiği tek atak Shengelia'nın ortasında Sekidika'nın kafasını Altay'ın uzaklaştırdığı ataktı. Diğerleri anlık düşüncelerle uzaktan zorlama şutlar, rakipten sekerek buluşulan toplardan ibaretti. Bunlara rağmen Konyasporlu futbolcularda mücadele etme ve oynama isteğinin var olduğunu söylemek mümkün…

Konyaspor için bu maç kaybedilse de hücum futbolunun geliştirilmesi adına teknik ekibe fırsatlar sunmuş olacağını düşünmek istiyorum…

Selam ve dua ile…


Yazarın Diğer Yazıları